English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Karla

Karla translate Turkish

316 parallel translation
Por ordem de Febe, a neve cai de todos os lados. cobrindo o chão com o seu manto branco.
Phoebes'ın emriyle dört yandan yağan karla her yer beyaza bürünür.
Para manter fora o frio penetrante, Nyla e Cunayou selam com neve cada fresta e abertura nas paredes do iglu.
Sert soğuğun girişini engellemek üzere, Nyla ve Cunayou, iglo duvarlarındaki her kat ve boşluğu karla dolduruyor.
Andou por aí de automóvel nas estradas escorregadias?
Karla kaplı yollarda motorsiklet kazası mı geçirdiniz efendim?
Tenho algum lucro. Compro comida e o merceeiro lucra.
Bu karla erzak alıyorum ve bakkal da kar elde etmiş oluyor.
E ao aproximar-me, senti uma extranha atmosfera, como se o tempo se fundisse com a neve.
Ve gittim de. Sıradışı bir atmosferde buluverdim kendimi. Zaman da karla beraber eriyordu sanki.
Caia uma neve muito fina, misturada com chuva, terrivelmente fria.
Karla karışık ince bir kar yağmaktaydı. İnsanı hem donduruyor, hem de sırılsıklam ediyordu.
Imaginei que o oficial, lá fora, entraria coberto de neve.
Subay eve döndüğünde üzerinin bir miktar karla kaplı olacağını tahmin ettim.
Se congelar, enviarei os mantimentos por terra.
Donarsa malzemelerinizi arabayla gönderirim. - Ya dağlar karla kaplı olursa?
É uma zona com muito neve, à mais de 2500 metros de altitude.
Grey Rock Geçidi yıl boyunca karla kaplıdır ki orası deniz seviyesinin 9000 feet üstündedir.
Sabe como Joe Sam fica com a primeira neve.
Joe Sam'in ilk karla nasıl kendine geldiğini biliyorsun.
Sempre acontece com a primeira neve.
İlk karla her zaman olur.
Ele diz que vem com a primeira neve.
İlk karla her zaman olduğunu söylüyor.
Encostas cobertas de neve, esqui,
Karla kaplı yamaçlar, kayak.
- Das montanhas de Cuba cobertas de neve.
- Küba'nın karla kaplı dağları hakkında.
Perdido sobre as montanhas de Cuba cobertas de neve, um intrépido piloto da Cubana Airlines...
Küba Havayolları'nda çalışan cesur bir pilot... Küba'nın karla kaplı dağlarında kaybolur.
Vendes por mais um cêntimo que aquilo que tu pagaste. Compras mais tecido. Cortas em 3 partes.
Bir kumaş daha alır, onu da 3 parçaya ayırırsın ve 3 kuruş karla satarsın.
Com um lucro limpo de dois cêntimos por ovo.
Yumurta başına iki sent karla.
Vamo-nos embora antes que a neve bloqueie o caminho.
İstasyon yolu karla kaplanmadan gidelim.
Na Rússia, não havia tabuletas de sinalização e para encontrarmos o nosso caminho, tínhamos disposto os corpos gelados dos cavalos, ao longo das paredes de neve, para não nos perdermos, durante as nevascas.
Yollarda herhangi bir işaret levhası bulunmuyordu. Yolumuzu bulabilmek için donan atlardan kar duvarı örüyorduk. Çünkü esen rüzgar yolları karla kapatıyordu.
Hoje, a Finlândia, por entre a neve e os seus lagos gelados, luta contra as forças da violência sem escrúpulos, tal como nós o fazemos.
Bugün, Finlandiya karla kaplı toprakları üzerinde vahşice saldıran düşmana karşı savaşıyor.
Mais importante do que isso, o chão estava coberto de neve.
Hepsinden öte, heryer karla kaplıydı.
Na primeira nevada, encherei minha pá... e a descarregarei na cabeça. Partirei-lhe o crânio!
İlk kar yağdığında küreğimi o sert ve sulu karla doldurup 14 kat yukarıdan kafasına atıp, o lanet kafatasını çatlatacağım!
Dava para ver as montanhas cobertas de neve.
Karşıdaki dağın karla kaplı olduğunu görebilirsin.
Limitado pela neve no Inverno, e charcos pantanosos no Verão.
Kışın karla kaplı yazın bataklıkla.
Quando a neve cobrir o solo Aquecer-te-ei em Dezembro
Her yer karla kaplandığında Aralık boyunca seni ısıtacağım
Serei tua no Inverno Quando a neve cobrir o solo
Kışın senin olacağım Her yer karla kaplandığında
As árvores cobertas de neve.
Ağaçlar karla kaplı.
- Karla!
- Karla!
Ela é a Karla e eu sou a Simone.
Bu, Karla, ben de Simone.
- Karla Frye, Gerente-adjunto.
Charles Bronson aile dostumuz olur.
A Karla executou os roubos e deixou os bilhetes.
İşi Karla yaptı ve notları bıraktı.
Razoável.
Makul bir karla.
Depois tiram de cá as pessoas, aumentam o valor e vendem com lucro.
Sonra insanları taşır, değeri yükseltir, karla satarlar.
O extracto animal seria vendido com um enorme lucro àqueles que, por insensatez ou desespero, acreditavam que o soro restauraria a sua vitalidade perdida.
Hayvan özü inanılmaz bir karla satılmış. Alanlar ya aptalmış ya da bir serumun kaybolmuş canlılıklarını hiç bir yan etki olmadan geri getireceklerini düşünecek kadar çaresizlermiş.
Com um lucro substancial, mas não, devo acrescentar, antes de fazer concessões ambientais significativas.
Tatminkar bir karla,... ama tabii, çevreye yararlı işler yaptıktan sonra.
O nosso modelo é o trapézio... que garante a cada accionista, um lucro de 800 %... dentro do período inicial...
Bizim modelimiz bir yamuk... her bir yatırımcısına yüzde 800 karla dönmesi garanti... ilk zamanlarda- - - Uh-oh!
- Karla, este é o Jake.
- Karla, Jake'le tanış.
O que é justo, Karla?
Doğru olan nedir, Karla?
O teu pai vende telemóveis com uma margem de 300 por cento.
Baban % 300 karla araç telefonu satıyor.
É, parece mesmo estranho que, cercados pelo gelo e a neve de Calgary, estejamos prestes a ver uma equipa da pequena ilha da Jamaica.
Tuhaf bir şey. Karla örtülü Calgary'de Jamaika adasından gelen bir takımı seyredeceğiz.
"Ele não me vai ver a parar aqui... para ver a floresta dele coberta de neve".
"Ormanlarının karla dolduğunu seyrederken... "... benim orada durduğumu göremeyecek. "
E de Inverno, quando a neve cobre tudo... ás 4 e meia da tarde, quando começava a escurecer e as luzes se acendem, fica tudo enevoado.
Ve kış geldiğinde her yer karla kaplandığı zaman... öğleden sonra 4 : 30 civarında, hava kararmaya yeni başladığında ve ışıklar yandığında... her yer sisli görünür.
Mas, primeiro, vamos saber o número de mortos da tempestade que se abateu como um canhão cheio de neve.
Önce, bize karla dolu bir tüfek gibi doğrultulmuş olan katil fırtınanın sebep olduğu ölü sayısına bakalım.
Eles atacavam através da neve.
Onlar karla cezalandırırlar.
- Eu sou a Carla.
- Ben Karla'yım.
Podia subir montanhas de neve Navegar pelo grande oceano Atravessar o deserto ardente
Karla kaplı dağlara tırmanabilirdim güçlü dalgalı büyük okyanuslara yelken açabilirdim yakıcı çöllerde koşabilirdim eğer sen yanımda olsaydın.
Nova Iorque é realmente linda e surpreendentemente tranquila.
Çünkü karla örtülü bir New York gerçekten muhteşem ve şaşırtıcı şekilde sakin.
- Montes de granizo e chuva.
- Karla karışık yağmur önemlidir. - Fırtına gelecekmiş.
Vai nevar, e vai tudo ficar coberto.
Birazdan kar yağacak. Ve her şey karla kaplanacak. Bütün o izler- -
- Está tudo branco.
Herşey karla kaplı.
Estava tudo coberto de neve.
Heryer karla kaplıydı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]