Translate.vc / Portuguese → Turkish / Grace
Grace translate Turkish
6,076 parallel translation
Ok, Grace.
- Tamam Grace.
Olá, Grace, tenho um lugar mesmo aqui para ti.
Merhaba Grace, gel sana yer ayırdım.
Com a Grace Hopper?
- Grace Hopper'la mı?
Podia ser a próxima Grace Hopper.
Bir sonraki Grace Hopper olabilirdin.
Ou via o "Food Network", algumas vezes por semana, ou eu e a Grace teríamos que comer comida de fora, todos os dias.
Ya haftada iki kez yemek kanalını izleyecektim ya da Grace'le her gün dışarıdan söyleyecektik.
Por falar na Grace, a que horas é que ela sai da escola?
Grace'ten konu açılmışken, okuldan ne zaman çıkıyor?
Desculpa ter tirado a Grace da escola.
Grace'i okuldan aldığım için özür dilerim.
Foi quando tivemos que nos sentar e falar com a Grace.
Bunu oturup Grace'e anlattığımız gündü.
E ela, sabes, ela... Ela tentou não chorar.
Grace ağlamamak için kendini zor tuttu.
Mas oiça-me, Grace Abigail Mills.
Ama dinle beni, Grace Abigail Mills.
Este diário pertenceu ao meu ancestral, Grace Dixon.
Bu günlük Grace Dixon adındaki atalarımızdan birine aitmiş.
Mna. Grace Dixon.
Bayan Grace Dixon.
A minha mãe acredita que Grace Dixon escondeu pistas no seu diário.
Annem, Grace Dixon'un, günlüğüne bazı ipuçları yerleştirdiğine inanıyordu.
Não é você. O código da Grace.
- Sen değil, Grace'in yazdığı kod.
É o apelido da Grace.
Grace'in soyadı.
A Grace queimada viva, a Mamã induzida ao suicídio.
Grace canlı canlı yandı, Annem intihara zorlandı.
A graça é a essência da tragédia.
Facianın merkezinde Grace var.
Grace Seitzman. O que está a acontecer, Grace?
Neler oluyor Grace?
Está bem. Está de quantos meses, Grace?
Ne kadarlık hamilesin Grace?
Respire tranquilamente, Grace.
Benim için bunu içine çek Grace.
- Não, acho que não.
Yapabileceğimi sanmıyorum. Grace!
Grace, vai ter que tentar.
Denemek zorundasın.
Vamos ter de ver se o bebé está a nascer, está bem, Grace?
Bebeğin yakın olup olmadığına bakmamız gerek. Tamam mı Grace? Grace.
Grace, precisamos que se sente e relaxe, está bem?
Bizim için oturmanı ve gevşemeni istiyoruz. Anlaşıldı mı?
O bebé está a nascer, Grace.
Bebek geliyor Grace.
Grace, vamos deitá-la.
Grace seni yatıracağız.
Tem razão, Grace.
Haklısın Grace.
Está bem, Grace, o ombro está um pouco preso logo acima do osso pélvico.
Tamam Grace. Bebeğin omzu biraz leğen kemiğinin üstünde sıkışmış.
Graça, agarre a sua perna.
Grace bacağını tut.
Também nos ajudou a salvar a Grace.
Ama ayrıca Grace'i kurtarmamıza yardım etti.
Grace?
Grace?
Acredito que a Grace apenas deverá chegar da escola daqui a, pelo menos, a meia hora.
Sanırım Grace yarım saat kadar daha okulda olacak.
Amber, esta é,... esta é a minha filha Grace.
Amber, bu da... Kızım Grace.
Agora, sabes, bem, a Gracie nunca se irá esquecer.
Artık Grace bunu asla unutmayacak.
Ouve... a última coisa que preciso é que a Grace se sinta ligada a outra mulher.
Grace'in bir başka kadına bağlanması isteyeceğim en son şey.
Talvez devesses considerar, que isto é menos sobre proteger a Gracie, e mais sobre protegeres-te a ti próprio.
Tamam. Belki olay Grace'den çok kendini korumakla alakalıdır.
A Grace sai da escola daqui a pouco, e... e a Rachel está para fora.
Dinle... Grace birazdan okuldan çıkacak ve Rachel şehir dışında.
A única felicidade duradoura que alguma vez senti na minha vida, até agora, foi a Grace.
Hayatımdaki sürdürebilir tek mutluluk şimdilik Grace.
Grace, há uma coisa que tens de saber sobre mim.
Grace, hakkımda bilmen gereken şeyler var.
Tragam-me Grace Hendricks.
Bana Grace Hendricks'i getirin.
Lionel, apresento-lhe a Grace.
- Lionel, Grace'le tanış.
Grace R. Hendricks, Bacharel pela Escola de Design de Rhode Island, com mestrado em Yale.
Grace R. Hendricks. Rhode Island Sanat Okulu, Yale'de master.
O nome dela é Grace.
- Adı Grace.
Precisas de me ajudar, Grace.
Yardım et bana Grace.
As anotações da Grace, aqui.
Grace'in notları.
- Grace.
Grace Seitzman.
Aguente, Grace.
Dayan Grace.
Muito bem.
Tamam Grace.
Grace, tente novamente.
Tekrar ıkın.
Mais uma vez, Grace.
Bir kez daha Grace.
Grace.
Grace.