English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Garrity

Garrity translate Turkish

221 parallel translation
Gil Renard, da firma Renard Garrity.
Ben Gil Renard. Renard ve Garrity Av Malzemeleri.
Eu sou Gil Renard, da firma Renard Garrity, Acessórios de Caça.
Renard ve Garrity Av Malzemeleri'nden.
"Renard Garrity". Isto não é uma firma local?
"Renard Garrity." Bu, yerel bir firma değil mi?
És um homem forte, Garrity.
Güçlü bir adamsın, Garrity.
Onde está o Garrity?
Garrity nerede?
Garrity.
Hey, Garrity.
Sean Garrity.
Garrity.
Garrity, está uma caixa ao lado da minha secretária. - Trá-la para o meu carro.
Hey, Garrity, masamın yanında bir kutu var.
Leva esse traseiro gordo para outro lado e vai ajudar o chefe. Garrity!
Yağlı Porto Rico kıçını kaldır da diğer taraftaki şefe yardım et.
Tira os dedos desse motor.
- Garrity! - Evet? Küçük parmakların çalışsın biraz, şu motora git.
Vá lá, Garrity.
Hadi, Garrity.
Então, Garrity, estou a pensar na tipa do terceiro andar, a mãe solteira?
Garrity, üçüncü kattaki piliçi düşünüyordum,
E tu, Garrity?
Sen Garrity?
Sim, mas sabes, já tenho o Franco e o Garrity e o meu cunhado.
Evet, ama biliyorsun, şimdiden Franco, Garrity ve kayınbiraderim var.
O Garrity tem uma de 20 e uns pós.
Garrity'ninki 20'den biraz uzun.
Garrity, vai buscar o Franco e vão lavar o Suburban.
- Hey. Garrity, git Franco'yu al ve aracı yıkayın.
- Estás a fazer-te a mim, Garrity?
Bana mı asılıyorsun, Garrity? Hayır.
Não é um hotel, Garrity, e também não é uma creche, Franco.
Burası bir hotel değil, Garrity, ve kesinlikle kreş de değil, Franco.
Garrity, podes deixar a tua amiga e vir connosco?
Garrity, bayan arkadaşınızı bırakıp yanımıza gelir misiniz, lütfen?
Sendo isto um quartel de bombeiros, a última coisa que queremos fazer é incendiá-lo.
Garrity, burasının bir itfaiye olduğunun, ve en son yanmasını istediğimiz yerin burası olduğunun farkındasındır umarım.
Garrity.
Garrity.
Pusemos o Garrity a engatar um transexual.
Garrity travestiye gidiyor.
Sim, mas sabes que mais? Eu não teria muitas esperanças.
Evet ama Garrity, ben olsam beklentilerimi yüksek tutmazdım.
Temos de conversar.
Bak, Garrity, konuşmamız gerek.
- Garrity! - Sim, eu sei.
Garrity!
Isto foi idéia do Garrity, não foi?
Garrity'nin fikriydi, değil mi?
Garrity, quero um mandato para ter estes armários abertos e examinados, o mais rápido possível.
Garrity, en kısa sürede bu kilitlerin açılıp araştırılmaları için yetki istiyorum. Vay...
Tu vais ao hospital falar com o Garrity.
Sen de hastanedeki Garrity'i kontrol et.
Garrity, porque não atendeste o telemóvel?
Garrity, neden cep telefonunu açmıyorsun? - Üzgünüm.
Bem, não deve ter sido mais incrível que aquela que acabei de ter com o Garrity.
Garrity ile yaptığımdan daha inanılmaz olamaz.
A máquina de remar e o tapete rolante que vos pedi?
Sana söylediğim Barfiks ve koşu bandı makineleri nerede bakalım, Garrity?
Pede os pesos.
Garrity, ağırlıkları sipariş et.
- Pára com isso.
- Bırak artık, Garrity.
Garrity, leva o novato para cima. Faz uma busca para baixo.
Garrity, çömezi al yanına, en üst kata çık, aşağıya araştırarak gel.
- Eu sou o Sean Garrity.
- Ben Sean Garrity.
Muito bem, vou mandar o Garrity dar uma boleia para casa aos dois.
O zaman Garrity ile evlerinize yollayayım.
Ok, Garrity.
Tamam Garrity.
Talvez uns dos churrasco do Garrity.
Belki de Garrty'nin mangal partilerinin birinde. Hayır.
Fomos campeões regionais, quando alunos como Joel Garrity Leon Krantzberg, e Larry Chin debatiam.
Biz bölge şampiyonuyduk Joel Garrity, Leon Krantzberg ve Larry Chin gibi öğrenciler tartışırken.
Tu és o Jason Street e eu sou a Lyla Garrity.
Sen, Jason Street'sin. Ve ben de Lyla Garrity.
Por falar em miúdas... A Lyla Garrity.
Laf becermekten açılmışken Lyla Garrity.
Dizes-lhe que a Lyla Garrity passou por cá?
Lyla Garrity'nin uğradığını söyler misiniz, lütfen?
- Queria falar comigo, Sr. Garrity?
İşte buradaymış. Benimle mi konuşmak istemiştiniz Bay Garrity?
- Que eu amo a Lyla Garrity?
- Lyla Garrity'yi sevdiğim mi?
Olá, Menina Lyla Garrity!
Merhaba, Bayan Lyla Garrity.
não gosto que o meu coordenador de ataque corteje o Buddy Garrity como num encontro romântico.
Ofansif koordinatörümün sanki çıkıyorlarmış gibi Buddy Garrity ile çene çalmasını istemiyorum.
- Olá, Menina Garrity.
Merhaba, Bayan Garrity.
- Manda o Buddy Garrity dar banho ao cão.
Seni seviyorum. - Buddy Garrity'ye söyle..... avucunu yalayabilir.
- É verdade, Sr. Street... - Que eu amo a Lyla Garrity?
Bay Street, doğru mu acaba Lyla Garrity'yi sevdiğim mi?
Garrity?
Garrity?
Garrity.
Bu akşam ne yapıyorsun, bebek?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]