English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Gula

Gula translate Turkish

96 parallel translation
Gula não costuma misturar com as minhas ocupações usuais.
Gluttony genellikle benim gündelik işlerime karışmaz.
Tal como tentaria compreender a gula do Dr. Johnson de Quincy pelo seu uso das drogas, e Baudelaire pela sua promiscuidade neurótica.
Tıpkı Dr. Johnson'ı açgözlülüğü için anlamaya çalışacağım gibi. De Quincy'yi uyuşturucu kullandığı için ve Baudelaire'i önüne gelenle ilişkiye girdiği için.
Este sueco, de quatro shillings... chamado "Da Gula Fyraskillingen"... foi impresso em 1854.
Bu, en Gula Fyraskillingen adı verilen bir İsveç dört şilini. 1854'te basılmış.
E também a gula e a luxúria.
- Açgözlülük ve şehvet.
Preguiça, avareza, gula.
Tembel, açgözlü, obur...
Willie, a gula é um dos 7 pecados capitais.
Willie, açgözlülük 7 ağır cüceden biridir.
Tentação... desejo, instinto animal... gula, pecado.
Biz ilgi satıyoruz. İstek. Hayvansal içgüdüler.
A cidade do desejo, da gula e do excesso.
Şehvet, açgözlülük ve aşırılık şehri.
Estes são os métodos dos ingleses e dos comerciantes franceses e dos seus senhores na Europa infectados com a doença da gula. O coração de Magua está confuso.
İngiliz ve Fransız tacirlerin usülleri bu ve Avrupa'daki efendilerinin hırs ve tamahkârlıktan gözleri dönmüş.
GULA
OBURLUK
Gula Avareza Preguiça, Ira Orgulho, Luxúria E Inveja.
Oburluk... açgözlülük... tembellik, öfke... kibir, şehvet... ve kıskançlık.
Só que lá, vem o orgulho em primeiro e não a gula.
Fakat orada kibir en tepedeydi. Oburluk değil.
1-Gula 2-Avareza 3-Preguiça 4-Inveja 5 - Ira 6-Orgulho 7-Luxúria
Oburluk Açgözlülük Tembellik Kıskançlık Öfke Kibir Şehvet
Gula, sim.
Oburluk, tabii ki.
Foi da gula.
Açgözlülük yaptım.
O importante é a maneira como os mata. Mata um pela gula, ganância... sensual, feio, dorminhoco dengoso e tímido.
Katil, kurbanlarını oburluklarıyla, açgözlülükleriyle, şehvetleriyle çirkinlikleriyle, uykuculuklarıyla, müptelalıklarıyla ve utangaçlıklarıyla öldürüyor.
Quer dizer, existe ganância, gula, preguiça, raiva, vaidade, inveja.
Yani, açgözlülük, oburluk tembellik, öfke, kibirlik, kıskançlık da var.
Luxúria, idolatria, feitiçaria, gula e embriaguez.
Ahlaksızlık, putperestlik, büyü oburluk ve sarhoşluk.
É gula.
Sebebi açgözlülük.
Abençoada sejas e a tua gula.
Yaşasın oburluk!
- Sabia que tinhas vícios, filho mas não sabia que a gula era um deles.
- Kötü alışkanlıkların olduğunu biliyordum ama obur olduğunu bilmiyordum.
- A gula.
- Açgözlülük.
- Sim, a gula.
- Evet. Açgözlülük.
Temos o orgulho, a ira, a inveja e a gula.
Gururluyuz, öfkeliyiz, kıskancız ve oburuz.
Luxúria, ódio, gula, cobiça, avareza, soberba, merda da grossa!
Gerçekten de cennet boku yüzünden burdayız.
Você conseguiu o tamanho XXL do menu combinação de dois pecados mortais : Gula e ganância.
Biliyormusun sen iki ölümcül özelliği birleştirdin : hırs ve oburluk.
A gula, também.
Oburluk da öyle.
Gula, vaidade.
Obur, Süslü.
Gula, orgulho, luxúria.
Açgözlülük, gurur, şehvet.
Moca de cabeça equilibrada, com risos e gula.
İyi kafa yapar, uçurur, kıkırdatır, acıktırır.
O delicioso sabor acabou de impulsionar a minha gula.
Bu sufle tat alma duyumu boş bir otoparka götürüp oracıkta temizledi.
A grande tradição Americana de gula sancionada.
Amerika'da teşvik edilen büyük oburluk geleneği.
A nossa gula em moderação.
Oburluğumuzu ılımlı olmaya.
- Gula?
- Oburluk mu?
- Gula, nem mais.
- Oburluk.
Ele foi tocado por uma gula terrível.
Ona da korkunç "Oburluk" tarafindan dokunuldu.
Estás a dar um exemplo de desperdício e de gula.
Kızına savurganlığı ve açgözlülüğü öğretiyorsun,
Qual é o teu nome, Ghola?
Adın ne senin, Gûla?
Arranja aposentos para o Ghola, Stil.
Gûla için bir yer ayarlayın, Stil.
Levas o Mentat Ghola contigo.
Gûla mentat'ı da yanına al.
Tens medo de te lembrares de quem tu eras. Nenhum Ghola foi alguma vez restaurado à sua forma original, criança.
Hiçbir Gûla eski benliğiyle oluşturulamamıştır, çocuğum.
Eu sou uma criatura do deserto, Ghola.
Ben bir çöl yaratığıyım, Gûla.
Um Ghola pode recuperar o seu passado.
Bir Gûla geçmişini tekrar kazanabilir.
Ele é um Ghola.
O bir Gûla.
Qual é o seu nome, Ghola?
Adın ne senin, Gûla?
Encontre quartos e acomode o Ghola, Stil.
Gûla için bir yer ayarlayın, Stil.
Leve o Mentat Ghola com você.
Gûla mentat'ı da yanına al.
Você é uma máquina, Ghola?
Sen bir makinemisin, Gûla?
Nenhum Ghola jamais foi restaurado à forma original dele, criança.
Hiçbir Gûla eski benliğiyle oluşturulamamıştır, çocuğum.
Um Ghola pode recuperar seu passado.
Bir Gûla geçmişini tekrar kazanabilir.
Mais, seria gula.
Fazlası oburluk olur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]