Translate.vc / Portuguese → Turkish / Kirby
Kirby translate Turkish
562 parallel translation
Os Kirby.
Kirby'lerden.
Está a falar do Kirby Dawson, o acusado?
Bay Dawson dediğiniz davalı Kirby Dawson mı?
O acusado, Kirby Dawson, segundo estes apontamentos também conhecido como Bubbles, pagou a conta, pela primeira vez.
Davalı Kirby Dawson, ki notlarıma göre kendisine Bubbles da deniyor ilk defa hesap ödedi.
Acusado número um, Kirby Dawson... ... quem, de acordo com o testemunho, estava no Green Light Inn enquanto este crime estava a ser cometido.
Bir numaralı davalı Kirby Dawson ki, tanıklara göre, suçun işlendiği sırada Green Light Inn'de bulunmaktaydı.
Kirby Dawson, culpado.
Kirby Dawson, suçlu.
- Suba-lhe os pés, Kirby.
- Ayaklarını ov Kirby.
Em cumprimento destas ordens, tomo o Comando do Regimento... exonerando o Capitão Kirby York. que voltará à sua Companhia.
Bu emre bağlı olarak, alayın komutasını birliğine dönen Yüzbaşı Kirby York'tan alıyorum.
- Aceite um charuto, Kirby, e eu acompanho-o.
- Puro al, Kirby, ben size katılırım.
Tem o trabalho mais sujo dentro do Exército, não há dúvida, Kirby.
Ordudaki en pis iş senin, bu şüphe götürmez, Kirby.
Lamento, Kirby, pensei que sabias.
- Affedersin, Kirby. Bildiğini sanmıştım.
Bem, Kirby, o café é fraco, mas é tudo o que temos.
Şey, Kirby, bu kahve iyi değil, ama elimizdeki bu.
Boa tarde, Kirby.
İyi akşamlar, Kirby.
Que grande desgraça, continuas o mesmo, Kirby.
İnatçı, darmadağın ve işi bitmiş! Hala aynı Kirby!
Kirby, vim para levar o Jeff para casa.
Kirby, buraya, Jeff'i eve götürmeye geldim.
Que pena, Kirby.
Üzgünüm, Kirby.
Kirby?
Kirby...
Novamente o teu sentido de dever?
Yine görev bilincin, Kirby.
Sacrifiquei a felicidade do teu lar uma vez, Kirby, por causa da guerra.
Bir keresinde, savaş gerektirdiği için seni aile mutluluğundan mahrum ettim.
Qual é o problema, Kirby?
Sorun ne, Kirby?
Estás mesmo muito elegante, Kirby.
Çok şık göründüğün doğru, Kirby.
- Ele vai odiar, Kirby. Vai pensar...
- Bundan nefret edecek.
Ele vai odiar da mesma maneira, Kirby.
Yine de bundan nefret edecek, Kirby.
Aí tens o teu troco, Kirby.
İşte paranın üstü, Kirby.
Agora aceito as flores, Kirby.
Çiçekleri alayım.
Aquelas crianças, Kirby.
O çocuklar, Kirby.
- Oh, você é o filho do Sr. Kirby.
- Bay Kirby'nin oğlu musunuz?
É Ron Kirby.
Ron Kirby.
O único Kirby que conheço é o velho Kirby, o jardineiro.
Tanıdığım tek Kirby şu yaşlı bahçıvan.
- Ainda tem o viveiro, Sr. Kirby? - Sim.
- Hâlâ fidanlığınız var mı, Bay Kirby?
Sr. Kirby, você não conhece bem nossa mãe.
Annemi bizim kadar tanımıyorsunuz.
Adeus, Sr. Kirby.
Hoşça kalın, Bay Kirby.
- George, te apresento Rum Kirby.
- George, Ron Kirby'yle tanış.
Apresento-lhes o Sr. Kirby.
Bay Allenby. Bay Kirby.
Como pode se casar com Kirby tendo sido a esposa de meu pai?
Babamla evlenmiş bir kadın olarak Kirby'yle evlenmeyi nasıl düşünürsün?
Se se referi a Kirby, já fez.
Kirby'den bahsediyorsan, çoktan aramıza girdi bile.
Que você e o Sr. Kirby eram...
Sen ve Bay Kirby'nin...
Sargento Kirby reportando.
- Çavuş Kirby emirlerinize hazırım, efendim.
Alem de estar bebedo, Kirby, o que mais aconteceu?
- Evet, Kirby. Sarhoş olmak dışında elinden hangi iş gelir?
Kirby, quando voltar, volte sóbrio
Kirby, buraya geldiğinde ayık olmanı istiyorum.
Kirby, se voce mexer comigo mando lhe enforcar pelo pescoço
Böyle devam edersen canını yakabilirim.
Sargento Kirby.
- Çavuş Kirby.
Sim, o sargento Kirby.
Oh, evet. Çavuş Kirby.
- Kirby. - Senhor. O centro de operações será neste hotel.
Kirby, karargahımızı bu otele kuralım.
Ja me ouviu, Kirby, monte.
Beni duydun, Kirby. At binin.
Kirby, Webber, e Mayers, três homens perdidos.
Kirby, Webber ve Mayers. Üç kaybolmuş adam.
- Eu sou Ron Kirby.
- Ben de Ron Kirby.
- Sr. Kirby?
- Bay Kirby.
- Kirby.
- Kirby.
Como está Sr. Kirby?
Memnun oldum.
Adeus, Sr. Kirby.
Hoşça kal.
Kirby.
- Kirby.