Hoagie translate Turkish

"Não, quem era?". "A puta que parava ali no Atomic Hoagie Shop."

"Hayır, kimdi?" "Hamburgerciye takılan bir orospu vardı ya."

Deve haver um aviso que diz : "Cautela, o Hoagie anda aí".

Suyun altında bir tabela olmalı - "Dikkat edin, Hoagie burada".

- Há quanto tempo conheces o Hoagie?

- Hoagie'yi ne kadardır tanıyorsun?

Há quanto tempo o conheces?

Hoagie'yi ne kadardır tanıyorsun?

- O Hoagie!

- Hoagie!

Talvez tenhas falhado tu, a tagarelar acerca do Hoagie.

Belki de dudaklarını Hoagie için sallarken sen saçmalamışsındır.

Hoagie!

Hoagie!

Hoagie, onde raio estás?

Hoagie hangi cehennemdesin?

- Hoagie!

- Hoagie!

Hoagie, tenta outra vez.

Hoagie, sen şunu bitirmeye çalış.

Tarde demais, Hoagie.

Hayır, artık çok geç Hoagie. Tam bize doğru geliyor.

Que temos no "Feriado Hoagie"?

Bu sandviçin içinde ne halt var?

És a pequena Marie que costumava estar no Atomic Hoagie?

Sandviççide takılan Küçük Marie?

O Simms e a Hoagie querem a SWAT.

Simms ve Hoagie özel tim desteği talep etti.

Há um sítio a meio caminho daqui até Salem.

Bir hoagie * kulübü biliyorum ve sadece ikimiz arasında kalacak bir yer.

Eu, uh, encontrei um cupão da hora da sanduíche gigante no WC dos homens.

Tuvalette Hoagie Time kuponu buldum.

Não há nada melhor como um hoagie ( sanduíche ) que um citrus gelada

Yediğim her şeyin tadı ot gibi geliyor.

Si, gracias por la hoagie.

İşte bundan bahsediyorum. Tanrım! Güle güle öldüren sancılar.

Ele quer saber onde se pode comer uma hoagie por aqui.

Fransiz usulü sandviç bulabilecegimiz bir yer var mi diye soruyor.

Uma sande hoagie.

Fransiz usulü sandviç.

Sande hoagie.

Sandviç.

- É a sandes mais famosa, com mais saída do menu da Hoagie Haven.

- Hoagie Haven'de menüde olmayan en popüler sandviç dedi.

Então viemos pelo Centro Médico Costa, falámos com um dos gerentes da Hoagie Haven, com fotografias das quatro estudantes finalistas em psicologia a viver em Cuyler Hall e perguntámos-lhe se alguma delas era cliente habitual.

Biz de Hoagie Haven'ın yöneticilerinden Costa'ya gittik. Cuyler Hall'da kalan dört kız psikoloji öğrencisinin resimlerini gösterdik. Aralarından biri sürekli gelir mi diye sorduk.

Há um bom sítio aqui perto.

Aşağı caddede mükemmel hoagie sandviçi yapan bir yer biliyorum.

O Earl sabe como fazer um mega lanche.

Earl hoagie ile yolu nasıl bulacağını biliyor.

"Fernando Mendes, Ed Mocota e betoneira."

The Foody Blues, Hoagie Carmichael ve geniş araç.

Outros chamam-me um hoagie. ( sanduíche )

Diğerleri de ekmek arası sandviç diyor.

Hoagie?

- Hoagie?

é um negoço chamado "hoagie"

Pekâlâ.