Translate.vc / Portuguese → Turkish / Del
Del translate Turkish
1,388 parallel translation
Para o Hospital del Mar, por favor.
Mar Hastanesi'ne, lütfen.
Está libre la entrada del Mariscal de Pont Saint Landry.
Köprüden merdiven getirdik!
Tenta CTRL-ALT-DEL.
Ctrl-alt-delete basmayı dene.
Vamos abrir.
Del ve geç.
"O Steven, cheio de vontade e malícia, destruiu... O diagrama da Christine Del Bueno dos 4 grupos de alimento."
Steven bilerek ve kasten Chritine DelBueno'nın dört yemek grubu diyogramasını yok etti.
Não foi para os lados da Via del Mar, por acaso?
- Bunun için Via Del Mar bulvarına gittin mi?
Olá, Del, sou eu.
Merhaba Dell, ben Betty.
A tua mulher é muito atraente, Del.
Karın çok çekici Del. Onu daha önce görmüş müydüm?
Boa casa, Del.
Burada güzel bir yerin var Del.
O que queres dizer, Del?
Ne demek istiyorsun Del?
- Não és um idiota, pois não, Del?
- Sen aptal bir hıyar değilsin değil mi Del?
Portanto, Del, talvez nos possas dar outro exemplo.
O halde Del, bize başka bir örnek verirsin belki.
Del, disseste "peles-vermelhas"?
Del, sen "Yerliler" mi dedin?
Del a minha ideia de estupidez é diferente da tua.
Del benim aptallık konusundaki görüşlerim seninkinden farklı.
Del, queres saber o que é estúpido?
Del, aptallığın ne olduğunu bilmek ister misin?
Sabes, Del... Há 150 anos, os teus comentários acerca dos Nativo-americanos teriam feito com que ficasses sem escalpe.
Biliyorsun Del 150 yıl önce Yerli Amerikalılar hakkındaki sözlerin nedeniyle kafa derin yüzülürdü.
Podíamos tirar o escalpe ao Del agora mesmo.
Yaşlı Del'in kafa derisini şimdi burada yüzebiliriz.
Del, vá lá, estamos só a falar.
Del, haydi ama, sadece konuşuyoruz burada.
- Considera-te um sortudo, Del.
- Kendini şanslı say Del.
Continuo sem perceber como sabias que o Del não estava a mentir.
Del'in yalan söylemediğini nasıl bildin, hala anlamış değilim.
Parece que ela se dava muito bem com o Del, se é que me entendes.
Del ile oldukça samimi gibi gözüküyor, fikrimi soracak olursan.
Uma coisa má aconteceu ao Del e a mim.
Del ile aramızda kötü şeyler oldu.
Querido Del isto é a coisa mais difícil que já fiz, mas preciso de ser honesta.
Sevgili Del bu yaptığım en zor şey, ama dürüst olmalıyım.
Admite, Del.
Kabul et Del.
Sabes como são as coisas com o Del.
Del ile aramızın nasıl olduğumuzu biliyorsun.
Ele disse que vais receber muito dinheiro do seguro do Del.
Del'in poliçesinden bir sürü para kazandığını söylüyor.
Do seguro de vida do Del.
Del'in hayat sigortası poliçesi.
- Não, Betty, ouve-me. O Del está morto!
- Hayır, Betty, beni dinle.
- O que foi que eu lhe fiz?
Del öldü! - Ben ona ne yaptım ki?
E que ela não tem nada a ver com a morte do Del Sizemore.
Ve onun Del Sizemore katliamı ile hiçbir ilgisi yok.
Dizem que está com o comprador que o Del arranjou.
Diyor ki Del'in ayarladığı satıcı ile birlikteymiş.
- Del
- Del.
- Sim, Del.
- Del. Del. Evet.
Ele era incrível.
Uh, Del, etkileyici biriydi.
Conheces o Del?
Del'i tanıyor musun?
Não sei como te dizer isto, mas conhecemo-nos há muito.
Bunu sana nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum ama Del ile benim geçmişimiz vardır.
Del?
Del...
O Del mergulhou, agarrou-me e puxou-me para fora.
Del atladı, ve beni yakaladı, ve o... beni dışarı çıkardı.
Que havia alguma razão para isso. Mas... o Del?
Bunun bir nedeni olmalıydı, fakat Del?
- Porque o Del...
- Çünkü Del...
Tinhas razão sobre o Del.
Del konusunda haklıydın.
Ele ainda pensa que foste tu que tiraste o escalpe ao Del.
- Oh. - O hala Del'in kafasını yüzenin sen olduğunu düşünüyor.
Não tiveste nada a ver com aquilo em que o Del estava envolvido, pois não, Betty?
Dinle, Del'in karıştığı işle hiçbir ilgin yoktu, değil mi Betty?
Não faço ideia daquilo em que o Del estava metido.
Del'in hangi işlere karıştığı hakkında hiçbir fikrim yok.
E traga duas ou três hipóteses para nos mostrar, na mesma zona, Venice, Santa Monica, Marina del Ray...
Eğer gelirken yanında birkaç örnek teklif de getirirsen çok iyi olur, bilirsin. Venice, Santa Monica, Marina Del Rey.
- Não me chames estúpido!
- Bana... Tamam, Del.
- Brigan Tony, Santo e Johnny,
- Brigan Tony, Santo and Johnny, "Il Guardiano del Faro".
"Il Guardiano del Faro"... Eles usaram-no para "Canzonissima"?
Bunları "Canzonissima" çekimlerinde mi kullanmışlar?
E a menção honrosa é entregue a Reinaldo Arenas, por "Celestino Antes del Alba".
Ve yarışmanın mansiyon ödülünü de, "Şafak sökmeden evvel Celestino" adlı eseriyle Sayın Reinaldo Arenas kazanmıştır.
Olha, Tomas, "Celestino Antes del Alba".
Tamam. Bak, bak, Tomás. "Şafak sökmeden evvel Celestino"
Quando estávamos todos em casa ouvíamos a Rita Pavone, a cancão "Ballo del Matone".
Beraber evde olduğumuz zamanlarda... Rita Pavone dinlerdik. "II Ballo del Mattone." Bu şarkıyı bilir misin?