Gathering translate Turkish

- A reunir pepitas.

- Gathering Nuggets.

Quando perdeste a virgindade, eu jogava Magic : The Gathering.

Yani sen bekaretini kaybettiğin zaman, ben "Magic : the Gathering" oynuyordum.

"Crescente Tempestade"?

"Gathering fırtına"?

The Gathering. Queres juntar-te?

Katılmak ister misin?

O que o traz ao Gathering Hall?

Toplantı Salonuna gelme sebebin ne?

Em "Gathering Storm", o protagonista sobe o poço do elevador para fugir do assassino checo e conseguir salvar a filha do embaixador suíço.

"Fırtına Toplanıyor" da İsviçre Büyükelçisi'nin kızını kurtarmak için Çek suikastçiyi atlatma amacıyla servis asansöründen tırmanan Derrick Storm'u yazmıştım.

No meu livro, "Gathering Storm," o antigo agente da KGB é assassinado com um veneno indetectável que lhe parou o coração.

Fırtına Toplanıyor kitabımda eski KGB ajanı belirlenemeyen ve kalbini durduran bir zehir yüzünden ölüyordu. Ya bu Mann'e de olduysa?

Então o que dizes, sexta à noite, um pouco de vinho branco, um pouco de Magic :

Cuma günü biraz beyaz şaraba ve Magic : The Gathering olayına var mısın?

The Gathering? Se tiveres a energia para lutar com os outros Planeswalkers.

Tabii ki Planeswalker'larla savaşacak doğaüstü güçlerin varsa.

- The Gathering

Toplama

Carlos desembarcou na Escócia e está a reunir o seu exército.

Charles has landed in Scotland and is gathering his army. JENNY :

Um encontro de "Magic : The Gathering".

Rüya gibi bir toplantı!

The Gathering ".

The Gathering " video oyununun turnuvası vardı.