Dukie translate Turkish

O Dukezito magoou a mãozinha.

Küçük Dukie elini yaraladı.

Dukie!

Dukie!

Lukie, Dukie, tanto faz!

Lukie, Dukie, herneyse.

Tenho bifes para o Lukie e Dukie...

Dolapta Lukie ve Dukie için et var...

Ela e os cães, o Luke e o Dukie.

Onu ve köpeklerini.

- Eu, Whitmore e Dukie... arranjámos um serviço em Claridge.

- Evet. - Bir iş için adam lazım...

"Reginald'Duque'Neil, Kevin'Abafador'Sirraci, Nicholas Savage," "Anthony Waxman."

Bilinen suç ortakları Reginald Dukie Neil, Kevin Whackjob Sirraci, Nicholas Savage Anthony Waxman.

Que faz o Dukie com um computador?

Bilgisayarla ne yapıyor bu?

O Dukie luta como uma gaja.

Karı gibi yumruk atıyor zaten.

- Não podem malhar assim no Dukie.

Dukie'ye kimse bunu yapamaz.

Hoje, brincámos com o Dukie.

Dukie'yle oynuyorduk bugün.

- O Dukie está fulo com toda a gente.

- Hadi ama - Dukie herkesi sinirlendiriyor

Do Dukie?

Dukie?

O Dukie está?

Dukie burada mı acaba?

"Yo", Dukie.

Hey, Dukie.

És mesmo um daqueles putos de risco, sabias, Dukie?

Oğlum var ya, sen kesinlikle şu risk altındaki çocuklardansın. - Bunu biliyorsun dimi Dukie?

"Yo", Dukie, tens a certeza do que vamos fazer?

Dukie, emin misin?

- O Dukie está quase a chorar.

- Dukie ağlayacak.

Parabéns, Dukie!

Tebrikler Dukie oğlum!

Dukie?

Dukie?

Precisamos de um parceiro para correr com o Dukie... porque ele é muito gordo.

- O çok şişman dostum.

Dukie.

Dukie.