English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Inner

Inner translate Turkish

54 parallel translation
- "The Shadow", "Inner Sanctun". - Sim.
- The Shadow, Inner Sanctum.
Sou um intruso anónimo.
I'm an anonymous blender-inner.
Qual é a oração correcta utilizada no Inner Temple para a segunda noite de discussões do primeiro período lectivo?
Michaelmas döneminde Ruhani Tapınak'ta ikinci gece yapılan şükran duası nedir?
Com o estádio e o cinema na forja, aquela área é como Inner Harbor East há dez anos.
Stadyum ve tiyatro'nun tekrar yapılmasıyla Inner Harbor East'in 10 sene önceki hali gibi olacak.
E se reduzisse a recolha de lixo para uma vez por semana em toda a cidade e pusesse as testemunhas no Hyatt Inner Harbor?
Hatta şehirde çöp toplanmasını haftada bire indirip görgü tanıklarını da "Hyatt Inner Harbor'a" yerleştireyim nasıl olur?
Escola do 2º Ciclo de Inner Harlem.
Inner Harlem İIkokulu.
O Superintendente Stevens está aqui connosco para determinar se Tayshawn Mitchell deva ser expulso da escola de Inner Harlem.
Başkomiser Stevens Tayshawn Mitchell'ın okuldan atıIıp atıImamasını kararlaştırmak için bize katıIdı.
Eu tenho uma reserva, num pequeno local no Inner Harbour. Fizeste reservas para um jantar para nós?
Inner Harbor'da küçük bir yer için rezervasyonum var.
"Are inner hit" poderia significar...
"Manevi darbelerdi" belki de şu demek...
# Inner...
# # Merkez...
inner-city #
Şehir merkezi #
# Inner-city pressure #
# Şehir Merkezi baskısı #
# Inner-city pressure # # A contar moedinhas No caixa do Seven-11 #
# Şehir Merkezi baskısı # # 18 : 15'ten 18 : 45'e kadar #
# Inner...
# Merkez...
# Inner-city pressure #
# Şehir merkezi baskısı #
# Inner-city pressure. #
# Şehir merkezi baskısı #
Você é uma lenda em todo o Inner Core.
İç Çekirdek'te bir efsanesiniz.
Depois, com os presidentes Schmoke e O'Malley com Inner Harbor East.
Ondan sonra da Schmoke ve O'Malley, Inner Harbor East ile devam etti
Por isso vou apostar na flauta que o Capitão Picard tocou, primeiro na sua imaginação e depois na vida real, no episódio "The Inner Light"
Ama ben Star Trek : The Next Generation'ın "The Inner Light" bölümünde Kaptan Picard'ın önce hayalinde sonra da gerçek yaşamında çaldığı flüt demek istiyorum.
Dragon fusion, MMORPG, inner circle pirateado em 17 segundos.
Ejder Füzyon. Devasa çevrim içi rol yapma oyunu. 17 saniyede merkezi grubunu hackledim.
TecSubs : compromisso com você apresenta : The Listener S02E05 - Inner Circle -
Çeviri ; maksimiliano.
- Inner Harbor, Baltimore.
Inner Harbor, Baltimore.
É apenas o privilégio chegares a pertencer ao Inner Circle.
Bunlar sadece Beyin Takımı'nın parçası olmanın ayrıcalıkları.
Um é apenas para o Inner Circle.
Biri sadece Beyin Takımı için.
E só assim sabes, que não és o único que estamos a falar do Inner Circle.
Bir de aklında bulunsun Beyin Takımı'ndan sadece seninle konuşmuyoruz.
Um dia, por acaso, ia a ouvir o disco no carro e ouvi o "Inner City Blues".
Ve bir gün, tam vazgeçtim. "Tamam, buraya kadar." diye düşündüm. Ve bir gün, tamamen kaza eseri...
" Conheci uma rapariga de Dearborn Hoje às seis da manhã
"Detroit Belediye Başkanı olabiliyorsan, hiçbir şey imkânsız değildir." Rodriguez - Inner City Blues
Inner-City táxi.
Inner-City taksi.
Inner-City táxi. Estou?
Inner-City taksi.
O Inner Ear é como se fosse a pessoa certa, MARK ANDERSEN Activista, Autor no sítio certo, à hora certa.
Inner Ear, doğru zamandaki, doğru yerdeki doğru adam.
DON ZIENTARA Proprietário do estúdio Inner Ear
Bu adamın adı Don Zientara.
O local original do estúdio Inner Ear era em Ivy Street.
Inner Ear eskiden Ivy Caddesi'ndeydi.
Não conhecia o Don, nem nunca tinha estado no Inner Ear.
Don'la daha önce tanışmamıştım. Inner Ear'a hiç gelmemiştim.
NATE MENDEL Baixista dos Fighters Mas tenho visto o nome "Inner Ear" em capas de disco provavelmente desde 1983.
Ama Inner Ear'da kaydedilmiş albümleri herhalde 1983'ten beri falan dinliyorum.
A maioria dos álbuns que tinha a marca da Dischord eram gravados no Inner Ear Studios.
Dischord'un çıkardığı albümlerin çoğu Inner Ear stüdyosunda kaydedilmişti.
Não pude deixar de notar que expressas no teu trabalho uma luta interior.
You know, I couldn't help but notice in your work that you express a certain... inner struggle.
Mix de relaxação interior?
İnner Relaxation Mix?
Fringe S01 E15 "Inner Child"
İyi seyirler.
Grande canção. E veio o verso :
arabada albüm dinliyordum... ve "Inner City Blues" şarkısını duydum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]