Translate.vc / Portuguese → Turkish / Diría
Diría translate Turkish
22 parallel translation
- Oh, não, senhor. Não diría isso se visse ela.
- Hayır efendim, onu görseydiniz böyle demezdiniz.
Eu diría que vem matar-nos.
Bana pek zararsız gibi gelmediler.
Diría diante de todo o mundo.
Sana tüm dünyanın gözü önünde söyleyecektim.
Como diría o pequeno Sr. O'Doul : "Estás a dar-me lábia".
Jane güzel. Küçük Bay O'Doul'un dediği gibi, "Beni pohpohluyorsun."
Um mensageiro não diría aquilo que eu quero dizer.
Getiren kişi, benim söylemek istediklerimi asla söyleyemezdi.
- Que raio quer que façamos? - Se fosse sempre assím, eu lhes diría.
Eğer bütün şov böyleyse, izlemeliydim.
Sauda-lo-ía, junto à sua campa em Moscovo e diría
Moskovada mezarını selamlayıp şöyle derdim :
Não lho diría enquanto ele estivesse presente.
O buradayken söyleyemedim.
Agora, imaginem uma jovem advogada. O futuro dela nas vossas mãos. Quem é que diría isso?
Belki de aldattığını biliyordum Belki de vefasız olduğunu biliyordum
Eu diría que provou que me equivoquei.
Benim hatalı olduğumu kanıtladın derim. Torres'ten, Köprü'ye.
O limão diría que essa é a natureza do amor
"Ama bu sana olan aşkımdan."
Olha, quem diría?
Ne olmuş yani?
Mas o que diría Freud?
Peki Freud ne derdi?
Bom, se me obrigas a pensar nisso... provavelmente diría que, já que tu não tens problemas financeiros... e eu de começo fresco, talvez mos quizesses emprestar.
Pekala, eğer beni bu yönde düşünmeye zorlayacak olsaydın... diyebilirdim ki, senin ekonomik durumun oldukça iyi olduğu... ve bense daha işin başında olduğum için, onu bana vermek isteyebilirdin.
Diría que un quarto ou um terço.
Bence çeyreği. Belki üçte biri.
Porqué diría isso?
Neden öyle desin ki?
Sabia que diría isso.
Biliyordum. Bir hırsız gelirken yanında bir hırsız daha getirir.
- Se eu fosse detective, diría que voçê foi falso com todos nós.
Eğer dedektif olsaydın, bizim üstümüzden oynadığınızı söyleyebilirdim.
Eu diria mais. Diría :
Ben daha da ileri gideyim, hatta...
Ou diría : "Doug, tomamos uma cerveja?".
Ya da, " Doug, haftaya bira içmeye gidelim.
Eu não diría precisamente dificuldades.
- Büyük diyemem.
Estava a fazer não sei o quê na cozinha... quando ouvi uma voz, como diría, mística.
Anladığımı sanmıyorum.