English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Fili

Fili translate Turkish

336 parallel translation
Uma vez, matei um elefante com o meu pijama.
Bir sabah pijamalı bir fili vurdum.
Nas suas palavras, basta uma delas para matar um elefante.
Size göre, bir tanesi bir fili yere sermek için yeterli.
- Não, seguimos um elefante moribundo.
- Hayır, ölmek üzere olan bir fili izlemiştik.
- O elefante solitário...
Mesela, sürüsünden kopmuş bir fili ele alırsak...
Vejam o elefante que come homens.
İnsan yiyen fili görün.
O que faz o elefante carregar na névoa ou no crepúsculo?
Fili zifiri karanlıkta hem de sisli havada saldırtan nedir?
O maior dos maiores mastodontes do mundo! Dumbo!
Dünyanın en güçlü minik fili!
O único elefante voador do mundo!
Dünyanın tek uçan fili!
Queremos fazer o elefante voar, não é?
Sen bir fili uçurmak istiyorsun, öyle değil mi?
Isso pode carregar com um elefante como o Simba?
Kendim geldim. - Bu şey Simba gibi bir fili taşır mı?
Não consegue ver um elefante ou tenho de o pintar de vermelho?
Bir fili bile görmüyor musun, yoksa onu kırmızıya mı boyamam gerek?
Pedi-lhe para chamar o médico e ela volta com um elefante.
Onu doktora yollarım, doktor yerine bir fili alır getirir.
Fui eu quem descobriu a mulher de três cabeças para Barnum... e o único elefante do mundo que toca "Sur le Pont d'Avignon" no piano.
Barnum için üç kafalı kadını ve piyanoda "Sur le pont d'Avignon" u çalan fili bulan benim.
Tirem o elefante daí!
Fili dışarı çıkarın!
... filia.
- Fili.
Só têm que enfiar as cabras e um elefante nos carros.
Yapmanız gereken keçileri ve fili arabaya bindirmek.
- Não enfiavam o elefante no carro?
- Fili kamyona yükleyemediniz mi?
Tive medo que tivesses que matá-lo.
Boğa fili vurmak zorunda kalacağından korktum.
Cavalo toma bispo.
At fili alır.
Cavalo... toma bispo.
At... fili alır.
O Cavalo come o Bispo.
At da fili alır.
Vais tirar aquele elefante desta casa imediatamente.
O fili hemen bu evden çıkartıyorsun.
Vamos lavar o elefante.
Fili yıkayacağız.
Eu conseguia derrubar um elefante com um sopro!
Üfleyince bir fili bile uçurabiliyordum.
Acho que são dois elefantes fazendo amor com um coro masculino
Bana bir erkek korosunda sevişen iki fili andırıyor.
Até mata elefantes!
- Bu şey bir fili bile öldürür. - Evet.
Até mata elefantes.
- Bu bir fili durdurmaya yeter.
Nunca devia ter movido o bispo ou raptado a minha pessoa.
Ne o fili oynayacak, ne de beni kaçıracaktınız.
Conseguias matar um elefante com apenas uma colher deste pó. "
Bu tozun bir kaşığıyla bir fili bile öldürebilirsin. "
Consegue-se matar um elefante com apenas uma colher.
Bunun bir kaşığı ile bir fili bile öldürebilirsin.
Dwalin, Balin IKili, Fili Dori, Nori e Ori.
Dwalin, Balin Kili, Fili Dori, Nori ve Ori.
Vamos metê-la no camião e seguir para Dallas.
Fili kamyona koyup Dallas'a gideceğiz.
Compreendo, também quero a minha parte. Mas não vou matar um elefante para isso.
Anlıyorum ve ben de payımı almak istiyorum ama bunun için bir fili öldürmeyeceğim.
Não queres magoar este elefante.
Bu fili incitmek istemiyorsun.
Não quero magoar o elefante.
Fili incitmek istemiyorum, Carrie.
- O peão ameaça o bispo.
- Piyon fili tehdit eder.
O peão ameaça o bispo.
Piyon fili tehdit eder.
E o bispo move-se assim, sim?
Ve fili bu yana oynatıyoruz, öyle mi?
eles inventaram o "elefante branco."
Onlar beyaz fili icat ettiler.
Um pombinho e um elefantezinho.
Bir muhabbetkuşu ve bir de muhabbet-fili.
A cobra estava comendo o elefante.
Hayır. Yılan beş fili birden yiyordu.
E vi ela a morder o elefante, atirando-o para cima, e juro que o elefante desapareceu na garganta dela.
Onu fili ısırırken gördüm onu havaya doğru fırlattı ve yılanı midesine indirdi.
Imagine, uma cobra gigante, a apanhar um elefante, atirando-o para cima e engolindo-o inteirinho!
Düşünsenize. Yılan iki tonluk fili havaya fırlattı ve öylece yuttu. Çok büyüktü.
Lembra-se, Sr. Partexano, aquela vez em que embarcámos o elefante?
Bay partexano, fili içeri aldığımızı hatırlıyor musunuz?
Bem, em plena viagem um minúsculo roedor teve a infeliz idéia de visitar o elefante.
Bir küçük kemirgenin fili ziyaret etmesi kötü bir fikir.
Não, trata-se da Black Adder Limpa-Entranhas, capaz de fazer um elefante de betão largar o rabo, não é Baldrick?
Blackadder'ın Bağırsak Temizleyicisi. Koskoca fili devirmeye yetecek bir bira, değil mi Baldrick?
Marv! Acabei de abater o elefante.
Marv, az önce fili çantaladaım!
Mas o pássaro real não pode levantar o elefante.
Ne var ki bir kartal bir fili taşıyamaz.
Pai, eles tinham aqueles cachorros quentes que tu adoras. A mãe pôs um em cada lado da boca e fez de conta que era uma morsa.
Baba, hani şu senin çok sevdiğin sosisler var ya, annem ağzının iki tarafına birer tane sokup, deniz fili taklidi yaptı!
E agora vou apresentar o elefante mais pequeno do mundo que irá saltar do trampolim, tipo mola, para o topo da pirâmide, acenando com a bandeira para um grande clímax!
- Neden sadede gelmez ki? -... 3400 kilo! Ve şimdi karşınızda dünyanın en küçük fili.
ELEFANTE INDIANO PROVÍNCIA CENTRAL
HİNT FİLİ Merkez Eyalet, 1914

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]