English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Chinatown

Chinatown translate Turkish

568 parallel translation
Oh, sim, aquele dia em Chinatown.
Oh, evet, Çin mahallesinde o gün.
Logo alí, em Chinatown.
Hemen orada, Çin mahallesinde.
Viemos de Chinatown. Eles não têm nada.
Biraz evvel Çin mahallesindeydik.
Eu já não estou em Chinatown.
Ve de artk Chinatown'braktm.
- Trabalhámos juntos em Chinatown.
- Çin mahallesinde birlikte çalstk.
- O PR dizia o mesmo em Chinatown.
- Bir ara savc da aynsn söylemisti.
- Em Chinatown.
- Çin mahallesinde.
Em Chinatown dão.
Çin mahallesinde öyle.
- Em Chinatown.
- Çin mahallesi.
- Credo, isso é em Chinatown, não é?
- Tanrim, Çin mahallesi, degil mi?
É Chinatown.
Buras Çin mahallesi.
Ele levou-a para Chinatown E mostrou-lhe como tomar todas as drogas
Smokey onu Çin mahallesine götürdü ve ona esrar çekmeyi öğretti
- Conhecemo-nos em Chinatown.
- Çin lokantasında tanıştık.
De Chinatown. Ela vive por cima da joalharia.
Kız Çin mahallesinin girişinde kalıyor.
Largaram o autocarro em Chinatown.
Otobüsü Çin mahallesinde terk etmişler.
Encontraram o autocarro em Chinatown.
- Ama otobüsü orada terk etmişler. - Saçmalıyorsun, ahbap.
- Chinatown? - Sim.
- Çin mahallesi, ha?
Chinatown.
Çin Mahallesinde.
Especialmente em Chinatown.
Özellikle Chinatown'da.
Não sabia que Chinatown estava reservada para ti.
Chinatown'u çevirdiğini bilmiyordum.
Bem, tem a ver com Chinatown.
Chinatown ile ilgili.
Por uma vez, estava a tentar escrever uma história verdadeira sobre o negócio de prostituição em Chinatown.
Bak, bir kere için gerçek bir hikaye yazmak istedim,
Miúdas de 12 ou 13 anos que saem do barco direitas para os bordéis.
Chinatown'daki köle ticareti ile ilgili, 12 - 13 yaşında kızlar, gemiden inip doğruca kulübelere giden.
Em Chinatown, onde irias procurar uma fugitiva dos bordéis?
Lee, Chinatown'da nereye giderdin - batakhanelerden kaçmış bir kızı bulmak için?
Ontem à noite, estiveram os dois em Chinatown.
Dün gece, sen ve o Chinatown'daydınız.
Em Chinatown, é conhecido como um homem bom, um homem justo.
Chinatown'da, kibar biri olarak tanınıyorsunuz, dürüst biri.
Eu lembro-me desse filme, " Chinatown :
Hey, o filmi hatırlıyorum. Çin Mahallesi.
Seguindo uma pista, foram até Chinatown... onde, nos fundos de uma loja... um oriental de aparência estranha, parecido com Leonard Zelig... é descoberto.
Bir bilgi üzerine, onu Chinatown civarlarında aramaya başlarlar... Çinlilerce işletilen bir şirketin arka tarafında... Leonard Zelig'in tanımına uyan... garip görünümlü bir Asyalı bulunur.
Chuis Fantasmas Prendem Assombração
Hayalet Polisi Chinatown Hayaletini Enseledi
Vai para leste, Chinatown.
Doğudan, Chinatown.
- Encontramo-nos em Chinatown.
- Chinatown'da buluşalım.
- O que estamos a fazer em Chinatown?
- Chinatown'da ne bok arıyoruz?
Chinatown..
Chinatown.
- Encontraram-lhe o corpo em Chinatown.
- Cesedini Çin mahallesinde bulduk.
Acha que esta matança significa uma guerra de seitas secretas em Chinatown?
Peki bu cinayet Çin Mahallesi'nde bir savaş olduğunu mu gösteriyor?
Há rumores de que Jackie Wong era mais do que o "mayor" não oficial de Chinatown, de que ele também era o chefe de uma Tríade secreta.
Efendim, söylentilere bakılırsa Jackie Wong sadece Çin Mahallesi'nin değil, gizli bir çetenin de başımıymış değil mi?
Chinatown.
Çin Mahallesi.
E assim, com a morte do Dai Jackie Wong, uma parte da história de Chinatown morre com ele.
Böylece Dai Jackie Wongu'un öldürülmesiyle, Çin Mahallesi'nde uzun bir dönem kapanmış oldu.
Daqui Tracy Tzu, da WKXT News, em Mott Street, Chinatown.
Ben Tracy Tzu, WKXT Haber, Mott Sokağı, Çin Mahallesi.
Capitão, Chinatown está completamente a seu lado.
Komiser, Çin Mahallesi arkanızda.
Bata-lhes com o bastão. Chinatown está 100 por cento a seu lado.
Ne yaparsanız yapın ama şunu bilin ki ; Çin Mahallesi % 100 sizin arkanızdadır.
Mas se os cidadãos de Chinatown acham aquilo a que chama extorsão e suborno como fazendo parte do negócio, e há milhares de anos que assim pensam, por que há-de estar tão preocupado?
Ama Çin Mahallesi sakinleri, binlerce yıldır sizin rüşvet ve çete dediğiniz olaya iş yapmanın bedeli diyorlarsa niye endişeleniyorsunuz, merak ediyorum doğrusu? Lütfen bana bunu açıklar mısınız?
Eles andam com boatos sobre a teoria da Máfia Chinesa há anos, e nunca conseguiam provar nada em Chinatown.
Bu Çin mafyası teorisi yıllardır konuşulur. Ama Çin Mahallesinde tek olay yok. O yüzden kim söylediyse yalan söylemiş.
Queres atacar Chinatown com a 82ª Divisão Aerotransportada?
Çin Mahallesi'ne hava saldırısı mı yapalım yani?
O Harry Yung, ele é o chefe de seita mais rico em Chinatown.
Harry Yung, şu an Çin Mahallesinin en varlıklı adamı.
E se eu ganhar respeito, consigo ganhar a guerra em Chinatown.
Ve bunu da ben yaparsam, buradaki savaşı ben kazanmış olurum. Burada kazanmak önemli.
Quero pôr a água do arroz a ferver em Chinatown.
Çin Mahallesinde bir devrim istiyorum.
Chinatown está assim tal mal como está?
Çin Mahallesi böyle kötü mü, sizce?
Você denuncia as coisas em Chinatown.
Çin Mahallesi'nde çok iyi gösteriler yaparsın.
E este novo polícia, a fazer barulho sobre Chinatown e a justiça, e tudo...
Bir de şu yeni polis var. Çin Mahallesi hakkında epey gürültü yapıyor, kendisi...
É que a nossa informação de rua em Chinatown até agora não tem sido exacta.
Sadece bu aralar Çin Mahallesi'nden doğru bilgi akışı yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]