English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Frenchman

Frenchman translate Turkish

25 parallel translation
O francês.
Frenchman.
O Francês.
Frenchman.
Apanharam-me com o teu cavalo em Frenchman's Ford.
Frenchman's Ford'da beni atınla yakaladılar.
Frenchman André Bouvier e o novato, Lincoln Hawk.
Fransız André Bouvier ve yeni bir katılımcı, Lincoln Hawk.
Fomos até ao Frenchman " s Point e namorámos no carro.
Frenchmen's Point'e kadar gidip, arabayı park ettik.
"Mantém-te longe, porco, ou vais morrer, The Frenchman."
Bir oyun yapmaya kalkma yoksa kız ölür. Fransız.
Este enigma musical criado por um francês chamado Le Merchant...
Bu müzik kutusu... Frenchman tarafından yaratılmış, Lemarchand tarafından da adı konmuştur.
- O Aeródromo Frenchman.
Frenchman Hava Sahası.
Vão daqui até ao aeródromo Frenchman?
Buradan Frenchman Hava Sahası'na mı gidiyorlar?
No bar de Karaoke no Frenchman.
Frenchman'ın karaoke barında.
Alguns blocos daqui, perto da rua Frenchman.
Birkaç blok ötede Frenchman Sokağının yanında.
O que me dizem do, Filching Frenchman?
- Ne? Yada Fransızadamı Aşırmak'ı oynadın mı?
Alguém digamos como... o "Francês"?
- Kuşlar bana... "Frenchman" diyor.
Lembra-te de mandar lembranças minhas ao "Francês".
- Evet, tabii demiştir. - Frenchman'a sevgilerimi iletirsin.
Sei que consideras o "Francês" excêntrico.
Frenchman'ın tuhaf biri olduğunu düşündüğünü biliyorum.
Preciso falar com o "Francês".
Frenchman ile konuşmalıyım.
Encontraste informações no diário de vendas do "Francês"?
Frenchman'nın defterinde bir şey bulabildin mi?
O "Francês", uma conhecida do Abe especializada em armas raras.
- Frenchman'dan, Abe'in arkadaşı nadir bulunan silahlar konusunda uzmanlaşmış.
Se tivermos sorte, conseguirei fazê-lo intimar o "Francês". Antes que ele denuncie o roubo desse diário de vendas.
Eğer şanslıysak, çalıntı defteri rapor etmeden önce Frenchman denen adam için bir mahkeme celbi çıkarmaya ikna edebilirim.
Ela. O "Francês" é uma...
Frenchman bir "Kadın" Kadın...
Consegui um juiz para emitir uma intimação. Mas, preciso do endereço do "Francês".
Yargıçtan mahkeme celbi almayı başardım Frenchman'nin adresi gerek.
"Francês"... "Francês"...
Frenchman... Frenchman...
Esse "Francês".
O Frenchman.
Vou ver o francês ao hospital.
Frenchman'nı hastanede ziyarete gideceğim.
"Pew, Stinky Frenchman." ( Francês Fedorento )
Elim-sikim, pipim-çüküm, çan-çü, çin-çun "Pew, Pis Fransız."

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]