Cleaner translate Turkish

Podes querer levar-me às lonas ( cleaners = lavandaria ), sei lá.

Bütün bildiğim beni Cleaner's a götürüyor olmalıydın cleaners?

nada diretamente para a boca do bacalhau para se alimentar dos parasitas.

bir Cleaner Wrasse besin ve parazitler için morinonun ağzında yüzüyor.

- Eu era um "cleaner".

Ben bir katildim.

O "cleaner" preferido dele.

En sevdiği katil.

Eu não era um "cleaner" qualquer, Nikita.

Ben sıradan bir katil değildim, Nikita.

Era o "cleaner" interno da Division.

Kurum içinde, Bölüm'ün özel katiliydim.

'O Sr. Wu agora, é um lavador de janelas'. Dá-lhe, George.

"Mr. Wu's A Window Cleaner Now." Al bakalım George.

Não era apenas outro cleaner.

Ben sıradan bir katil değildim.

O protocolo para um cleaner num cenário estrangeiro é arranjar um local de armazenamento.

Yabancı ülkede olan bir gardiyan için depolama protokolü.

Equipamento de cleaner.

Gardiyan ekipmanları.

Sabes o que faz um cleaner?

Gardiyanların ne yaptığını biliyor musun?

Vou mandar um cleaner.

Bir temizlikçi gönderirim.

Percebo. Então, gostarias de saber porque é que a agência que teve ótimos resultados na Handi-Wrap, limpa fornos, detergente de casa de banho e limpa imagens empresariais merece mais negócio?

Yani Handi-Wrap, Oven Cleaner, Bathroom Cleaner gibi işlerde ve şirket imajı temizleme konularında üstün performans gösteren bir ajansın neden daha çok iş yapmayı hak ettiğini bilmek ister misin?

Sobre o detergente para casa de banhos, não sei. Desinfetante?

Bathroom Cleaner konusu meçhul. "Mikrop Öldürücü"?

És um ex -'cleaner'.

Sen eski temizlikçisin.

Antes de seres guardião, eras um'cleaner'. É verdade.

Evet, haklısın.