English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Koku

Koku translate Turkish

4,025 parallel translation
Nunca pensei que o Paraíso cheirasse assim, mas é mesmo bonito.
Cennetin böyle kokacağını hiç düşünmezdim ama güzel bir koku olduğu kesin.
É uma fragrância unisexo.
Uniseks bir koku.
- A mim não me cheira.
Bana gelmedi o koku.
Que cheiro.
Bu nasıl koku böyle.
Estão a sentir o cheiro de alguma coisa?
Bir koku alıyor musunuz çocuklar?
Este cheiro distinto vem da escotilha dos detritos.
Bu belirgin koku bizim çöp öğütücümüzden geliyor.
Andem à frente do cheiro.
Hadi, koku kalacak yoksa.
Percebi que eram só uns andarilhos, mas cheguei mais perto e senti o cheiro de erva.
- Sadece haylazların yürüyüşe çıktığını düşündüm, ama yaklaştığım zaman, esrara benzer koku duydum.
- Que cheiro é este?
Bu koku da neyin nesi?
O cheiro está em todo o lugar.
Koku her yere dağılmıştı.
Não cheiro nada.
Ben koku almıyorum.
E o cheiro de café a ser preparado.
Kahve pişerkenki o koku.
Que cheiro é este?
Bu koku da nedir? !
Estão parvos, não me cheira a nada.
Delirdiniz siz de ; ben hiçbir koku alamıyorum.
O cheiro que sentia era da trampa anterior, que ainda está aí algures, nas minhas roupas e / ou no meu cabelo.
Duyduğum koku bir önceki kakasındanmış. Yani şu an kıyafetimin veya saçımın herhangi bir yerinde bulunan kakanın.
Era o mesmo da cave!
Bu, kilerdeki koku.
O odor torna-se quase insuportável.
Koku neredeyse dayanılmaz hale geliyor.
Isto parece-te familiar?
Bu koku tanıdık mı?
Os cavalos devem ter um olfato apurado, por isso prepara-te.
Eminim atların çok keskin koku duyuları vardır, o yüzden hazırlıklı ol.
Não, não, não.
Bu koku...
- Que cheiro é este?
- Bu koku ne böyle?
Pensei ter apanhado um traço do odor dele e...
Burnuma bir koku geldi sandım da...
Ainda não. Está fraco, mas o assassino está aqui.
Henüz yapamıyorum, koku keskin değil.
Sinto o cheiro de alguma coisa.
Bir koku alıyorum.
Escolhe um odor.
Bir koku seçin.
Pistolas HK com células de energia recarregáveis, rifles de pulso, sensores de movimento, cones olfativos.
Yeniden doldurulabilir güç hücreli HK tabancaları. Darbe tüfekleri, hareket sensörleri, koku konileri.
A minha memória falha-me, mas o meu olfacto ajuda-me a lembrar.
Hafızam beni yüzüstü bıraksa da koku duyum hatırlamama yardımcı olacaktır.
E que cheiro é este?
Bir de şu koku ne?
O cheiro de suor e areia.
Koku. Ter ve kum kokusu.
Isso porque a memória está perto do cheiro, dentro do cérebro.
Bunun nedeni, beyindeki hafıza merkezinin, koku merkezinin hemen yanında olmasıdır.
E o cheiro...
Ya o koku!
O Urso do Gelo capta um cheiro a quase um quilómetro de distância.
Kutup Ayıları neredeyse bir kilometre öteden koku alabilirler.
Sim. Esse definitivamente é o cheiro.
İşte, koku kesinlikle bu.
Tens razão sobre o perfume, Tony, mas ela está a perguntar sobre as amostras.
Koku konusunda haklısın Tony ama belli ki Judy boya örneklerini kast etmiş.
Quero dizer, o nariz não se acende, mas se o corpo estiver suficientemente fresco, às vezes podemos fazer com que a perna se mexa.
Koku biraz can sıkabilir ama ceset yeterince yeniyse bazen bacakları hareket falan ediyor.
- Sentiram o cheiro de algo?
Ses ver! Size de bir koku geldi mi?
A propósito, Comandante, os seus receptores olfactivos são excepcionais.
Yeri gelmişken Binbaşı koku alma duyunuz hayli gelişmiş.
Acabei de dar um e posso-vos dizer que vai demorar a sair.
Bir tane saldım ve koku yavaşça etkisini gösterecek.
Acabei de dar um e posso dizer que vai demorar a sair.
Bir tane saldım ve koku yavaşça etkisini gösterecek.
O cheiro diz tudo.
Evet, koku herşeyi ele veriyor.
Um morador nova-iorquino que é meio cão de caça, e de repente esqueces-te como chegar ao Rockfeller Center?
Hayat boyu New York'ta yaşamış koku duygusu çok güçlü birisin ve bir anda Rockefeller Center'a nasıl gidileceğini mi unuttun?
Eflúvio, vinho, Cairo.
İğrenç koku, titiz, Kahire.
Não o reconheci no momento, mas fui capaz de o recriar, com a ajuda destas amigas redondas.
O an bana yabancıydı bu koku ama... Burada ki küçük yuvarlak arkadaşlarım sayesinde o kokuyu yeniden yaratabildim.
Que cheiro horrível é este?
Bu berbat koku da ne?
A crosta de ferro oxidado, recheada com estrume de cavalo do ano passado, e o cheiro da latrina da casa da guarda.
Paslı demir gibi kabuklu içi, bir yıl bekletilmiş at pisliği gibi olan ve o koku yok mu o koku, sanki muhafız tuvaleti gibi!
Que cheiro é este?
Bu koku ne?
200 latas de ensopado que explodiram e o cheiro...
Ve koku...
A cozinha cheira bem.
â ™ ª Harika, çok harika bir dünya olurdu â ™ ª â ™ ª Harika bir dünya olurdu â ™ ª Mutfaktan leziz bir koku geliyordu.
- Cheira a merda.
Bu koku da ne?
Que cheiro é este?
- Bu koku ne böyle?
Olfato apurado.
Koku alma duyusu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]