Translate.vc / Portuguese → Turkish / Hindi
Hindi translate Turkish
1,693 parallel translation
Ela não sabe uma palavra de Hindi e Deus te ajude com o teu inglês vais demorar 20 anos só para começar.
Tek kelime bile Hintçe bilmiyor.. .. ve Tanır senin İngilizcene yardım etsin.. .. başlamak için 20 sene gerekecek.
Por favor insulta-me em Hindi, Estou com saudades de casa.
Lütfen beni Hint usulü lanetleyin, Evimi özlüyorum.
É improvável que tenham parado para comer e beber.
Hindi yiyip, bir şeyler içmek için durmuşa benzemiyorlar.
- Tenho um de peru com queijo.
- Peynir ve hindi var.
- O peru está pronto.
- Hindi hazır.
O recheio era bom.
Hindi böyle yenir.
Poderíamos ir, mas minha mãe morreria de medo.
Ve bir hindi gibi doğrayalım. Asla olmaz.
Quatro shots de whisky. - Sempre passas lá hoje à noite?
Dört şat Vahşi Hindi. acele yap!
Tu sabes, peru, presunto.
Bilirsin, hindi, jambon.
Completamente maluco e ensandecido... que no último minuto comerá o seu presunto...
Dilimlenmiş hindi siparişi verenleri ve siparişi son dakikada ekmek arasına çeviren siz aptallara da çok kızgın. Daha sonra akşam 8.00'de yeniden radyo başında olun.
Ah sim, você pode ter de falar em Hindi puro
Ah evet, senin sade hintçe konuşman lazım.
Tudo em hindi, certo?
Hepsi hintçe, doğru mu?
Como será o tempo em Som Sarovar? ( Ele fala em hindi casto )
Som Sarover'de hava nasıl olucak?
( Ele fala em hindi casto )
( sadece hintçe konuşuyor )
Um presente simples, espero que você va aceitar, a aceitar.. ( em Hindi casto )
Basit bir armağan, umarım ki kabul edersin kabul edersin ve.. ( sade hintce de )
Para não ficar emperrado, Hindi é uma linguagem muito amável, você está livre para usar as palavras de qualquer idioma
Delinmiş olmasın, Hintçe çok çeşitli bir dildir, kelimeleri kullanmakta özgürsün herhangi bir başka dilde.
( em Hindi casto )
( sade hintcede )
( em hindi Casto )
sade hintcede )
Sim, o... "peru vermelho está em movimento".
Evet... "kızıl hindi hareket halinde".
Quem quer peru e quem quer vaca?
Pekâlâ, kim hindi istiyor? Kim biftek?
- Eu quero peru.
— Ben hindi istiyorum. — Al bakalım tatlım.
Fui ver um cliente novo e comprei-te uma sandes de peru com centeio. - Com mostarda?
Deli'de yeni bir müşteriyle anlaştım, ve sana çavdar ekmeğine hindi pastırması getirdim.
Trabalho durante o dia todo, e quando venho para casa quero um pouco de perú fumado.
- Tüm gün kıçımı yırtıyorum eve geldiğimde birazcık tütsülü hindi istiyorum.
Tudo menos a merda do perú aqui!
Buradaki hindi dışındaki her şey!
- Chama-se peru.
- Onun adı hindi. - Hindi mi?
Preciso de mais peru!
Daha çok hindi istiyorum!
Tenho de entregar muitos perus para o Dia de Acção de Graças.
Şükran Günü'nde herkese hindi göndermem lazım.
Talvez seja este peito de tofu que cheiras. - Não, cheira-me a bife.
Belki de "tofu" dan yapılma sahte hindi göğsünün kokusudur.
- Aquele perú foi...
O hindi varya...
Olá. Sou o hindi?
Meraba, hintçe biliyor musun?
Hindi.. Sim.. Sim..
Hintçe, evet, evet, aman Allah'ım
Incrível! Encontraram canções hindi?
Harika, Hint parçaları bulmuşsun
As velhas canções de filme hindi são a minha fraqueza.. .. usado para escutar secretamente a Rádio Indiana como uma criança..
Eski Hint filmi şarkılarına bayılırım küçükken Hint radyosundan dinlerdim
Os Talibans não interditaram filmes hindi?
Taliban Hint filmlerini yasaklamıyor muydu?
A Linha de Ajuda Do Peru Bolas de Manteiga?
Hindi Yardım Hattı mı?
Está bem, vou tentar peru e maionese, sem pickles.
Tamam, denerim, hindi ve mayonez, turşusuz olcak.
Queria yakame com gordura de peru.
Hindi yağlı Yakame alabilir miyim?
- O tipo pediu gordura de peru.
- Bu herif hindi yağı söyledi.
A gordura de peru é o que faz os bêbados vomitarem o álcool que beberam e voltar a emborcar aquela merda.
Hindi yağını ayyaşlar içer, içtiklerini kusup, tekrar içmeye devam etmek için.
Por causa do peru.
Tabağındaki hindi yüzünden.
Eu acredito que o termo é "Tiro ao alvo."
- Yanılmıyorsam buna "hindi avı" derler.
A foto no nosso casamento, o peru pinha do Steve, um panfleto sobre SIDA.
Evlilik fotoğrafımız. Steve'in çam kozalağından yaptığı ilk hindi. AIDS'in son evresi hakkında bir broşür.
- Não tínhamos tempo para cozinhar um peru.
- Hindi yapacak vaktimiz yoktu.
Pode fazer uma mão de perú.
Hindi resmi çizebilirsin 5 parmağını koyup.
Como um peru de supermercado.
- Dondurulmuş hindi gibi.
Se convencer o Kaleb a não fazer Tofurky.
Eğer Kaleb'ı hindi yapmamaya ikna edebilirsen.
Poderá ser... peru?
Hindi olabilir mi?
Peru com puré.
- Hindi, patates püresi.
Estaremos aqui.
- Hindi 20 dakika sonra hazır.
Dois de peru.
Tamam, iki hindi.
Vamos conversar a sério.
Konuşalım hindi.