Translate.vc / Portuguese → Turkish / Humanity
Humanity translate Turkish
22 parallel translation
Alguma vez trabalhaste para a "Habitat For Humanity"?
İnsaniyet Habitatında çalıştın mı?
É, mas na realidade, começámos a namorar quando fizemos...
Evet, um, aslında, Habitat for Humanity derneğinde bulunduğumuz...
ouve-me humanity age-long serviu-lhes o Broeders e nós.
Dinle beni. Biraderler, yüzyıllar boyunca insan ırkına hizmet etti. Onlar da bize.
E ao Sierra Club, à Habitat for Humanity, à ópera, e à rádio pública.
Evet, ve Sierra Club, İnsanlık İçin Habitat, opera ve Public Radyosu'na da veriyorum.
Sabes, a humanidade dele realmente estragou tudo, não foi?
Biliyorsun, his humanity has really made a mess of things, hasn't it?
A cada três palavras dizem "Habitat para a humanidade".
"Habitat For Humanity" Bu üç kelimeden başka lafları yoktu sanki.
Ele trabalhou para o "Habitat For Humanity", na Costa Rica.
Adam Costa Rica'da HABITAT için çalışmış.
Para os que não conseguem aguentar, tenho ainda umas vagas para a minha viagem pela Habitat for Humanity.
Buna dayanamayacaklar için de, Hala "İnsanlık için Doğa" projemde kalan birkaç boş yer var.
Não sabia que te tinhas inscrito para a viagem Habitat for Humanity.
Hey, sen. Yazıldığını bilmiyordum... Ah... "İnsanlık için Doğa" gezisine.
Acho que é hora da história do "Habitat Para Humanidade".
Pekala, yine şu eski "Habitat for Humanity" masalına başvuralım.
Sim, trabalhei na Habitat for Humanity.
- Evet. "İnsanlığa Yaşam Yeri" için çalışmıştım.
Surgiu uma oportunidade com'Habitat for Humanity'na construção de um orfanato em Tijuana.
İnsanlık için Yerleşim Yeri organizasyonunda, Tijuana'da bir... -... yetimhane inşaatı fırsatı çıktı.
Construir casas para os pobres.
"Habitat for Humanity" derneği fakirler için evler inşa ediyor.
É por ser capelão ou por ter um autocolante da "Habitat For Humanity" na janela?
Askeriyeden biri olduğu için mi yoksa camında "İnsanlığın yaşam alanı" yazan bir etiket olduğu için mi?
Sim, a Haley tem a viagem à praia, a Alex tem o "Habitat For Humanity" e o Luke tem o acampamento.
Evet, Haley sahile gidecek. Alex yardım vakfında çalışacak ve Luke'un da yaz kampı var.
Se conseguirmos que a Alex vá para o "Habitat For Humanity" de Oklahoma em vez do de Sacramento e alterarmos o acampamento do Luke, os dois irão coincidir com as férias da Haley. - Consegui uma semana sem filhos!
Alex'in yardım vakfı işini Oklahoma'dan Sacramento'ya kaydırıp Luke'un yaz kampı dönemini değiştirirsek ikisi de Haley'nin tatiline denk gelmiş olacak ve çocuksuz yedi gün kazanmış olacağız!
Esta é a Zoe, a minha supervisora da "Habitat for Humanity".
Bu Zoe, Yaşam ve İnsanlık İçin danışmanım.
É a amiga da Emily do Habitat for Humanity.
- Aria, bu Nicole. İnsanlık için Habitat'tan Emily'nin arkadaşı.
Uma réstia de humanidade bem protegida. Bem lá no fundo.
One final sliver of humanity holding on for dear life, buried deep inside.
Que outra coisa posso fazer? Há o "Habitat for Humanity".
Başka ne olabilir?
- sobre o Habitat for Humanity. - Essa é nova.
İlk defa duydum bunu.