Translate.vc / Portuguese → Turkish / Force
Force translate Turkish
621 parallel translation
Caça da Royal Air Force a aterrar na pista.
Kraliyet Hava Gücü savasçisi, alana iniyor.
Não me force.
Beni zorlamayın!
- Não me force!
Beni zorlamayın!
- Não a force.
Onu zorlamayın.
- Task Force.
- Task Force.
Um revólver como qualquer fonte de poder é uma força para o bem ou mal, não sendo nem uma nem outra Mas dependendo de quem as possuir.
"A gun, like any other source of power is a force for either good or evil, being neither in itself but dependent upon those who possess it." / i
Mas não force a sua sorte, tenho de dizer-lhe.
Ama şansını zorlama. Bu da sana benim öğütüm olsun.
Pai, não o force.
Baba ısrar etme.
Talvez isso o force a tomar uma atitude!
Belki bu onu harekete geçirir.
Pertenço a um grupo invulgar, a Força 316.
Force 316 adında oldukça ilginç bir grubun üyesiyim.
Chegou uma ordem ontem de manhã do Pacífico a autorizar a sua transferência temporária para a Força 316.
Dün sabah Pasifik'ten gelen bir sinyal Force 316'daki göreviniz için geçici transferinize izni verdi.
Quanto à sua graduação somos bastante informais nessas coisas, na Força 316.
Mevkiinize gelince biz, Force 316 mensupları bu konuda pek resmi değilizdir.
Qualquer homem, Bill se você o forçar bastante. Force-o o necessário.
Kim olursa olsun, Bill, yeterince dürtükler poposuna iğne batırırsan...
Não me force a entregar o distintivo, Earl.
Beni, rozetimi almakla tehdit etme, Earl.
É a R.A.F - Royal Air Force.
İşte, Kraliyet Hava Kuvvetleri.
Luftwaffe ou Royal Air Force...
Ya Alman Hava Kuvvetleri ya da Kraliyet Hava Kuvvetleri...
Bem, force a tranca.
Bizde kilidi zorlarız
Não me force a mandá-lo pra longe de você.
Artık yetki bende ve oğlunuzu sizden tamamen alacağım.
UM BOMBARDEIRO ROYAL AIR FORCE - ESQUADRILHA 261 - SOBREVOA A ALEMANHA EM MISSÃO NOTURNA
GECE GÖREVİNDE ALMANYA ÜSTÜNDE UÇUYOR
- Ingleses da Royal Air Force!
- HırsızIar, bırakın. - Havacıyız! KraIiyet Hava KuvvetIeri!
O meu nome é Peter Cunningham, e a minha patente é Tenente da Royal Air Force...
Adım Peter Cunningham. KraIiyet Hava KuvvetIeri'nde teğmenim.
Como sempre, caso o senhor, ou qualquer outro da IM Force seja capturado ou morto, a Secretaria negará qualquer conhecimento sobre as suas acções.
Her zaman olduğu gibi siz ya da ekibinizden biri yakalanacak veya öldürülecek olursa Bakanlık eylemlerinizden haberi olmadığını açıklayacak.
Scotty, force-a até ao limite.
Scotty, tam sınıra kadar getir.
Não deixarei que lhe force a memória.
Hafızası biraz karışık.
Não o force a comer dessa maneira.
Onu böyle zorlama.
O meu reumatismo está pior. Não me force o dedo.
Romatizmam kötü, parmağımı zorlama.
Há uma real possibilidade de que não possamos contê-lo. - Prepare o "Air Force One".
ve onu kontrol altına alamayacağımız konusunda bir ihtimal de var.
Papai, não me force, por favor!
Beni zorlama, lütfen.
A Royal Air Force ganhara a Batalha de Inglaterra.
Kraliyet hava kuvvetleri Britanya Savaşı'nı kazanmıştı.
Force seu membro até o âmago e seja forte ".
Arzu ettiğin her şeyi tüm gücünle al!
Eles têm seu grupo de resposta táctica, têm o batalhão de choque próprio. Porque não "Che Guevara e o seu pequeno esquadrão"?
Strike Force var, Task Force var, SWAT var neden Che Guevara ve onun küçük takımı olmasın?
Não me force a empurrá-la, Menina Hart.
Sizi dışarı atmaya beni zorlamayın, Bayan Hart.
O Air Force One vai aterrar no aeroporto e eu estarei lá para garantir... que aquela pessoa responde às perguntas que preferia evitar.
Baskanin uçagi havaalanina iniyor. Karsindaki hanim da onu sorulariyla sikistirmaya gidiyor.
Aeroporto de Metrópolis, daqui Air Force One.
Metropolis Havaalani, burasi baskanin uçagi.
Chegam notícias de um salvamento milagroso do Air Force One... da destruição quase certa salvando a Menina Lois Lane, repórter do Daily Planet, com uma mão... e o helicóptero acidentado com a outra.
Bildirildigine göre baskanin uçagi... bir mucize eseri kurtuldu... bir eliyle Daily Planet'ten gazeteci Lois Lane'i... digeriyle düsen helikopteri kurtardi. Bu mümkün degil. Bir insanin uçmasi mümkün degil.
Quero-lhes desejar as boas-vinas, a todos vocês, que trabalham tanto na Operação Brute Force!
Buradan hepimiz adına, size merhaba demek istiyorum orada ter döken herkese gerçekten zor olan Brute Force Operasyonundakilere!
- Não, na Royal Air Force.
- Nasıl? Kraliyet Hava Kuvvetleri.
Esquadrões norte e sul, Red Air Force.
Kuzey ve güney filoları, Kızıl Hava Kuvvetleri.
O exército expedicionário Britânico, é apoiado pela Royal Air Force e pela armada mais poderosa do mundo.
Hızlı İngiliz ordusunun arkasında Kraliyet Hava Kuvvetleri ve dünyanın en güçlü donanması vardı.
Nunca a force.
Onu asla zorlama.
Não force, porca.
Abartma, Domuzcuk.
Ela quer que eu a force a falar.
İsmi öğrenmem için kendisini zorlamamı istiyor.
- Sim. Eu sou Coronel Valentine da Alien Task Force da Base de Edwards.
- Ben Edwards'daki Uzaylı Görev Birimi'nden Darnell Valentine.
O Presidente está a enviar de imediato a Força Delta para a área.
Başkan acilen Delta Force'u bölgeye göndermek istiyor.
Ponha a Força Delta em alerta Fase 3.
Delta Force'u üçüncü derece alarm durumuna getir.
São a Força Delta.
Delta Force gelmiş.
coronel Alexander. Força Delta.
Delta Force'dan Albay Alexander.
Assumir o desafio de ordem Atacante servir como membros da família de E-Force
Yükselmek için düzen mücadelesine girin. E - gücün bireyleri olarak hizmet verin.
Peter Cunningham, Royal Air Force.
Peter Cunningham, KraIiyet Hava KuvvetIeri.
- Royal Air Force?
KraIiyet Hava KuvvetIeri mi?
- Eu não acho...
"Air force one" hazır olsun. Bunun iyi bir fikir..