Translate.vc / Portuguese → Turkish / Csi
Csi translate Turkish
1,170 parallel translation
O vosso CSI verificou o seu carro.
Sizinkiler arabasını incelemiş.
Despacho, aqui é o CSI Duquesne.
Ben Olay Yeri İnceleme'den Duquesne.
CSI Wolfe.
Olay Yeri İnceleme Wolfe.
CSI.
CSI.
Daqui o CSI Eric Delko.
Ben CSI Eric Delko.
Desculpe Tenente, mas já dissemos ao vosso CSI que com 3,000 milhas quadradas e 20,000 unidades de GPS nesta área, não vejo como o podemos ajudar.
Özür dilerim komiserim, sizinkilere de demiştim 5.000 kilometre karelik alanda 20.000 GPS cihazı var. Yardımcı olmamız mümkün görünmüyor.
Tudo o que o seu CSI apresentou indicava ser o marido.
Böyle bir şeyi en son ne zaman görmüştün?
O conferencista disse que o trabalho de um CSI é pensar para além do possível. "Ás vezes a tua melhor ferramenta é o prego preso no teu brinco", ela disse.
Seminer veren kişi "olay yeri inceleme dedektifinin görevi alışılmışın dışında çözümler düşünmektir" "Küpeniz bazen en iyi aletiniz olur." demişti.
Vou arquivar isto no CSI, para ver se encontro alguma impressão digital.
Arabayı Olay Yeri İnceleme Dairesi'ne götürüp inceleyeceğim.
Vocês do CSI andam a espalhar pó e a retirar amostras há 5 horas.
Beş saattir toz sürüyor, yapışkan bantla örnek alıyorsunuz.
Daqui é o Csi, Caine.
Ben Olay Yeri İnceleme Dedektifi Caine!
Pete, por tua culpa morreu um CSI Sugiro que aproveites a última oportunidade e fales comigo agora mesmo.
Bir olay yeri inceleme dedektifinin ölümüne sebep oldun. Son fırsatını değerlendirip benimle konuşmanı tavsiye ederim.
Ouvi falar do seu.. seu CSI. Lamento muito, sinceramente.
Olay yeri inceleme dedektifinizin öldüğünü duydum.
O meu nome é Caine. Miami. CSI.
Miami Olay Yeri İnceleme'denim.
Fica connosco. - CSI 2433 para a central, ok?
Olay Yeri İnceleme 24-33'ten merkeze!
Sarah Mitchell, quer-nos dizer porque é que hoje não entregou o seu telemóvel ao nosso CSI?
Sarah Mitchell, telefonunu niye teslim etmediğini söyler misin?
Eu não dei permissão à policia para entrar na minha casa.
Polisin evime girmesine izin vermemiştim. Ben CSI'dan, Calleigh Duquesne.
Calleigh Duquesne, CSI. O seu filho convidou-nos a entrar.
Bizi oğlunuz davet etti.
- Eu sou a CSI Duquesne.
Buranın sorumlusu kim?
Eu não sei como me escapou isso. Ok. Dois CSI's foram mesmo agora para a cena do crime.
İki olay yeri inceleme dedektifi olay yerine gitti, onlar anlar.
O turno da noite do CSI teve uma quebra e alguém morreu fatalmente na quinta feira Um miúdo estava a mudar o pneu na velha rua Cutler.
Gece vardiyasında çalışan grup perşembe günü birinin çarpıp kaçması sonucu ölen bir şahısla ilgilenmişti.
Porque se o FBI se lixa nisto o CSI vem connosco.
Bulsanız iyi olur. FBI bu vaka yüzünden çamura batarsa Olay Yeri İnceleme de bizimle birlikte gider.
Algum cromo, como que um aspirante a CSI.
Peki kim bu adam? Çatlağın teki. Olay yeri uzmanlığına özenen biri.
- Agente do CSI.
- Olay yeri.
És uma boa agente do CSI, Stella.
Sen iyi bir dedektifsin, Stella.
Detective Flack e Aiden Burn, CSI.
Dedektif Flack, Aiden Burn, olay yeri inceleme ekibi.
Precisamos que ele faça o papel de CSI nesta história.
Ben bu CSI parçası yapmak için ona ihtiyacım var.
" CSI :
CSl :
O CSI não descobriu nada, como é que pode magoar?
Olay yeri inceleme bir şey bulamadığına göre kimseye zarar veremeyiz, değil mi?
Não é assim que fazem no CSI.
Olay Yeri İnceleme'de bu şekilde yapmıyorlardı.
Chamem o "CSI", temos aqui um já frio.
Birileri Suç Yeri İnceleme ekiplerini çağırsın. Burada bir ceset var!
Tenho um CSI a chegar!
Size doğru gelen bir CSI var.
Olhem só! Aprendeste com a "CSI".
Şu hale bak bana C.S.I.'cılık oynuyorsun
Eles não nos falam nestas coisas quando estamos a fazer o treino para sermos CSI's.
Sana işin bu kısmı hakkında bir şey söylemezler özellikle gerçek bir Kanıt uzmanı olmak istediğinde.
Tinha acabado de me qualificar para ter o distintivo quando o xerife pegou nos meus papéis e me transferiu para o CSI.
Biliyorsun, müdürüm beni CSI ye göndermeseydi kendi işinde ve kendi halinde biriydim.
Olá, fulano do C.S.I.
Selam, CSI elemanı
CSI : Crime Scene Investigation Season 06 Episódio 07 "A Bullet Runs Through It, Part 1" Data original de emissão : 10 NOV 2005
CSI LV 6x07
A CSI Willows está presente para documentar a recolha das armas do capitão Brass, como provas.
Kriminalden Catherine Willows Komiserden aldığı silahın ve diğer delillerin dökümünü yapacak.
Capitão, entregue a sua arma à CSI Willows.
Etmem gerekmedi. Komiser, silahınızı memur CSI Willows'a verin.
Crime Scene Investigation Season 06 Episódio 08 "A Bullet Runs Through It, Part 2" Data original de emissão : 17 NOV 2005
CSI LV 6x08
Os CSI não se importam com bichos.
CSI'cılar için çöpün bir sakıncası yok.
Olá, rapaz do CSI.
Merhaba, Bay CSI.
Porque é isso que os CSI fazem.
Çünkü CSI'ın işi bu.
Um milhão de dólares em 12 horas ou o CSI morre.
12 saat içinde 1 milyon dolar getirin. Yoksa CSI ölür.
O CSI pede uma opinião, eu dou.
Olay Yeri İnceleme fikrimi sorarsa cevap veririm.
CSI Miami
İyi seyirler.
CSI NY ( S02E19 ) Super Men
labella "İyi seyirler."
Murder in a flash
CSI :
CSI.
Ben Olay Yeri İnceleme Dedektifi Calleigh Duquesne.
- "CSI!"
Suç Yeri İnceleme!
- Os CSI já analisaram o local? - Não há quase nada para analisar.
Kriminal büro olayı inceledi mi?