English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Drag

Drag translate Turkish

202 parallel translation
Black Bottom, Varsity Drag...
Black Bottom, Varsity Drag...
Drag, vem aí carne nova.
Çaylak arabası geliyor.
Tem ar de jogador, Drag.
Bu çaylak iyi pokerciye benziyor Kaptan.
Isso não é nada para ti, Drag.
Al sana beş sent Kaptan. Haydi başlayalım.
- Vá lá, Drag.
- Haydi Kaptan.
Drag, hoje vai estar um calor dos diabos.
Bugün çok sıcak olacak Kaptan.
Ora. Deixa-te disso, Drag.
Haydi Kaptan, kes artık.
- Boa, Drag.
- İyi vuruştu Kaptan.
Drag, 50 ovos devem pesar bem três quilos.
Kaptan, 50 yumurta neredeyse 3 kilo yapar.
Estão tramados, Drag.
Seninkinin işi bitti.
Só tenho 3 dólares e 75, Drag.
Ama bütün param 3 dolar 75 sent.
Mais um livro daqueles, Drag?
Elindeki ne, şu açık saçık kitaplardan biri mi?
Drag, uma revista para ti.
Kaptan sana bir dergi gelmiş.
- Hei, Drag, deixa-me ver a fotografia.
- Hey Kaptan! Resme bir bakayım.
Vá lá, Drag, sê amigo.
Haydi Kaptan, yap bir iyilik.
- Calma, Drag.
- Sakin ol Kaptan.
- Como estava ele, Drag?
- Nasıl görünüyordu Kaptan?
- Pois, Drag, como é que estava?
- Evet Kaptan, nasıldı?
- Drag city.
- Şehir engeli.
Quando comecei a ir a bailes, eram só travestis, queriam ser como as dançarinas de Las Vegas.
Balolara gitmeye başladığımda drag queen'ler vardı, Las Vegas'lı revü kızları gibi görünmeye çalışıyorlardı.
Conheci muitas bichas, travestis, nem acreditava, eram todas tão bonitas.
Bir sürü drag queen ve travestiyle tanıştım. Öyle olduklarına inanamadım bile, çok güzellerdi.
"É a minha irmã," porque também é gay como eu, e é bicha ou assim.
"Kız kardeşim" derim. O da gey, ben de geyim. O bir drag queen falan.
A minha mãe é travesti
Annem bir drag queen, bak, ne diyorum
Chamam-te bicha ou travesti e tu chamas-lhes outras coisas.
Sana ibne ya da drag queen diyebilirler, sen de onlara laf atarsın.
Muitos travestis que vão aos bailes, digamos 90 %, são prostitutas.
Balolara katılan drag queen'lerin çoğu, yüzde doksanı diyelim, fahişe.
Não quero acabar num travesti velho a desejar apenas um troféu num baile.
Kendimi eli boş yaşlı bir drag queen olarak bulmak istemiyorum, bir baloda büyük ödül kazanmaya çalışıyorum.
" Trataram-me tão mal como bicha.
" Drag queen olarak kötü muamele gördüm.
Dás-te com traficantes e drag queens, trabalhas em part-tíme, andas em limusinas alugadas.
Senin uyuşturucu satıcılarıyla ve travestilerle alışverişin var. Yarı zamanlı bir işin var.
E agora vamos ouvir os Buckinghams com "Que grande chatice".
Ve şimdi Buckingham'da "King of a Drag" ile birlikteyiz.
As nossas finalistas!
Sizin seçtiğiniz drag-queen finalistleri!
E agora, para anunciar a vencedora do concurso da Drag Queen do Ano... a vencedora do ano passado.
Ve şimdi karşınızda yılın Drag Queen güzelini sunmak için... geçen senenin kazananı.
Decorreu mais um ano, e chegou a altura de coroarmos a nova Drag Queen do Ano.
Bir yıl daha uçup gidiyor ve şimdi yılın yeni Drag Queen güzelini taçlandırma zamanı.
A vencedora do concurso da Drag Queen do Ano terá direito a uma viagem de ida e volta, com tudo pago, para Hollywood, Califórnia!
Yılın Drag Queen ödülünü kazanan Hollywood California'ya tüm masraflar dahil gidiş dönüş bileti kazanacak!
Onde poderá competir no concurso da Drag Queen da América.
ve orada Drag Queen Of America yarışmasına katılabilecek.
Aquele rapaz latino de vestido está a chorar.
Şu küçük drag latin çocuk ağlıyor.
Vai saber porque está aquele rapaz latino de vestido a chorar.
Şu küçük drag latin çocuk neden ağlıyor bul bakalım.
Rapaz latino de vestido, porque estás a chorar?
Küçük drag latin çocuk, neden ağlıyorsun?
Sentada naquelas escadas, aquela pobre alma latina, querendo dar o máximo com aquele visual estafado, está completamente só no mundo.
Şimdi, şu basamaklarda, o sevgili İspanyol can, şu yorgun Abbe Lane * drag rolünün bütün hakkını veriyor, ve bu dünyada yapayalnız.
Para vires a ser uma drag queen, tens que aprender estas coisas.
Tatlım, bir drag queen olmak için bunları öğrenmelisin.
Que é isso do "vir a ser"?
"Drag queen olmak" derken ne demek istedin?
Já sou uma.
Ben zaten drag queen'im.
- Quando um homem gay tem demasiado sentido da moda para o seu género, é uma drag queen.
- Gay bir erkek olması gerekenden fazla modaya düşkünse o bir drag queen'dir.
Mas, quando terminarmos a nossa cruzada, a Tia Vida e a Tia Noxee dar-te-ão o visual espampanante e o espírito indomável que farão de ti uma drag queen ( rainha ) completa.
Ama bu seferi tamamladığımızda, senin Vida teyzen ve noxie teyzen, sana, seni gerçek bir drag queen yapmak için gereken, efsanevi bir dış görünüş ve yenilmez bir ruh kazandıracak.
És uma princesa.
Sen bir... drag prensesisin.
Isto é tudo muito bonito, mas ainda tens muito que aprender até seres uma drag queen completa.
- Seveceksin sen de Prenses Chi Chi'yi. Dinle beni her şey iyi güzel ama hala tam bir drag queen olmak için öğrenecek çok şeyin var..
Quatro passos para seres uma drag queen.
Drag queen olmanın dört adımı var.
A Tia Vida vai fazer de ti uma bela drag queen.
Vida teyzen seni koca bir kraliçe yapacak.
Será algum baile de travestis?
Burada bir drag balosu filan mı var?
E pensar que a Noxee e eu decidimos ter pena deste rapaz num vestido e trazê-la connosco...
Noxie ile beraber bu zavallı Latin drag çocuğa acımaya karar verdiğimizi düşündükçe - ve onu da beraberimizde götürmeye...
Não és uma drag queen por te sentares num trono, só o és por não saberes ser homem, e então puseste um vestido.
Vida, bir tahtta oturduğun veya insanları yönettiğin için kraliçe değilsin, kraliçesin çünkü erkek olarak başarısız oldun ve böylece elbise giymek zorunda kaldın.
Sei que há por aqui travestis.
Burada drag queenler olduğunu biliyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]