English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Jd

Jd translate Turkish

612 parallel translation
O Reverendo J.D., a Sra. L, o jovem Ernest.
Saygıdeğer JD, Bayan L, küçük Ernest.
Na frequência 5-JD-3.
Frekans 5-JD-3.
JD-3, identificação correcta.
JD-3, tanımlama doğrulandı.
Eu quero um hambúrguer JD e batatas fritas.
Ben bir JD Burger ve patates alayım.
No JD, onde querias que fosse?
JD's'deyiz. Nerede olacak?
" Senador Brian Fla... Governador bilionário Brian Flanagan cuja ascensão meteórica à fama e fortuna teria feito inveja ao próprio JD Rockefeller faleceu na manhã de ontem com 99 anos de idade, enquanto fazia amor com a sua sétima esposa de 18 anos, Heidi,
Senatör Brian - Milyarder Vali Brian Flanagan... sıfırdan yaptığı büyük bir yükselişle J.D. Rockfeller'ı bile kıskandırmış... olan iş adamı, dün sabah 18 yaşındaki 7 inci eşinin üzerinde tepinirken... 99 yaşında hayata veda etti.
Este é o JD...
- Oh, o burada...
Ele...
Bu JD.
Meu Deus, aquele miúdo JD é do pior.
Tanrım, şu JD lanet olası bir adam.
14 de Abril de 1912, JD
14 Nisan 1912 JD
- E o JD é pai dele? E tem um bar?
Ve JD, onun babasi, tüm mülkiyeti kazanmis mi?
Você deve ser Eddie, o filho do JD.
Sen Eddy olmalisin, JD'nin oglu.
quatro doses de jd para mim e para os rapazes.
Barmen! Bana ve buradaki dostlarıma dört içki.
Adorava o J.D. Salinger.
JD Sallinger beni çok heyecanlandırır da.
- J.D...
Dinle, RJ. - JD.
Até já D.J., tenho um encontro. "...
Tekrar görüşürüz JD randevum var.
O que é que acham do JD Riplock?
JD Riplock nasıl?
De cada vez que dizes isso, um anjo ganha asas. É um bom carro, mas com o JD esclareceu, nunca poderia pagar um carro assim.
Harika sürüştü fakat JD biraz temizlik yaptı Bunu karşılayabilecek mali gücüm yok.
- JD, estava a brincar.
- JD şaka yapıyordum.
JD.
JD.
O JD disse-te isso?
- JD mi söyledi bunu? - Mm-hm.
O JD disse que eras uma grande lata de maluquice.
JD senin büyük deli tenekenin önde gideni olduğunu söyledi.
Carla, pensas que saíamos mais juntas se não fossem o JD e o Turk?
Carla JD ve Turk olmasaydı sence beraber takıIır mıydık?
- O JD está aqui?
- JD burada mı?
JD, embora eu tenha decidido enviar Mrs Kahn para a cirurgia, sei que estavas a tentar ajudar-me à tua maneira.
JD, Bayan Kahn'ı cerrahiye göndermeye karar vermiş olsam da, kendi beceriksiz yöntemlerinle bana yardım etmeye çalıştığını biliyorum.
JD, não posso ir com Dr Gerson porque tenho que te ajudar, certo? Dá-me um segundo.
JD, Dr. Gerson ile gidemem çünkü sana yardım etmek zorundayım, değil mi?
Ei, JD.
Hey, JD.
O que achas JD?
Sen ne düşünüyorsun, JD?
- Mas, JD, eu...
- Ama JD, benim...
Ele era doente do JD!
JD'in hastasıydı.
Se pudesse falr com a Direcção, o Jd pensou que talvez...
Bugün kurulda bu konuda diğer üyelerle konuşursanız... JD düşündü ki...
- que eu costumo chamar "Esconder o Pickle". - O JD e eu somos só colegas.
- JD ve ben sadece arkadaşız.
Amor, tens de contar ao JD, porque ele não vai acreditar.
Bebeğim JD'ye anlatmalısın çünkü inanmayacak.
JD, não posso dar-te pastilha elástica grátis.
J.D., sana bedava sakız veremem.
- OK, JD?
- Tamam mı, J.D.?
JD, estás pronto?
J.D., gitmeye hazır mısın?
Então, o pequeno JD não esteve "á altura".
Küçük J.D. ayağa kalkamadı.
Ei, JD. Como está o teu pénis?
Hey, J.D. Penisin nasıl?
- Obrigado, JD.
- Um, teşekkürler, J.D.
- Sabe? É JD, Ok?
- JD olduğunu biliyorsun.
Ei, JD, achas que alguém fica assim excitado por causa de um acidente de carro?
JD diğerlerinin bu araba kazası hakkında heyecanlı olduğu düşünüyor musun?
- Isso sabe bem, JD. - O quê?
- Harika hissettiriyor JD.
JD, passo a maior parte do meu tempo a ladrarem-me ordens, por pessoas que ficam com os louros do meu trabalho e me culpam dos erros deles.
Zamanımın çoğunu hatasını benim üzerime atarak ve onların ısmarladıklarını köpek gibi götürüp saygınlıklarını kazanmaya çalışarak geçiriyorum.
O JD consegue dizer-te em que filme é que ela apareceu nua.
J.D., hangi filmlerde çıplak gözüktüğünü saysın.
Vá lá, JD. Nada disto é real.
Yapma, J.D. Bunların hiçbiri gerçek değil.
Olha, JD, isto é o que vai. Mas isto? Isto é o que volta.
Görüyorsun J.D., ne ekersen onu biçersin.
JD, isto é uma chatice.
J.D., bu berbat bir şey.
- JD, o problema é este lugar.
- J.D., sorun burası.
- O JD voltou lá.
- JD geri geldi.
O JD.
JD mi düşündü?
O JD vai lá fora.
J.D. çıkar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]