English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Gt

Gt translate Turkish

161 parallel translation
O Ferrari 250 GT de 1961 da Califórnia.
1961 Ferrari 250 GT Kaliforniya.
Tenho o GT do irmão do Frankie.
Frankie'nin kardeşinin GT'sini aldım.
Sede da MI.
GT Timi ana bilgisayarı.
- Uau! Shelby GT-500 1 967.
- 1967 Shelby GT 500?
O Shelby Mustang GT-500, de 67.
67 Shelby Mustang GT 500.
O GT-500?
- GT 500. - Evet.
- Sabem qual é o GT-500?
- GT-500?
Reparei que este é um GT e o folheto diz que há um modelo GTS.
Bu sanırım GT ve broşürde GTS diye bir model daha olduğu yazıyor.
Qual é a diferença entre o GT e o GTS?
GT ve GTS arasındaki fark nedir?
Oh, queridinha. Dás-me um GT, e talvez uma queca?
Bebek, bir cin-tonik, bir de seni yatağa alabilir miyim?
É um dos comandantes encarregados da sala de controlo.
GT kontrol odasının sorumlusudur, en iyi kumandanlarımızdan biridir.
Já usou um fato à prova de gases?
Hiç GT giysisi giydiniz mi?
SALA DE CONTROLO, SCOTLAND YARD
GT KONTROL ODASI, SCOTLAND YARD
Não sabemos a gravidade da situação, portanto, têm de usar fatos protectores.
Durumun ne olduğu bilmiyoruz. Memurlar GT giysilerini giymeliler.
Tem Drag Muggie Teeth?
Dragon Ball GT var mı peki?
Acho que já bebeu demasiados GT's.
Ama bence de fazla ileri gittin.
Aposto que ele pensou que não era gt " rande coisa.
Sanırım o bunu hafife aldı. Hata yaptı.
O GT 500.
GT 500.
O GT 500 era um Shelby.
GT 500 bir Shelby'di.
O Ronny contraria-te com o Bel Air, o que faz o pai dizer GT 500.
Ronny Bel Air'e karşı çıkar, baban da bu yüzden GT500 der.
i gt ; Eu tenho que ir trabalhar.
İşe gitmem gerek.
Oi, mãe. Você sabe, quando eu falei sobre dar algo em troca? i gt ;
Anne, hani karşılık olarak bir şey vereceğimi söylemiştim ya.
Agora você sabe que miam-miam é "Mistura de Miado"... i gt ;
Lütfen gönder. Artık kedi miyavlayınca ne istediğini biliyorsun.
Eu deixei de vadiar, é necessário que você vote em mim! i gt ; por favor.
Ben artık dalga geçmeyeceğim Bana oy verin lütfen!
i gt ; tudo que que você ouviu falar de meu caso, lt ; / i - i gt ;
Hakkımda duyduğunuz her şey yalan!
Oi para todo querido... Os professores e él... él... i gt ;
Tünaydın öğretmenlerim ve öğ...
É bem, menos mim só... i gt ;
Peki, ama ben sadece...
i gt ; Então...
Eee...
i gt ; Assim Botox leva, aplique a mim nesses pés e defronta e eu reafirmei meu queixo e abdômen.
Ayaklarıma ve alnıma botoks yaptırdım, yanaklarımı gerdirdim ve karnımdan yağ aldırdım.
i gt ; - E talvez não dá à luz aqui.
- ve durmaya da niyetim yok.
i gt ; E eu acredito que ele estes que dão lições de golfe para a mãe deles / delas.
Ve sanırım annesine golf dersleri veriyorsun.
i gt ; E Barulhento o marido de Sheila tem assistente novo.
Ve Sheila'nın kocası Randy yeni bir asistan bulmuş.
i gt ; A menina usa calças curtas ao escritório.
Ofise yarıçıplak geliyormuş.
i gt ; Atenção, compradores de Ajudante Afortunado : lt ; / i i gt ;
Dikkat, Lucky Aide müşterileri :
i gt ; Paula, eu não posso continuar com isto.
Paula, bu şekilde devam edemeyeceğim.
Eu Vou fazer bem as coisas, lt ; / i i gt ; e lhe fazer minha esposa.
Doğru şeyi yapacağım, ve seninle evleneceğim.
i gt ; Eu comprei há pouco um anel de compromisso de 11.500 dólares que eu espero que você aceita.
11,500 $ değerinde bir yüzük aldım, tabi kabul edersen.
i gt ; Seguramente, não será fácil para nós, mas a trajetória do verdadeiro amor nunca é isto.
Tabi ki her şey kolay olmayacak, ama aşkla gidilen bu yolda engelleri aşacağız.
i gt ; nós moveremos com sua avó e nós nos levaremos junto custo dela.
Büyükannemin yanına taşınabiliriz, ve ona birlikte bakarız.
i gt ; eles não preocupam. Bata em uma faixa sangrenta antes de partir.
Evden çıkmadan önce onların üzerine kanlı yara bandı yapıştırdım.
Não você belisca, você não bate, não morde, lt ; / i i gt ; você não cuspe, você não tira seu olho, você não vomita intencionalmente em outros bebês!
Mıncıklamak, sallamak, ısırmak yok, tükürmek, göze birşey sokmak, her önüne gelni yutmak da yok!
i gt ;
hayır!
i gt ; por favor, lt ; / i É a única coisa dentro ele / ela se casa que pertence a mamãe!
Lütfen, o annenin bu evde sahip olduğu tek şey!
Shoby GT-500, 1967.
- 1967 Shelby GT 500.
O Shelby Mustang GT-500 " 67.
'67 Shelby Mustang GT-500.
i gt ;
- Evet.
i gt ; estes são os amigos de Kyle.
Onlar Kyle'nin arkadaşları.
i gt ;
- Merhaba Reese.
Eu o saqueei, pequeno... i gt ;
Jamie annemizi öldürmek istiyor, ve bunu sadece biz halledebiliriz. Bana bunun adil olduğunu söyleyebilir misin?
i gt ; Eu mato aranhas, lt ; / i
Bense örümcekleri öldürürüm, boylarını ölçerim ve arabada yemeleri için abur cubur alırım.
i gt ; Lois!
Oğlunun benim müdürümün "Laura Mars'ın gözleri" ne ne yaptığını bilmek ister misin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]