Translate.vc / Portuguese → Turkish / Gremlin
Gremlin translate Turkish
93 parallel translation
Está um duende autêntico na cabine!
Direksiyonda gerçek bir gremlin var!
São duendes, Kate.
Onlar gremlin, Kate.
Pode haver um gremlin em sua casa.
Evinizde bir gremlin olabilir.
Apanhei um gremlin mas fugiu.
Toz tavşanı kaçmış işte!
Um gremlin gigante?
Büyük toz tavşanı mısın?
São Gremlins.
Onlar Gremlin.
- Eu vou estar atenta ao seu Gremlin.
- Gremline ben bakarım.
Tenente Gremlin, desta vez apanhei-te.
Pekâlâ, Teğmen Gremlin. Bu sefer defterini düreceğim.
O meu Gremlin fez outra chamada e desta vez rastrei-o.
Gremlin bir arama daha yaptı ve bu sefer izledim.
Mas, para mim, continua a ser o estupor irresponsável que trancou a tua mãe e lhe roubou o Gremlin.
Fakat benim için o, hala anneni hapsedip Gremlin'ini çalmış sorumsuz bir sürüngen.
A minha mãe matou-se e o meu pai fugiu e vivia num carro com um tipo chamado Sandy que falava com a mão.
Evet Annem intihar etti Ve babam kaçıp gitti. Gremlin'de kendi eliyle konuşan bir adamla yaşıyordum.
Era um Gremlin.
Gremlin'di.
Um gremlin está a destruir o avião.
Canavarın biri uçağı yok ediyor!
Já pensava que tínhamos um diabrete sob o revestimento do convés.
Kaplamanın altında bir Gremlin olduğundan şüphelenmeye başlamıştım.
Curtimos no meu Gremlin no parque de estacionamento.
Otoparkta arabamda öpüştük.
Quantos tipos conheces que fazem coleção de orelhas de gremlin?
Yani, stok cin kulakları bu kaç adamlar biliyor musunuz?
- Um Gremlin.
- Gremlin.
Ou há uma infestação de gremlins nesta casa, ou os dedos orbitantes do Wyatt roubaram-me as minhas joias.
Tamam ya bu evde bir gremlin partisi var, Ya da Wyatt'ın beliren-parmakları benim mücevherlerime gidiyor.
- De acordo com o Livro, as pestes são umas criaturas tipo os gremlins mas muito piores.
- "Kitap" a göre. impler, gremlin'e benzeyen yaratıklar ama daha azgınlar.
Um Gremlin?
- Gremlin?
Anda cá, seu ladrãozeco.
Git buradan, seni yamuk gremlin!
Eu nunca estive em tua casa e já fizeste um jantar para o McGee e para aquele gremlin da autópsia.
Ben daha evine gelmedim ama McGee'ye ve otopsi cinine yemek mi yaptın?
E os outros edifícios em Savannah... são assombrados por um fantasma doido, ou bruxa, ou demónio, ou outra coisa, não sei.
Savannah'daki binaların geri kalanını sorarsan, hepsine ya bir hayalet dadanmış ya bir cadı ya da bir gremlin veya onun gibi bir şey. Bilemiyorum
Achas que há lá algum gremlin... do filme dos "Gremlins"?
Gremlinler filmindeki gremlinlerden de var mıdır orada dersin?
É como convidar Gremlins para uma festa na piscina.
Havuz partisine gremlin çağırmak gibi bir şey.
Gremlin!
Gremlin!
Entra no Gremlin, Jimmy, antes que o Pé Grande chame a Polícia.
Koca ayak polis çağırmadan atla arabaya, Jimmy.
Safa, parece um Gremlin.
Tanrım, gremlin gibi.
Sua gremlin tola!
Ahmak gremlin!
Também veria um programa sobre o Fonzie e um Gremlin.
Fonzie ve Gremlin'lerle ilgili bir şovu da izlerdim ben.
O Fonzie não pode olhar por um Gremlin. É fixe de mais.
Fonzie bir Gremlin'e bakamaz çünkü havalı olmakla çok meşgul.
Ela parece um Gremlin.
Aynı Gremlin gibi.
Ei, Gremlin, está na hora de ir.
- Hey Gremlin, gitme vakti.
Roubou um Gremlin?
Bu hurdayı mı çaldın?
Sabes, o Gizmo? São criaturas peludas que se transformam em Gremlins se não forem bem alimentadas.
Hani şu doğru beslemediğin takdirde Gremlin'e dönüşen küçük tüylü yaratıklardan.
Isso não se parece com lingerie de gremlin.
Bu bir Gremlin külodundan çok uzakta bir şey.
Gremlin da autópsia.
Otopsi Gremlin'i! - Evet?
Estou tão chocado quanto você, chefe. Foi Ziva que chamou o Gremlin.
Biliyorum patron, ben de senin gibi şok oldum ama Ziva Gremlin'i buraya davet etmiş.
Autópsia Gremlin? Desapareça.
Otopsi Gremlin'i kaybol.
Hei! Um Gremlin e um Pacer!
Bir Gremlin ve bir Pacer!
Como os Gremlins e os Pacers com que nos deparámos na festa e na corrida e no aeroporto.
Tıpkı hava alanında kapıştığımız Gremlin'ler ve Pacer'lar gibi.
Gremlin, Pacer, Hugo, Trunkov, nunca se juntam, mas vão ter uma reunião secreta daqui a dois dias.
Gremlin, Pacer, Hugo ve Trunkov asla bir araya gelmezler ama iki gündür gizliden gizliye bir araya geliyorlar.
Gremlins.
Gremlin'ler.
Victor Hugo, sou J Curby Gremlin.
Victor Hugo, Ben J Curby Gremlin.
Mais daqueles pequenos demónios nojentos.
Yine o Gremlin'lerden.
- E uma boa pista, Gremlin.
- İyi fark ettin Gremlin.
O que é que o Gremlin da autópsia está a tramar?
Otopsi Cini ne yaptı?
Pensei que eras um gremlin!
Seni gremlin sandım.
Se a Erika não testasse o seu gremlin repara-problemas naquele preciso momento, podem ter descoberto algo.
Eğer o anda Erika tamir programını test ediyor olmasaydı önemli bir yerlere ulaşabilirlerdi.
Gremlin!
Uçak cini!
Mais do que o meu Gremlin.
Benimkinden daha iyisini.