Horsey translate Turkish

28 parallel translation

Beleza. Agora o cavalinho.

Şimdi horsey.

Para mim e para a esquerda.

Şimdi bir horsey daha.

Não me parece que eu a tenha causado. Acho que o Senador Horsey...

Daha ziyade Senatör Horsey'in.

Remington e "cavalinho", sentem-se e prestem atenção.

Remington, Horsey, oturun ve dinleyin.

E o meu melhor amigo de infância lá da minha terra, o Horsey, é chefe de uma das maiores discográficas aqui.

Memleketten en yakın çocukluk arkadaşım Horsey de burada çok iyi bir plak şirketinin patronu.

Vou já falar com o Horsey sobre a banda, está bem?

Grup için Horsey'yle konuşmaya gidiyorum.

Horsey, sou eu. Sou o Dixie.

Horsey, benim, Dixie.

Sim, procuro o Horsey.

Horsey'yi arıyorum.

- O Horsey.

- Horsey.

Horsey.

Talvez se tivesse dito apenas Horsey, certo?

Horsey'ye haber bile vermediniz.

Horsey?

Então, Horsey, como estás, rapaz?

- E, ne var ne yok Horsey?

Já ninguém me chama Horsey.

- Artık kimse bana Horsey demiyor.

Horsey!

Disseste ao Horsey que ias?

- Horsey'ye geleceğini söyledin mi?

É o Horsey.

- Horsey arıyor.

É o Horsey, mãe.

- Horsey, anne.

Está ali, vejam. "Horsey."

İşte yazıyormuş. "Horsey."

Sabes onde está o Horsey agora?

Horsey nerede, biliyor musun?

Tenho tentado contactá-lo há muitas semanas, mas o Horsey não quer saber.

Haftalardır ona ulaşmaya çalışıyorum ama Horsey ilgilenmiyor.

Diz-me onde ele mora. Pode ser?

Horsey'nin nerede oturduğunu söyle.

Assinaram o contrato com o Horsey, não foi?

Horsey'yle mi anlaştınız?

Chamas-lhe Coice de Cavalo. Percebes?

Bokumuza Horsey Horse ('at gibi at'gibi bir anlamı var ) diyelim, çaktın mı?

" Preciso de mais Coice de Cavalo.

" O Horsey Horse'a biraz daha ihtiyacım var.

"Coice de Cavalo."

"Horsey Horse".

- Horsey?