Garfunkel translate Turkish

Pedi para Art Garfunkel ir lá com o compressor... e criamos um vácuo do lado de fora da casa. Elas saíram pela porta da frente.

Art Garfunkle kompresörüyle geldi ve... evin dışında tam bir vakum yarattık... ve karıncaları ön kapıya postaladık.

Dêem as boas vindas a Garfunkel, Messina, Oates, e Lisa... que vão cantar o seu êxito no 2, "Born to Runner-up."

Karşınızda Garfunkel, Messina, Oates ve Lisa iki numaradaki "2.lik İçin Doğduk" şarkılarını söyleyecekler.

- Art Garfunkel?

Art Garfunkle mı?

- Preferias ser o Simon ou o Garfunkel?

- Simon mu, Garfunkel mi?

- O Garfunkel.

- Garfunkel.

Como é que podes gostar de Art Garfunkel e Marvin Gaye?

Hem Art Garfunkel'i hem de Marvin Gaye'i nasıl beğenebilirsin?

O Art Garfunkel e o M. Gaye ambos fazem música pop.

İkisi de pop müzik yapıyor. Yapıyordu.

Simon e Garfunkel é poesia.

Simon and Garfunkel şiirdir.

Lembro-me da primeira vez que a minha mãe tocou para mim o "Bridge Over Troubled Water", do Simon e Garfunkel.

Annemin "Dalgalı Sudaki Köprü" yü ilk çalışını hatırlıyorum. Simon and Garfunkel'dan.

É Simon e Garfunkel.

Bu Simon ve Garfunkel.

- Simon e Garfunkel.

- Simon ve Garfunkel.

Pela porta, Simon e Garfunkel, agora!

Dışarı, Simon ve Garfunkel haydi dışarı!

Não podes andar aí numa de Simon e Garfunkel.

Simon and Garfunkely gibi olamazsınız.

Os votos de Arapaho, a música de Simon e Garfunkel, eis a antenupcial Massey.

Kızılderili yemini, Simon and Garfunkel, Massey evlilik öncesi anlaşması.

E pelas suas controversas tácticas de controlo de multidões no concerto de 1985 de Simon e Garfunkel. Ainda estão sobre investigação.

Ve seksen beşte düzenlenen Simon ve Garfunkel konserindeki... kalabalığı idare ediş şekilleriyle ilgili soruşturma hala tamamlanmadı.

Como se ele fosse o "Simon" e eu o "Garfunkel".

Bu sanki o Simon ve ben Garfunkel'mişim gibi.

... eu sou o "Garfunkel".

Ben kahrolası Garfunkel'im.

Canção de Simon e Garfunkel, 8 letras...

"Simon Garfunkel şarkısı," on üç harf.

42 horizontal, Simon e Garfunkel.

Kırk iki soldan sağa, "Simon Garfunkel parçası."

Sizzie estava sempre a ouvir música deles.

Susie her zaman annemin Simon Garfunkel plaklarını çalardı.

Se estamos a revelar segredos, eu até gosto de Simon e Garfunkel.

İtiraflara başladıysak söyleyeyim, Simon and Garfunkel'ı severim.

O que o Garfunkel está a tentar dizer é que deviam todas pensar sobre o que as está realmente a incomodar, e depois arranjar um grande grupo para desapertar as calças.

Bunu ben hallederim. Buradaki düdüğün demeye çalıştığı şey bir saniye sizi neyin rahatsız ettiğini cidden düşünün ve ne haliniz varsa görün.

Sou muito melhor com o Simon and Garfunkel.

Simon and Garfunkel ile çok daha iyisini yapabilirim.

Deves-te parecer com Art Garfunkel aí em baixo ultimamente.

Son zamanlarda buralarda Art Garfunkel'e benziyor olmalısın.

"Para o Ben, obrigado por me manteres limpo, Art Garfunkel."

"Ben'e. Beni temiz tuttuğun için teşekkürler, Art Garfunkel."

Agora és o Garfunkel.

Şimdi ise Garfunkel.

Eu não sou o Garfunkel.

Ben Garfunkel * değilim. ( SimonGarfunkel grubunun daha az ünlü üyesi )

Tu és o Garfunkel e não suportas.

Garfunkel'sin. Ve buna dayanamıyorsun.

Não sou o Garfunkel.

Ben Garfunkel değilim.

Garfunkel?

Garfunkel mi?

Provavelmente sou o maior Garfunkel que já viveu.

Evet, muhtemelen ben bugüne kadar yaşamış en büyük Garfunkel'im.

Céus, sou o rei de Garfunkel.

Ben Garfunkel'lerin kralıyım.

Estou a ressumar Garfunkel.

Garfunkel bataklığı gibiyim.

Estou orgulhosa de ser o seu Garfunkel, Sr. Monk.

Senin Garfunkel'in olmaktan gurur duyuyorum Bay Monk.

Podemos ser os dois Garfunkels.

İkimiz de Garfunkel olabiliriz.

Dois Garfunkels.

Bir çift Garfunkel.

Sabem quem é o Garfunkel?

- Peki Garfunkel'in kim olduğun biliyor musun?

Isto é o Garfunkel.

Bu ise Garfunkel.

Garfunkel.

Garfunkel.

Simon e Garfunkel.

Simon Garfunkel.

O nosso submarino está a ser roubado por um cão, um bebé e pelo Art Garfunkel.

Ach! unsere Unter See Bootsen schtielen mit ein dog und baby und Art Garfunkel.

Sinto muito, Garfunkel.

Üzgünüm, Garfunkel.

Ele é Simon, e você o Garfunkel E juntos vamos fazer a doce música do tênis.

Bu Simon, Sen Garfunkel ve yaklaşık olarak yapmak üzere olduğumuz tatlı tenis müziği.

Sou uma óptima Número Dois. Sou o Garfunkel, Drew.

Ben harika 2 numarayım.

Garfunkel, trata disso.

Ama düşündüm ki, başlamadan önce bir mola mı verseydik?

Pois, sabes o que seria óptimo, Cole?

Garfunkel, hallet şunu.

A semana passada, achou que Simon e Garfunkel eram os meus advogados.

Geçen hafta "Simon ve Garfunkel" ı avukatlarım sandı.

Simon e Garfunkel lésbicas, no crusamento 61 com Park.

Lezbiyen Simon ve Garfunkel, 61. ve Park caddesinin köşesinde.

E não me importo, mas preciso que sejas o meu Micky Dolenz.

Ben Garfunkel'ım Drew. Bununla da bir sorunum yok.

- Sim, Dolenz and Garfunkel.

Grup öyleydi, değil mi?

Não podes voltar, por favor?

Evet, Dolenz ve Garfunkel. Geri dönemez misin?