Gre translate Turkish

Gre...

Bunu gördün mü?

Hans e Gre...

Hans ve Gre...

Nossas almas desonradas estão sendo levadas para Gre'thor.

Onuruna leke sürülen ruhlarımız Gre'thor'a alınıyor.

E como punição, fui condenado transportar as almas dos desonrados de Gre'thor.

Ve ceza olarak, onursuz ruhları Gre'thor'a götürmeye mahkum edildim.

Kot'mah soh Gre'thor!

kot'mah soH Gre'thor! Qapla.

Eu descobri porque minha mãe está a caminho de Gre'thor.

Annemin Gre'thor'a neden gittiğini buldum.

Se eu puder aceitar a responsabilidade pela desonra dela, antes que ela atravesse os Portões de Gre'thor...

Gre'thor kapısından geçmeden önce annemi bir kurtarma şansım var.

Sus'a g gre'thor qay.

suS'ag Gre'thor qay.

Se você tivesse entendido isto não estaríamos a caminho de Gre'thor.

Eğer anlamış olsaydın, ben Gre'thor yolunda olmayacaktım.

Não pretendo estar neste barco quando ele for para Gre'thor.

Bu gemi Gre'thor'a vardığı zaman burda olmaya niyetim yok.

Quando alcançarmos os portões de Gre'thor e você estiver dentro dos portões, eu a libertarei.

Öce Gre'thor'a varalım, ve kapıların içindesin, onu serbest bırakacağım.

Bem-vindo a Gre'thor.

Gre'thor'a hoşgeldin.

Isto não é Gre'thor.

Burası Gre'thor değil.

B'Elanna está sendo conduzida a Gre'thor.

B'Elanna'nın günahları bizi Gre'thor'a götürdü.

Ti gre.

Tigg... er.

Grenville, o líder sob as ordens de Jorge III...

George`un emrindeki Greınville...

Se formos tratados é gre então o que fazemos e estamos apenas.

Eğer bize kötü davranırlarsa biz de onlara öyle davranacağız.

- Qual é o gre a ela?

- Ağzımın nesi var?

I º gre-lo.

Hatalıydım.

Eu acho que tem gre apartamento.

Sanırım yanlış daireye geldim.

Então o pret ¡ nho Sambo oferece o seu casaco ao t ¡ gre em troca da sua v ¡ da.

Sambo da hayatını kurtarmak için, kaplana ceketini vermeyi teklif eder.

E depo ¡ s aparece outro t ¡ gre, e por aí ad ¡ ante até os t ¡ gres lhe terem t ¡ rado a roupa toda.

Sonra bir kaplan daha çıkar, sonra bir daha ve sonunda tüm giysilerini alırlar.

Todos os tigres usavam a roupa dele, e d ¡ scut ¡ am qual deles ser ¡ a o t ¡ gre ma ¡ s forte de todos.

Kaplanlar üzerlerinde onun giysileriyle en büyük kaplan kim, diye tartışmaya başlamışlardır.

Ando a estudar para as provas de acesso.

GRE sınavı için çalışıyorum.

Como... como vai o Greg?

Gre... Greg nasıl?

- Entender que o que eu fiz e foi gre.

- Bak, yanlış yaptığımın farkındayım.

Tomei por 10 horas, foi gre em um beþie e ealã.

O gün sarhoştuk ve içiyorduk, bu bir hataydı.

Aquele que ce-le-brar diz à con-gre-gação :

Rahip cemaate şöyle buyurur :

Este é gre - [Barulho]

Bu harika.

A Nell tem a tua transferência de faculdade, a tua tese sénior e os resultados GRE.

Nell senin transkriptini, tezini ve mezuniyet dereceni hazırladı.

Vamos preparar-te para o teste do GRE.

Seni şu Eğitim Bürosu Sınavı'na hazırlayalım.

O teste do GRE é o exame estatal no qual tens de passar hoje.

Eğitim Bürosu Sınavı. Bugün geçmen gereken devlet sınavı.

Sim, do GRE.

Evet, EB sınavı.

Só temos mais um período de estudo antes dos testes do GRE, por isso...

Sınavdan önce bir tekrar daha yapacağız, yani...

Green!

Green! Gre...