Translate.vc / Portuguese → Turkish / Fraiche
Fraiche translate Turkish
24 parallel translation
Créme fraiche.
Créme fraiche.
- Com um bocadinho de crème fraiche...
Biraz taze kaymakla.
Vou querer a vichyssoise com uma pitadinha de creme fraiche.
Bir Vişisuaz çorbası alayım. Yanında minik bir parça krema sosu olsun.
Olá, Sam, fala a Holly Berenson, da "Fraiche".
Merhaba Sam, ben Fraiche'den Holly Berenson.
Fala a Holly Berenson, do "Fraiche" e espero que você seja o Sam com quem conversei hoje.
Ben Fraiche'den Holly Berenson ve gerçekten umuyorum ki bugün konuştuğum Sam sensindir.
- Óptimo! Então sou um investidor em "Freichi".
Fraiche'ye yatırımcı oluyorum.
Fois-gras fumado com manga caramelizada e crème fraiche?
Karamelize edilmiş mango eşliğinde tütsülenmiş kaz ciğeri ve taze krema ister miydiniz?
É apenas uma sopa de peixe rústica com polpa de bolota, com um pouco de crème fraiche com infusão de ácer e algumas migalhas de salva frita.
Ezilmiş biskli rustik palamut isfendan eklenmiş krema ve biraz da ufalanmış adaçayı ile tamamlanmış.
- Não, "creme fraiche".
Hayır, krema.
Estás a brincar, mas talvez queiras comer crème fraiche num stripper, ou aprender a dançar num varão enquanto ainda podes.
Şaka yapıyorsun ama, bir striptizciden Fraiche kreması yalamayı isteyebilirsin veya yapabiliyorken direk dansı dersi alabilirsin.
E fiz um "carrotoup" de assassino com creme "fraiche".
Ayrıca kremalı havuç çorbam dillere destandır.
Precisa experimentar as batatas... com salmão e creme fraiche... Jason, podemos resolver isso?
- Buranın patatesini denemelisin
Bom, eu digo, Lady Sassafras, gostaria de um pouco de crème fraîche para empurrar com os seus queridos pasteis?
Evet, diyebilirim ki Lady Sassafras, biraz "crème fraîche" alır mısınız sevgili pastanızla gitmek için?
Só tenho caviar e crème fraîche.
Tüm elimizdeki.. ... "caviar, crème fraîche".
E um mousse de chocolate com "crème fraîche".
Birazcık da kremalı köpük çikolata!
O crème fraîche não é barato.
Bana da lazım. "Crame frache" ucuz değil.
Um burrito de frango sem crème fraîche, e um ice tea dos grandes, por favor.
Izgara tavuk bonfile, kremasız olsun ve büyük boy buzlu çay lütfen.
Um burrito de frango sem crème fraîche, e um ice tea dos grandes. - É tudo?
Izgara tavuk bonfile, kremasız olacak ve büyük boy buzlu çay.
Então, põe um pouco de creme fraîche junto ao morango.
Öyleyse buyur, yanında biraz taze krema al.
Blinis quentes, crème fraîche, claras cozidas e vodca tão gelada que é preciso luvas para tocar no copo.
Biraz ısıtılmış bilini, kaymak krem, kaynatılmış yumurta beyazları ve tutmak için eldiven takmanız gerekecek soğuk bir votka.
E por fim, um cramble de pêssego branco com crème fraîche.
Ve son olarak taze krema eşliğinde şeftali tatlısı.
Crème fraîche.
Crème fraîche.
Esta é a minha versão vegetariana do mole de Oaxacan com tarte, um crème fraîche vegano.
Bu benim Oaxaca sosuna ekşi, vegan taze kremayla getirdiğim yorum. - Çok egzotik bir şey gibi.
Talvez um pouco de crème fraîche.
Belki birazcık taze krema.