Translate.vc / Portuguese → Turkish / Engine
Engine translate Turkish
24 parallel translation
'O meu amor não me dá presentes... 'Eu sei que não é indelicada... 'Só tem amor para me dar...'
'My love don't give me presents'l know that she's no peasant... ( Engine revs )
- Olá.
- ( Engine splutters ) - Hello.
O motor não pode descer abaixo das 5,000 RPM mesmo quando metemos mudanças.
The engine can't drop below 5,000 even when you're changing gears. Ah, tamam. Motor, vites değiştirirken bile 5000 devrin altına düşmüyor.
Se ela acordar, dêem-lhe o livro "Thomas the Tank Engine".
Uyanırsa ona oyuncak tankı verin.
Twin engine P-38 Lightning.
2 motorlu P-38 Lightning.
Nestas entrevistas, inúmeros membros do Engine 7, descrevem explosões antes das derrocadas, sem mencionar os danos no hall de entrada na Torre Norte.
Kaçınılmazdı- - Bu görüntülerde, 7 Numaralı İtfaiye Merkezi'nin birçok üyesi, çökmelerden önce gerçekleşen patlamaları anlatıyor. Kuzey Kulesi'nin lobisini hasara uğratanın dışında gerçekleşenleri.
The engine's ruined.
Motor ölmüş.
Aqui é Claire Dennison da Image Engine.
Ben Image Engine'den Claire Dennison.
- É verdade. - Está na Engine 10.
Engine 10'da mısın?
Engine 10. - Já fez exame para tenente?
Teğmenlik sınavına girdin mi?
É como um "Thomas The Tank Engine" no qual podemos entrar.
Adeta bize ait bir "Tren Thomas"!
Peço desculpa, Eu sou Ronny Valentine, da B V Engine Design.
pardon, ben B V Motor tasarımdan Ronny Valentine
Quem quer ver Thomas the Tank Engine?
Kim,'Lokomotif Thomas'ı seyretmek ister?
Tenho a almofada para trocar, a cadeira de viagem, o berço portátil, a roupa. O Thomas, a tigela de cereais do Tank Engine.
Tamam, yastık koruyucu, yüksek demir destekli açılır kapanır sandalye portbebe, çocuk önlükleri Tren Thomas desenli tahıl kaseleri aldım.
Vê só quem encontrei a candidatar-se a um emprego no "Engine 16".
Bakın işe başvuran kimi buldum.
Sabes, pensei que querias ficar com o teu filho durante o fim de semana. Ao menos a tua namorada vai ter alguém com quem ver o "Thomas the Tank Engine".
Eğer çocuğuna hafta sonları bakabileceğini düşünüyorsan, sevgilin Thomas the Tank Engine'i izleyebilecek biri olmalı.
Tem que ser alguém da Unidade Engine 15.
Aynı ekipten biri olmalı.
São todos da Unidade Engine 15... Onde estavam?
Hepsi bu ekibin- -Neredeydi bunlar?
Todos os homens da Engine Company 15 tinham uma tatuagem de um pirilampo, qualquer um deles pode ser o assassino.
15'inci İtfaiye birliğindeki her adamın elinde ateşböceği dövmesi vardır. - Herhangi biri katil olabilir.
Little Engine That Could.
"Little Engine That Could" da aynı şey.
Adormeceu antes da história terminar.
"the Little Engine That Could" istasyonu terk etmeden uyuyakaldı.
Tenho aqui uma epidemia, mas ainda tenho de ouvir do chefe dos bombeiros no Quartel 71 que fecharam mais dois quartéis?
Salgın hastalık oldu bu, ama Engine 71 itfaiye şefinden duydum ki iki itfaiyeyi daha kapatmışsınız.
Sim.
Evet Engine 10.