English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Guero

Guero translate Turkish

76 parallel translation
Ei, Olha-te ao espelho, guero.
Hey, aynaya bir bak, güero.
Tirem-no, guero! Deixa-o!
Hayır!
Sabes falar espanhol, guero.
İspanyolca konuşuyorsun, güero.
Tens muito que aprender do que é ser Chicano, guero.
Chicano olmayı öğrenmen lazım, güero.
Respeito é tudo, guero.
Saygı her şeydir, güero.
Amanhã é o teu dia, guero.
Yarın senin günün, güero.
Este é o teu batismo, guero.
Bu senin vaftizin, güero.
Ei, guero.
Hey, güero.
Vai mudar um pneu, guero.
- Hey, git lastik değiştir, güero.
Fecha-me essa matraca, guero!
Kapa s.ktiğiminin çeneni, güero. Burada La Onda'yı temsil ediyorum.
E aquele guero ali em cima, a odiar a sua pele pele branca?
Ve şuradaki güero, kendi s.ktiği beyaz teninden nefret etmiyor mu?
Parabéns, guero.
Kutlarım güero.
Ouvi falar de ti, sou o Guero.
Adını duydum, Seyrek Saç.
Margaritas e comida mexicana no Guero's.
Guero'nun yerinde margarita ve Meksika yemeği.
Por isso, margaritas e comida mexicana no Guero's. Tocar baixo com o Chris e o Jesse, dizer-lhes sobre mais tarde, e certificar-se de que venham.
Öyleyse Guero'nun yerinde margarita ve Meksika yemeği Chris ve Jesse ile takılma, sonrasını da anlatın ve geleceklerinden emin olun.
Este é o teu último cartaz antes do Guero's.
Guero'nun yerine varmadan önceki son panon!
- Vi-o lá fora no Guero's.
- Guero'nun yerinin dışında görmüştüm.
E eu também te vi fora do Guero's.
Ben de seni orada gördüm.
É lá que este guero merdoso apanha o bronzeado falso.
Lanet sarışın orada bronzlaşıyor.
Nós não fazemos ideia, "guero".
Neredeler bilmiyoruz.
- Guero.
- Sarışın.
- Ligas muitas vezes, branquela.
Çok fazla arıyorsun, Guero.
Um grandalhão daquele devia saber proteger-se numa luta.
Onun gibi kocaman bir Guero kendini koruyabilmeli.
Abre a porta.
Guero! Aç kapıyı!
Isto é o que acontece quando se deixa que um pinche guero loco e um saco de ração de merda dirijam uma operação.
Bir puştun ve sikik bir yem torbasının operasyonu yürütmesine izin verdiğin zaman bu olur.
Chamava-se Güero.
Adı Guero'ydu.
Meu Deus, Güero.
Tanrım! Guero!
Güero, o primo dele Chino, e a Brenda.
Guero, kuzeni Chino ve Brenda.
Os homens que conhecia tratavam-me como merda, mas o Güero... Sentia, que ele via-me, protegia-me.
Eskiden tanıdığım bir adam bana bok gibi davranmıştı ama Guero sanki beni anladı, beni korudu.
e pensam em drogas e armas, mas para mim, estar com o Güero foi a primeira vez que senti-me ligada a alguém. No nosso primeiro natal,
Ama benim için Guero'yla birlikte olmak ilk defa biriyle bağlantı kurmak demekti.
O Güero levou-me para conhecer o padrinho dele, Don Epifanio, o líder do cartel.
İlk Noelimizde Guero beni vaftiz babası kartelin başı Don Epifanio'yla tanıştırmaya götürdü.
O Don Epifanio e o Batman estão a perguntar por ti, Güero.
Don Epifanio ve Batman seni soruyordu, Guero.
Ouvi coisas muitas boas sobre ti, do Güero.
Guero'dan hakkında pek çok iyi şey duydum.
O Güero subiu rapidamente de rank dentro do cartel.
Guero kartel içinde hızlıca yükseldi.
O Güero está morto.
Guero öldü.
Podem vir atrás do Chino.
Guero'yu öldürdüler.
Agora sim, estamos a falar. Então, diz-me há quanto tempo, exactamente, tu e o Güero estão a vender a vossa própria coca às custas do chefe?
Ee söylesene, ne kadar zamandır Guero'yla patronun arkasından kendi kokaininizi satıyorsunuz?
O Güero disse-me que podíamos ir ter com ele se acontecesse alguma coisa, está bem?
Guero bir şey olursa ona gitmemiz gerektiğini söylemişti, tamam mı?
Quando estava com o Güero, Pensei que finalmente tinha saído do frio.
Guero'ylayken en sonunda öleceğimi düşünürdüm.
Ela está a perguntar pelo Güero.
Guero'yu soruyor.
Güero.
Ay, Guero. Ay, ay, ay.
Güero, Güero, Güero.
Guero, Guero, Guero.
- O Güero era um de nós.
Guero bizden biriydi.
Não, apenas o trouxe como o Güero disse para fazer.
Hayır, tıpkı Guero'nun söylediği gibi onu sana getirdim.
O Güero disse que ia ajudar-me.
Guero bana yardım edeceğini söylemişti.
Era a namorada do Güero.
Guero'nun kız arkadaşıydım.
Nós vimo-los matar o Chino.
Guero'yu da öldürdüler ve sen o sürtük için çalışıyorsun?
Eles mataram o Guero, e estás a trabalhar para essa puta?
Epifanio öldürdü, Camila değil.
O Guero está morto.
Guero öldü.
Só lha trouxe como o Guero disse para fazer.
Hayır, tıpkı Guero'nun söylediği gibi onu sana getirdim.
Era a namorada do Guero.
Guero'nın kız arkadaşıydı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]