Grassy translate Turkish

"São grisalhos ou verdes como ervas"

They're either too gray or too grassy green

Mas os dois observadores que afastaram o Kennedy do Grassy Knoll eram.

Ama iki dikizci Kennedy'i Grassy Knoll'den uzak tuttu.

Pensei que tinha a ver com aquele caso mas naquela epoca ainda não tinha nascido.

O zamanlar henüz doğmamış olduğunu öğrenene kadar... Grassy Knoll olayının arkasındakinin de o olduğunu sanıyorduk.

Ele vive em Grassy Mountain.

Grassy Mountain'da oturuyor.

Ninguém estava na "Grassy Knoll", nem alienígenas na Área 51, e a CIA não matou o Nicolai Zalesky nem o seu amigo.

Çimli tepecikte kimse yoktu,... 51. bölgede uzaylı yok,... ve CIA, Nicolai Zalesky'yi öldürtmedi ya da sizin arkadaşınızı. Daniel?

- Relvado?

- Grassy Knoll?