English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Churchill

Churchill translate Turkish

791 parallel translation
Estamos prontos, Churchill.
Hazırız, Churchill.
Avisar as bases da Real Força Aérea Canadiana em Churchill e na Baía para enviarem patrulhas.
Kanada hava kuvvetleri Churchill ve Wakeham Körfezi üssünü devriye göndermeleri için uyarın.
- Um de emergência, de Churchill.
- Churchill'den acil yardım uçağı!
Sua vida e seu destino foram melhor descritos, ironicamente, nas palavras do inimigo mais severo da Alemanha nazista, o ilustre Winston Churchill :
Ne olursa olsun, onun hayatının ve kaderinin en iyi özeti... ironik bir biçimde Nazi Almanyası'nın en büyük düşmanı olan... saygıdeğer Winston Churchill tarafından yapılmıştır...
Só sei que nestes documentos Mr. Churchill continua a referir-se ao "débil baixo ventre da Europa."
Bildiğim, bay Churchill'in bu belgelerde sürekli "Avrupa'nın yumuşak karnı" na atıfta bulunduğudur.
Roosevelt, Churchill... aquele da "Rainha Africana"... sou doida por ele.
Roosevelt ya da Churchill gibi. African Queen'deki o adama bak. Ona deli oluyorum.
Eu digo-lhe que estamos em lua-de-mel e tu trazes um exemplar do Winston Churchill.
Ona balayında olduğumuzu söyledim sen ise Winston Churchill çıkardın çantandan.
Não eram líderes como Hitler, Estaline, Churchill ou Roosevelt.
Hitler, Stalin, Churchill ya da Rooosevelt gibi önderlerden değillerdi.
Nas palavras de Winston Churchill :
Bay Winston Churchill sözlerinde :
Os Aliados desembarcaram na África.
Churchill Londra'da, BBC'de konuştu.
A Inglaterra de Churchill desaparecerá do mapa.
Churchill'in İngilteresi, haritadan yok edilecektir.
Winston Churchill pediu ao governo trabalhista que pare o que chama de... "esta guerra suja contra os judeus", o quanto antes.
Winston Churchill hükümeti Yahudilere karşı yürütülen bu sefil savaşı en kısa sürede bitirmeye çağırdı.
Onde está a responsabilidade do líder mundial Winston Churchill... que disse em carta aberta no "London Times" em 1938 :
Dünya lideri Winston Churchill'in sorumluluğu nerede? London Times'a 1938'de gönderdiği açık mektupta.... 1938'de, Sayın Hakim, diyor ki :
Vamos dizer agora que Winston Churchill é culpado?
Peki şimdi de Winston Churchill'i mi suçlayacağız?
É fácil condenar o povo alemão... para falar da falta de carácter na Alemanha... que permitiu a Hitler tomar o poder, mas também é... conveniente ignorar a falta de caráter... que fez os russos assinarem pactos com ele, Winston Churchill pedir por ele... indústrias americanas beneficiarem com ele.
Hitler'in yönetime gelmesine izin veren Alman karakterinin temel kusurundan bahsetmek..... ama aynı zamanda Ruslar'ın onunla antlaşma imzalamasını....... Winston Chuchill'in onu övmesini ve Amerikan sanayicilerin onu desteklemelerini gözardı etmek son derece kolaydır!
Acho que o velho Churchill não confia em nós.
Churchill amcanın bize güveni yok.
Se me permitem usar uma frase do Sr. Churchill, os anos decisivos.
bay Churchill'in deyişiyle karar verme yıllarıdır.
O nosso voto expulsou o velho Churchill e a sua corja.
Churchill ve ekibi bizim oylarımızla gitti.
Entretanto, na muralha Atlântica, as tropas alemãs têm estado a preparar-vos umas surpresas agradáveis, meus senhores, não vá o Sr. Churchill ser suficientemente idiota para tentar uma invasão.
Baylar, bu arada Bay Churchill istilaya kalkışma aptallığında bulunursa diye Alman kuvvetleri Atlas Okyanusu kıyısında sizlere birkaç güzel sürpriz hazırlamakta.
Nunca perdoarei ao Presidente não ter vindo ao funeral do Churchill nem ter mandado o Vice-presidente.
Başkanları, Churchill'in cenazesine katılmadığında, onu affedemedim. Yardımcısını da göndermedi.
Mas nunca disseram mal sobre o Winston Churchill, ou sim?
Ama kimse Winston Churchill için bir tek kötü söz etmedi, değil mi?
Churchill!
Churchill!
Churchill... Nem sequer sabia dizer "Nazis". Dizia : " Nascee.
Churchill daha "Nazi" bile diyemezdi.
Hitler era mais elegante que o Churchill.
Hitler, Churchill'den daha yakışıklıydı.
Vestia-se melhor que o Churchill.
Churchill'den daha iyi giyinirdi.
Contava piadas mais engraçadas! E dançava muito melhor que o Churchill!
Daha komik fıkralar anlatır, Churchill'i dansta yaya bırakırdı!
- Churchill!
- Churchill!
Sim. Churchill!
Evet, Churchill.
O meu epitáfio, escrito pelo punho do ilustre Winston Churchill :
Mezar taşımdaki yazı Winston Churchill tarafından şahsen yazıldı :
Por Churchill, pessoalmente.
Churchill tarafından.
Dowding, você tem consciência... que Churchill terá de ver isto?
Churchill'in bunu görmesi gerektiğinin farkında mısınız, Dowding?
Na Câmara dos Comuns esta tarde... o primeiro ministro Sr. Churchill, disse...
Bugün öğleden sonra Başbakan Churchill, Avam Kamarası'nda şunları söyledi :
E em relação ao Churchill?
Churchill'den ne haber?
Churchill coloca grandes esperanças no radar.
Churchill radara çok ümit bağlamış.
Churchill quer essas bases destruídas.
Bay Churchill, roket üssünün yok edilmesini istedi.
15 dias depois, a França deixou de combater e o primeiro-ministro britânico, Churchill, dirigiu-se ao mundo.
İki hafta sonra, Fransa savaşı bıraktı ve İngiliz başbakanı dünyaya seslenerek :
Assim que Churchill se tornou primeiro-ministro o ritmo no governo mudou.
Churchill derhal başbakanlığa getirildi, Whitehall'un adımları değişmişti.
Fisicamente, o próprio Churchill era muito enérgico.
Churchill fizikî olarak çok enerjikti.
Também Churchill, com a sua exuberância, persuadiu adversários políticos a esquecerem o passado dele.
Churchill de bu coşku arasında eski politik geçmişini unutturmuş görünüyordu.
O londrino normal não queria saber de Winston Churchill como homem ou como político, mas como o homem que substituiu o Chamberlain. Ele era um líder, sem dúvida que era.
Ortalama bir Londralı Churchill'in bir insan ya da politikacı olarak geçmişine bakmıyor, onu Chamberlin'in yerini dolduran bir lider olarak görüyordu.
Lembro-me uma vez, perto de Green Street,
Hatırlıyorum bir gün Churchill
Churchill visitou uma avenida lá ao pé e havia uma cratera gigantesca do tamanho deste bar e havia mulheres a tentar tirar as coisas delas das casas em ruínas e depois de ver aquilo, Churchill disse : "Nós aguentamos."
Green Street'e geldi. Neredeyse bu bar büyüklüğünde büyük bir çukur oluşmuştu. Kadınlar, yıkıntı hâline gelmiş evlerinden eşyalarını kurtarmaya çalışıyordu.
Churchill achava importante defender Creta a todo o custo.
Churchill ne pahasına olursa olsun Girit'in elde tutulmasını düşünüyordu.
Durante exactamente um ano, um ano de desilusão e derrota, o governo tinha mantido Churchill no poder.
Bir yıl süren hayal kırıldığı ve hezimet süresince, Avam Kamarası Churchill'in arkasında durmuştu.
Churchill.
Churchill.
- Churchill.
- Churchill.
- Com o Churchill a bordo.
- Churchill de uçaktaydı.
Os Britânicos devem estar orgulhosos do que fizeram aqui.
Winston Churchill koca bir puro daha içsin.
Hoje, o Winston Churchill está a fumar um charuto maior que o normal.
Biz de ona gülelim.
Churchill estava em todo o lado.
Churchill artık şüpheyle bakılan bir politikacı değildi.
Depois Churchill disse :
Churchill daha sonra yapacağı açıklamada şöyle diyecekti :

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]