Translate.vc / Portuguese → Turkish / Doppëlganger
Doppëlganger translate Turkish
160 parallel translation
Pelos vistos, não sou o Jason Webb que você conhece. Apenas... o malvado dum "Doppelgänger".
Senin tanıdığın Jason Webb ben değilim yani yalnızca yaramaz bir klonuyum.
Porque escreveu "Doppelgänger" ao contrário, Coronel?
Klonu neden ters çevirdiniz, Albay?
Controlo de lançamento, aqui Doppelgänger.
Fırlatma Merkezi, Burası Klon.
Entendido, Doppelgänger.
Anlaşıldı, Klon.
Controlo, aqui Doppelgänger.
Kontrol, burası Klon.
Controlo de lançamento, aqui Doppelgänger, em órbita.
Fırlatma kontrol, burası Klon. Yörüngedeyim.
Doppelgänger, aqui Controlo de Lançamento do EUROSEC.
Klon, burası EUROSEC Fırlatma Kontrol.
Doppelgänger para controlo de lançamento, Jason Webb está aí?
Fırlatma Kontrol, Jason Webb orada mı?
Doppelgänger a controlo de lançamento,
Klon'dan Fırlatma Kontrol'e.
Doppelgänger, repita.
Klon yeniden söyle.
Doppelgänger para controlo de lançamento :
Klon'dan Fırlatma Merkezi'ne.
Como é que era o "marido" dela?
Nasıl doppelganger sosu göstermek için ne yapmalıyım?
Já ouviu falar do Síndrome de Doppelganger?
İkiz Sendromu'nu duydun mu?
Por isso pode ser que esse tal de Millander possa ser o meu doppelganger.
Şu Millander'ın benim ikizim olması mantıklı geliyor.
Um doppelganger, evidentemente.
- Sahte ikizi, besbelli.
Adoptou o doppelgänger da Kahlua.
O Kahlua'ın ikizini aldı.
Ou um doppelgänger com uma cicatriz idêntica.
Aynı yara izli ikiz.
- Como um doppelgänger. - Sim.
- Sanki "Doppelganger"?
Está bem, vamos conhecer o teu "doppelgänger" ( sósia ).
Pekâlâ, yeni ikizinle tanışalım.
"Doppelganger".
"Doppelganger".
Mas nunca pensei que um dia me sentaria em frente de um. Doppelganger, no seu consultório,
Ama kendimi ikizimle, onun ofisinde böyle karşı karşıya bulacağımı asla
O sangue da doppelganger.
Yansımanın kanı.
A doppelganger és tu.
- Yansıma da sensin.
Sem feitiço, não há sacrifício da doppelganger, logo, ficas viva.
Lanet olmazsa, yansımanın kurban edilmesine de gerek kalmaz.
A doppelganger está viva e disposta a entregar-se. - O quê? - Meu Deus!
Yansıma yaşıyor ve teslim olmaya hazır.
- Viemos ter com a doppelganger.
Yansımayla tanışmak için geldik.
Ela é a doppelganger.
Klaus için.
O sangue da doppelgänger.
Görsel ikizin kanı.
A doppelgänger és tu.
Görsel ikiz de sensin.
Se se soubesse que a doppelgänger existe, haveria uma fila de vampiros ávidos por te levar até ele, e não posso permiti-lo.
Eğer görsel ikizin yaşadığı sözü duyulursa seni ona götürmek için vampirler sıraya girerler. Ve bu bana uymaz.
Mas normalmente, um doppelgänger é um sósia nosso que vive e respira.
Ama genellikle bir görsel ikiz kişinin yaşayan, kanlı canlı kopyasıdır.
Ela é a doppelgänger e precisa de ser protegida.
O bir görsel ikiz. Korunması gerekiyor.
Porque és uma doppelgänger Petrova.
Çünkü sen Petrova görsel ikizisin.
Ela mesma... A primeira doppelgänger Petrova.
İlk ve tek Petrova görsel ikizi.
Tenho uma doppelgänger.
Onun görsel ikizi elimde.
Sacrificando a doppelgänger Petrova.
Petrova görsel ikizini kurban ederek.
A doppelgänger foi criada como meio de desfazer o feitiço.
Görsel ikiz büyüyü kaldırabilmek için yaratılmış.
Assim que a doppelgänger reaparecesse a maldição podia ser quebrada.
Görsel ikiz tekrar ortaya çıktığında lanet kaldırılabilecek.
O Klaus precisava de uma doppelgänger humana.
Klaus'a bir insan görsel ikiz gerekiyordu.
A vida do meu doppelganger é uma leitura muito interessante.
Benzerimin hayatı oldukça ilginç.
Se os vampiros se preparam para quebrar a maldição, também devem ter encontrado a doppelgänger.
Eğer o vampirler laneti kaldırmaya hazırlanıyorlarsa görsel ikizi de bulmuş olmalılar.
A doppelgänger
Görsel ikiz mi?
Vamos lá buscar a nossa doppelgänger.
Hadi gidip görsel ikizimizi alalım.
Ele anda em busca de uma forma de quebrar a maldição sem necessitar da doppelgänger.
Klaus görsel ikiz olmadan laneti kaldırmanın bir yolunu arıyor.
És uma doppelgänger Petrova.
Petrova'nın yansımasısın.
Além da pedra-da-lua, da doppelgänger, do leão, da bruxa e do roupeiro precisas de encontrar o local de sepultura das bruxas.
Ay taşı, yansıma aslan, cadı ve dolaba ek olarak cadıların gömülü olduğu yeri de bulman gerekiyor.
Gostava de te ver atrair o Klaus a Mystic Falls depois da doppelgänger ter sangrado até à morte.
Yansıma ölmek üzereyken Klaus'u Mystic Falls'a getirmeni istiyorum.
És uma doppelgänger Petrova.
Sen Petrova görsel ikizisin.
Mas há boatos sobre a existência de uma doppelgänger.
Ama etrafta bir görsel ikizin olduğu hakkında söylentiler dolaşıyor.
Ele disse que o Klaus está disposto a conceder-te a liberdade se entregarmos a pedra-da-lua e a doppelgänger.
Bana eğer ay taşını ve görsel ikizi teslim edersen Klaus'un sana özgürlüğünü bağışlayacağını söyledi.
Achas mesmo que a Isobel está a dizer a verdade quando diz que já se sabe da doppelgänger?
Gerçekten Isobel'in doğruyu söylediğine inanıyor musun? Görsel ikiz söylentisinin çıktığı konusunda?