Groupies translate Turkish

Somos as tuas fãs.

Biz senin "groupies" leriniz.

Não. Nós eramos... "groupies."

Biz... kapatmaydık.

Vocês eram "groupies?" tu eras uma "groupie?"

Siz kapatmaydınız ha?

Da Groupies "R" Us?

Groupies "R" Us'tan mı?

Agora, passem pelos groupies e estamos safos.

Şimdi, hayranları geçin ve kendinizi savunun.

Você é uma fã?

Onların groupies biri?

O grande debate sobre este tema é que as groupies são objectos do sexo fraco...

Asıl sorun bu kızların bir seks objesi olarak kullanıldığının düşünülmesi.

As groupies dormem com todos para chegarem ao Mick Jagger.

Kurtlar, büyük başa ulaşmak için tek kurban seçerler.

Groupies de mercearia.

Market hayranları.

As primeiras groupies.

İlk grupçular.

As'Groupies'é que me escolhiam, na maioria das vezes.

Genelde beni seçen bayan hayranlar.

Não quero parecer um homem atrevido Mas já fiz com groupies na minha carrinha de tour

Övünmek gibi olmasın minibüste bolca grup yaptım.

Um bacanal longo de rock'n'roll em que a música não acaba, as groupies não envelhecem e o pénis não encolhe nem cai com uma doença venérea qualquer.

Müziğin hiç susmadığı, groupielerin hiç yaşlanmadığı, sikinin hiç buruşmadığı ve belirsiz bir zührevi hastalıktan bozulmadığı uzun bir rock'n'roll içki âlemi.

Podias ser a rainha das groupies, a rainha das Chupa Sorrow.

Grubun kraliçesi sen olursun, Sorrow Yakakaları'nın Kraliçesi.

- - Talvez eles tomaram algumas groupies voltar Para o hotel ou coisa parecida.

- Belki de otele küçük bir grup falan alarak dönmüşlerdir.

Aquelas miúdas, "groupies", sexuais, ou que raio são, já pensam que ele é um Deus.

O seks düşkünü hayran kızlar ya da ne haltsalar, tanrı olduğuna zaten inanıyor.

As groupies seguem-vos e mostram-vos as mamocas?

Hayranlarınız peşinizden geliyorlar mı? Memoşlarını size gösteriyorlar mı?

Eles ensinaram-me que os capuzes não são só para as pessoas de côr, e que as mamocas das groupies são porreiras.

Onlar bana kapüşonu sadece siyah suçluların giymediğini ve hayranlarının memoşlarının çok güzel olduğunu öğrettiler.

Temos "groupies".

Hayranlarımız var.

Éramos as vozes do coro, "groupies"...

Yedek şarkıcılar, grup elemanlarıydık.

Ao fim de um tempo, havia mais "groupies", mas não me importei.

Bir süre sonra yeni elemanlar geldi ama hiç takmadım.

Mas sabes o que é que os groupies fazem pelas suas estrelas do rock?

Grupieler, rock star'ları için ne yaparlar bilir misin?

Éramos groupies?

Biz groupie miydik?

Ok, nós eramos groupies.

Tamam öyleydik.

Banheiras fumegantes, clubes de striptease e groupies depois de cada jogo!

Jakuziler, striptizciler... Her maçtan sonra alem yapabilirsin.

Tenho certeza que precisas de muitas para tofas essas mães solteiras e "groupies".

Eminim, genç anneler ve hayranların için her türlüsünden eve ihtiyacın olacaktır.

Não, as mães solteiras moram em condomínios, tipicamente, e as "groupies" gostam mais da estrada.

Genç annelerin kendilerine göre daireleri var hayranlar da genelde yolda oluyor.

Amigos... acho que ela não tem amigos, além dos groupies.

Hiç arkadaşı olduğunu sanmıyorum. Hayranları dışında tabi.

Por muito dementes que sejam, os "groupies" do Joe Carroll são, muito para lá de engenhosos.

Çılgın oldukları kadar, Joe Carroll'un grupları beceriklinin de ötesindeler.

Estrelas do rock, drogas e groupies. Falamos de uma combinação letal.

Rock yıldızları, uyuşturucu ve hayran kızlar.

A sério? Pensei que era você que contratava todas as groupies.

Tüm hayranları sizin tuttuğunuzu sanıyordum.

Ele tem groupies.

Hayranları var.

Conhecemos a Joan sendo basicamente groupies dela... ao irmos a todos os concertos das Runaways e... entrando à socapa nos bastidores...

Joan'la tanışabilmemizin sebebi hayranları olmamızdı. The Runaways'in bütün konserlerine gidiyor, gizlice kulise giriyorduk.

Não há "groupies" na estrada para aliviar o stress?

Yolda stres atman için hiç hayran kız yok muydu?

Sabes como os groupies fazem para as estrelas do rock não ficarem sós?

Hayran kızlar rock yıldızlarının yalnız hissetmemesi için ne yapar biliyor musun?

Por que um vampiro secular com um monte de groupies bruxa ser tão desesperada para encontrar nada de coleta de poeira na impound Midlothian County?

Neden yüz yıldan yaşlı bir vampir birkaç cadı grubuyla birlikte Midlothian şehir haciz mallarında toz toplayan bir şeyi bulmak istesin ki?

E, então, tornámo-nos groupies dele.

Sonra onunla gezmeye başladık.

Aquelas groupies estão mesmo à mão de semear.

Bu hayranlar her şeye razılar değil mi?

Groupies.... Sempre tão desesperadas.

Hayranlar her zaman çok hevesli oluyorlar.

Festas na suite, room service sem parar, jacuzzis de champanhe, groupies atreladas ao autocarro.

Merhaba.

É por isso que nós chamamo-lo de "o íman dos Groupies".

Bu yüzden de ona kız mıknatısı diyoruz.