Translate.vc / Portuguese → Turkish / Hull
Hull translate Turkish
123 parallel translation
CORDELL HULL Secretário de Estado
CORDELL HULL A.B.D. Dışişleri Bakanı
Tóquio ignorou os meus repetidos pedidos de informação e ainda não respondeu às propostas de compromisso apresentadas pelo Ministro Hull.
Tokyo, tahkikatlarımı görmezden geliyor ve Bakan Hull'un sunduğu uzlaşma önerilerine hala cevap vermedi.
Teremos de adiar o nosso compromisso das 13h com o Ministro Hull.
Bakan Hull ile olan randevumuzu bir saat ertelemek zorunda kalacağız.
Sr. Embaixador, Mr. Hull já o atende.
Sayın Büyükelçi, Bay Hull birazdan sizi görecek.
Mr. Hull.
Bay Hull.
Mr. e Mrs. Watson de Ivy Cottage, Worplesdon Road, Hull, escolheram uma forma ardilosa de não serem vistos.
Bay ve Bayan Watson. Ivy Cottage, Worplesdon Yolu, Hull'dan. Görünmemek için çok kurnaz bir yol seçmişler.
O Sr. e a Sra. Watson de Hull... escolheram uma maneira muito astuciosa de não serem vistos.
Hull'dan Bay ve Bayan Watson görünmez olmak için çok kurnaz bir yol seçtiler.
Está na hora da Liga de Râguebi e dos destaques do jogo desta tarde entre Keighley e os Hull Kingston Rovers.
Bugün Keighley ve Hull Kingston Rovers arasındaki maçın önemli anları.
Boa tarde, e como podem ver os Hull Kingston Rovers estão bem à frente.
İyi günler. Gördüğünüz gibi Hull Kingston Rovers hayli önde.
Estou, Sr. Hull?
Alo, Bay Hull?
E tu falaste com o Brian Hull.
ve Brian Hull ile konuşuyorsunuz.
- Sou Wilber Hull.
- Ben Wilber Hull.
Cuide-se, Hull.
Kendine iyi bak Hull.
Meu nome é Hull Barret.
Benim adım Hull Barret.
- Até mais, Hull.
- Hoşça kal Hull.
Viu, Hull? Ela está falando como se fosse sua filha!
Benim değil de senin kızınmış gibi konuşuyor.
Obrigada por ajudar o Hull hoje de manhã.
Bu sabah Hull'a yardım ettiğiniz için teşekkür ederim.
Ele fez amizade com o Hull.
Hull'la arkadaş oldular.
Ficava feliz casando-se com o Hull?
Hull'la evlenmek istiyor musun?
Quem disse que me vou casar com o Hull?
Onunla evleneceğimi kim söylüyor?
- Vou buscar o Hull.
- Gidip Hull'ı çağırayım.
Faça alguma coisa, Hull!
Bir şeyler yapsana Hull!
Você é o homem mais decente que conheci, Hull Barret.
Sen tanıdığım en iyi insansın Hull Barret.
No primeiro dia, quando Hull me contou... o que tinha acontecido na cidade... soube que era um pistoleiro.
Daha ilk gün... Hull kasabada olanları anlattığında... senin bir silahşör olduğunu anlamıştım.
Vou-me casar com o Hull.
Hull'la evleneceğim.
Hull é um bom homem.
Hull iyi biri.
- Hull, 3.000 graus.
- Gövde ısısı, 3,000 derece.
Cambridge... Hull...
Hull...
Oxford, Cambridge, ou Hull.
Oxford, Cambridge, veya Hull gibi.
Tem uma vida própria. - Numa casa em Inglaterra.
Kendi başına yaşıyor, Hull, İngiltere'de.
Miss Hull, gostaríamos que começasse para a semana que vem.
Bayan Hull, haftaya başlamanı istiyoruz.
- Hull.
- Hull!
Sou o agente Griffin Hull do FBI.
Ben FBI'dan Ajan Griffin Hull.
Você é um bom homem, Agente Hull.
Sen iyi bir adamsın, Ajan Hull.
Quando o casco se rompa, a nave auxiliar cairá... e para baixo irão bebé, nave auxiliar e tudo.
When the hull breaks, the shuttle will fall And down will come baby, shuttle and all...
Nao será preciso muito para romper o hull.
Gövdeyi aşması çok vakit almaz.
Houve uma fuga no hull no piso da casa das máquinas.
Mühendislik bölümünde gövde yarılmaları var.
Ele voltou à Rua Hull.
Hull Street'e geri gelmeseydi, delirirdim.
Andei em Hull.
Hull'da okudum.
Mudou-se para Hull com Carl.
"Carl ile Hull'a taşınıyoruz."
Dizem que chegou a Hull. Vem por aqui a caminho de Londres.
Londra'ya giderken de buradan geçecekmiş.
London, Lincoln, Hull.
London, Lincoln, Hull.
A tentar impressionar uma rapariga de Hull, de acordo com os registos.
Hull'dan bir kızı etkileme çabası, kayıtlara göre.
- O mais longe que irei é Hull.
- Hull'a kadar gidiyorum.
- Hull, em Idaho?
- Idaho Hull mı?
- Bem, chegámos a Hull.
- Hull burası.
Os Agentes Hull e Nelson o seguiram até o edifício.
Ajan Hall ve Nelson adamın arkasından binaya girdi.
É o nome de um novo restaurante em Hull.
Aşağı sokaktaki yeni restorana.
Pois é, vamos a Hull!
Doğru duydun. Aşağı sokağa gideceğiz.
TINO HULL SOLDADO DE PRIMEIRA CLASSE
TINO HULL KIDEMLİ ER
Hull, tu e o Anderson tomam conta dela até às 4 : 00.
Hull, sen ve Anderson 4'e kadar onu gözetleyin.