Translate.vc / Portuguese → Turkish / Eddie
Eddie translate Turkish
8,289 parallel translation
O colega de quarto do Jerome, desapareceu há quatro dias atrás.
Jerome'un Helton'daki oda arkadaşı Eddie Cisco, dört gün önce kayboldu.
Olha, o tal Eddie já voltou ao abrigo?
- Eddie barınaktan döndü mü?
Barry.
- Merhaba Barry. - Merhaba, Eddie.
- Eddie. - O que fazes aqui?
- Merhaba, burada ne arıyorsun?
Que amável, adorava, mas vamos jantar na casa da mãe do Eddie hoje.
Çok isterim yazmak ama Eddie'nin annesiyle akşam yemeği yiyeceğiz.
De certeza que não queres ficar para jantar? Obrigada, mas o Eddie passou o dia a pintar e prometi que o ajudava.
Sağ ol ama Eddie sabahtan beri boya yapıyor, bense ona yardım edeceğime yemin etmiştim.
- Olá, Eddie.
- Merhaba, Eddie.
E eu a sentir-me mal por sair com o Eddie Murphy. Sou mesmo uma idiota, caralho!
Eddie Murphy ile randevuya çıktığım için suçlu hissetim o kadar kendimi.
Eddie Murphy?
Eddie Murphy mi?
Vamos encontrar a Skye e vou recuperar a SHIELD. E vamos precisar de mais do que o jipe do Eddie Honesto.
Skye'ı bulacağız ve ben de S.H.I.E.L.D.'ı geri alacağım ve Dürüst Eddie'nin jipinden çok daha fazlasına ihtiyacımız olacak.
Foste procurar o Eddie e o Jerome, não foste?
Eddie ve Jerome'yi aramaya gittin, değil mi?
Iris, Eddie, olá.
Iris, Eddie, size de merhaba.
- Eddie, é a tua vez, meu.
- Eddie sıra sende dostum.
- Eddie, o Barry, ele é...
- Eddie, Barry benim...
Eddie, o Barry fará sempre parte da minha vida.
Eddie, Barry her zaman hayatımın bir parçası olacak.
- Sim. - O Eddie divertiu-se?
Eddie iyi zaman geçirmiş mi?
Eddie. Não devias estar aqui.
- Eddie, burada olmaman gerekiyor.
- Mas ouve, Eddie...
- Beni dinle Eddie...
Como o Eddie.
Eddie gibi.
Eu amo o Eddie.
- Barry. Ben Eddie'yi seviyorum tamam mı?
- Sim, Eddie, eu...
Şey, Eddie, ben...
Não é maior do que o Eddie dar um murro ao Barry esta noite num local do crime.
Geçen gece Eddie'nin, suç mahallinde Barry'i yumruklaması kadar büyük bir sürpriz.
- Amo o Eddie.
- Tabii ki Eddie'yi seviyorum.
Explicava à Iris e ao Eddie a tua psicose do relâmpago.
Iris ve Eddie'ye yıldırım psikozunu anlatıyordum da.
Não o conheces como eu, Eddie.
Onu benim kadar tanımıyorsun Eddie.
Eddie, alguma coisa lhe aconteceu.
Eddie, ona bir şeyler oldu.
É o que diz o Eddie.
Eddie'de böyle söylüyor.
Eddie, queria...
Eddie, evet, arıyordum.
Eddie, precisamos da tua ajuda.
Eddie, yardımına ihtiyacımız var.
- Eddie.
- Eddie.
Todos na Polícia estão a dizer que o Eddie alvejou dois polícias.
CCPN'deki herkes Eddie'nin iki polisi vurduğunu söylüyor.
- Eddie, olha.
- Eddie, beni dinle.
Juro que vou safar o Eddie disto, está bem?
Söz veriyorum, Eddie'yi bu durumdan kurtaracağım.
Eddie?
Eddie?
Olha, quem quer que esteja a tramar o Eddie, deixou-me a pensar "E se fizeram algo assim antes?".
Eddie'ye komplo kuranları düşünüp durdum. Ya bunu daha önce de yapmışlarsa?
- Então... Entrei na conta do meu pai na Polícia de Central City e estive a ver o vídeo do Eddie a disparar contra aqueles polícias.
- Ben de babamın CCPD hesabının şifresini kırdım ve Eddie'nin polisleri vurduğu güvenlik görüntülerine ulaştım.
O Eddie não é canhoto.
Eddie solak değil.
O Eddie está a ser tramado e temos de descobrir quem está por detrás disto.
Ona komplo kurulmuş, bunun yapanın kim olduğunu bulmak zorundayız.
Se eles conseguirem ver o que ele consegue fazer, talvez soltem o Eddie.
Yapabildiklerini görürlerse Eddie'yi salıverirler.
- Olá, Eddie...
- Eddie, merhaba.
Achas que o Eddie me anda a trair?
Eddie beni aldatıyor mu sence?
Não, o Eddie não é esse tipo de pessoa.
Hayır, Eddie öyle birisi değil.
Escondo-me atrás dos factos científicos e fico no meu laboratório, mas o Eddie anda lá fora todos os dias no desconhecido.
İşin bilim kısmının arkasına saklanıp laboratuvarımda kalabiliyorum. Ama Eddie ise her gün dışarıda o karanlığın içinde.
Esforçaste para veres o ponto de vista do Eddie.
Olayları Eddie'nin bakış açısından görmemi sağlıyorsun.
O Eddie faz-te feliz.
Eddie seni mutlu ediyor.
Então se me amas, Eddie, ou contas-me o que se passa contigo ou...
Eğer beni seviyorsan Eddie bana sorunun ne olduğunu anlatırsın, yoksa...
Eddie.
Eddie.
Lamento, Eddie.
Üzgünüm Eddie.
Estou com o Eddie.
Barry çok geç kaldı.
Obrigado, Eddie.
Teşekkür ederim Eddie.
- Não estão a fugir, Eddie.
- Bir yere kaçtıkları yok Eddie.