Karaokê translate Turkish

Ok, pessoal, chegou a hora de um karaokê!

Pekala millet, karaoke yapmanın vakti geldi.

É um evento romântico típico com um jantar, filme e / ou karaokê, e... e geralmente o clímax é... OK.

Akşam yemeği, sinema veya karaokeden oluşan romantik bir aktivite, genelde gece şeyle sonuçlanır,...

Você andou meio-mundo por um karaokê?

Yani dünyanın yarısını kareoke yapmak için mi geldim diyorsun?

Guarde o dinheiro pro Karaokê.

Paranı karaoke'ye sakla.

Vai, cara! Odeio karaokê.

Yürü be!

Ao invés de uma máquina do tempo que funciona com karaokê e urina, podiam ter uma com discador e com datas nele.

İşte bu. zaman makinesi yerine karaoke ve sidik, belki tarih konusunda anlaşabilirler.

Cantei-a no parque na noite de karaokê na festa dos veteranos.

VFW'deki karaoke gecesinde, otoparkta söylemiştim.

- O karaokê, na casa da piscina.

- Havuz evinde de karaoke var. - İyi.

É hora do Karaokê.

Karaoke zamanı demek.