English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Laden

Laden translate Turkish

557 parallel translation
Laden Lubbeck, um político da Jugoslávia.
Mladen Lubbeck, Yugoslav devlet adamı. Bn.
Troncos de ébano e árvores de mirra, destinados à tua Cidade de Tesouro.
Yeni hazine şehriniz için abanoz kütükler ve laden ağaçları.
Tinha detido o Osmond Bin Laden, num jogo entre os Lakers e os Knicks.
- Knicks karşılaşmasında Osmond Bin Laden'i yakalamıştım.
- Cumprimentos ao Bin Laden.
- Bin Ladin'i görürsen, selamımı söyle.
Nem que procurassem o Usama Bin Laden!
Reşit olmamış birini arıyorduk. Usama bin Ladin'i arasanız bile umurumda değil.
Que se foda o Osama bin Laden, a Al Qaeda, e todos os atrasados, homens-das-cavernas, fundamentalistas, filhos da puta, de todo o mundo.
Usame Bin Ladin, El Kaide ve mağaralarda yaşayan bütün piç kurusu kökten dincilerin canı cehenneme.
Mas digo-te isto. O Bin Laden pode deixar cair mais um no edifício ao lado.
Bin Ladin yan tarafa bir uçak daha düşürse bile taşınmayacağım.
Os USA apóiam Bin Laden e seus amigos terroristas a derrubar os Soviéticos.
ABD, Bin Laden ile Sovyet'leri vurmak için teröristler yetiştirmeye başladı.
Bin Laden põe em prática aquilo que aprendeu com a CIA, e mata 3000 pessoas.
Bin Laden, CIA'de gördüğü eğitimi 3.000 insanı öldürmek için kullandı.
Em Dallas, Ben Laden já é utilizado como alvo.
Dallas'ta, Ben Laden hedef olarak kullanılmaya başlandı.
Vou mostrar-te um dos melhores : "Bin Laden na trituradora".
Size en çok izlenen çizgi filmlerimizden birini izleteyim :
A Asabiyah são alguns dos mais leais seguidores de Bin Laden, os especialistas, que, pensamos, estiveram por detrás de ambos os atentados bombistas ás embaixadas do US em 2000.
Uzmanlara göre, Asabiyah, 2000'deki ABD elçilik binası bombalama olayından sorumlu, Bin Ladin'e en sadık örgütlerden biri.
Óptimo. Então... agora que sabes que eu não sou a irmã do Bin Laden, já me podes dizer.
O zaman Bin Ladin'in kardeşi olmadığımı söyleyebilirsin.
Eu sou o Osama Bin Laden.
Ben Osama Bin Laden.
Pago por Osama Bin Laden.
Masraflar Osama Bin Laden tarafından karşılanmıştır.
Madre Tereza Osama Bin Laden o Coelho da Páscoa Enron.
Azize Teresa, Osama Bin Laden, Easter Bunny, Enron.
- O especialista académico principal em terrorismo, editor do Jornal do Terrorismo, etc, aponta as origens do terrorismo moderno como o de Osama bin Laden, no início dos anos 60
O ; - Usame bin Ladin gibi - çağdaş terörizmin köklerinin 1960 ların başlarına dayandığını söylüyor.
Ao Bin Laden, para combater.
Bin Ladin'e, savaşmaya.
E se não for o Osama Bin Laden?
Ya Usame Bin Ladin değilse?
Podemos não ter o Bin Laden ou o Timothy McVeigh.
Bin Ladin veya Timothy McVeigh olmayabilir.
Pessoas como Osama bin Laden podem transformar-se noutras pessoas.
Usame Bin Ladin gibi adamlar başka biri gibi görünebilecek.
Temos um dos genros do Bin Laden aqui... e não sabíamos.
Tanrım. Bin Laden'in damatlarından biri elimizde ve haberimiz yoktu. Zaferi kazanan mı?
Mas... assim que o genro souber que o Bin Laden ordenou a sua morte... vai cantar como um pássaro no paraíso islâmico... e talvez isso impeça outro 11 de Setembro.
Bin Laden'in onun ölüm emrini verdiği öğrenince bülbül gibi ötecektir. Bu sayede belki bir 11 Eylülü daha önleriz.
- No outro dia, chamavam-lhe Bin Laden.
- Geçen gün adı Bin Ladin'di.
Dentro da Al Qaeda, ele estava no grupo dos lunáticos... mas tinha a atenção de bin Laden.
El Kaide`nin içinden. Ama Ladin`in kulağı da olabilir.
Do Iémen, tal como a família de bin Laden.
Yemen, Ladin`in ailesinin olduğu yerden.
Osama Bin Laden.
Osama Bin Laden.
"Bin Laden continua desaparecido."
"Bin Laden bulunamadı."
Ou, se calhar, que teria sido melhor ler o relatório sobre segurança que lhe deram a 6 de Agosto de 2001, onde se dizia que Osama Bin Laden planeava atacar a América mediante o desvio de aviões.
Belki de 6 Ağustos 2001'de verilen güvenlik raporunu okumuş olması gerektiğini düşünüyordu. Bu raporda, Usame Bin Ladin'in uçak kaçırarak Amerika'ya büyük bir saldırı gerçekleştireceği yazıyordu.
Penso que se chamava "Bin Laden decidido a atacar no interior dos EUA".
Sanırım başlık ; "Bin Ladin, Amerika'yı vurmaya kararlı" şeklindeydi.
Ninguém, se excluirmos os Bin Laden.
Bin Ladin Ailesi hariç.
As mais altas instâncias do nosso governo autorizaram vários aviões a recolher e evacuar para fora dos EUA familiares de Osama Bin Laden, bem como outros sauditas.
Usame Bin Ladin'in Ailesi'ni uçakla ülkeden çıkarmak için emir aldık.
A Casa Branca autorizou os aviões a recolher os Bin Laden e muitos mais sauditas.
Beyaz Saray'dan uçaklar tahsis edilerek Bin Ladin Ailesi ve diğer Suudiler ABD dışına taşındı.
Os Bin Laden e os sauditas saíram dos EUA em pelo menos 6 jactos particulares e quase duas dúzias de aviões comerciais, após o dia 13 de Setembro.
En az altı özel jet ve iki düzine ticari uçak 13 Eylül'den sonra Suudiler'i ve Bin Ladin'leri Amerika dışına taşıdılar.
No total, 142 sauditas, incluindo 24 membros da família de Bin Laden, foram autorizados a abandonar o país.
Bin Ladin Ailesi'nden 24 kişi dahil olmak üzere toplam 142 Suudi'nin Amerika'dan ayrılmasına izin verildi.
Exacto. No Verão de 2001, mesmo antes do 11 de Setembro, um dos filhos de Osama casou no Afeganistão e vários familiares compareceram à cerimónia. - Vários Bin Laden?
Evet, 2001 yazında, 11 Eylül'den hemen önce Usame'nin oğullarından biri Afganistan'da evlendi ve pek çok aile üyesi de düğüne katıldı.
Havia 24 membros da família Bin Laden...
Amerika'da Bin Ladin Ailesi'nden 24 kişi vardı.
No caso da família Bin Laden, teria sido prudente convocá-los e registar os seus depoimentos por escrito. - Pô-los por escrito.
Bin Ladin Ailesi'ne gelince onlara karşı daha tedbirli davranır mahkeme emri çıkartır ve ifadelerini alırdım.
As autoridades fizeram alguma coisa quando os Bin Laden saíram do país?
Otoritelerin, Bin Ladinler'in ülkeyi terk etmesine bir tepkileri oldu mu?
Se eu tivesse de incomodar um membro da família Bin Laden com uma intimação, acha que isso me tirava o sono?
Mahkeme emri çıkartıp Bin Ladin Ailesi'ni biraz zahmete soksaydım uykum kaçar mıydı sanıyorsunuz? Asla.
Sr. Bin Laden, pergunto-lhe por uma razão.
Bin Ladin, bu yüzden sana soruyorum.
Talvez tenha receado que o povo americano pudesse vir a descobrir que James R Bath fora o administrador financeiro dos Bin Laden no Texas.
Belki de Amerikan halkının James R. Bath'in Teksas'ta Bin Ladin'in yatırımlarını yönettiğini öğrenmesinden korkuyordu.
Quando foram desmobilizados, o pai de Bush era chefe da CIA, e Bath abriu uma empresa de aviação, depois de vender um avião a um homem chamado Salem Bin Laden, herdeiro da segunda maior fortuna da Arábia Saudita,
Uzaklaştırıldıktan sonra Bush'un babası, CIA başkanıyken Bath bir uçak satarak kendi havacılık şirketini kurdu. Uçağı satın alan adamın adı, Suudi Arabistan'ın ikinci en büyük servet sahibinin veliahtı Selim Bin Ladin'di.
o Saudi Bin Laden Group. Nessa altura, o Wacabara de se lançar no mundo como empresário.
"W" o zamanlar iş hayatına yeni girmişti.
O grande amigo de Bush fora contratado pelos Bin Laden para gerir e investir o dinheiro que tinham no Texas.
Bush'un yakın dostu James Bath, Bin Ladin Ailesi tarafından Teksas'taki yatırımlarını ve işlerini yönetmek için tutulmuştu.
Tanto o George WBush como o George HWBush, trabalhavam para a Carlyle, uma empresa em que a família Bin Laden era um dos investidores.
George W Bush ve George H W Bush yatırımcıların biri de Bin Ladin Ailesi olan Crlyle Gurup için çalışmıştı.
Estava também Shafiq Bin Laden, meio-irmão de Osama Bin Laden, que se encontrava na cidade para zelar pelos investimentos da família junto do Grupo Carlyle.
Usame Bin Ladin'in kardeşi Şefik Bin Ladin de Carlyle Gurup aile yatırımını kontrol etmeye gelmişti.
De facto, a família Bin Laden investiu num dos fundos de defesa do grupo.
Bin Ladin Ailesi, bir savunma fonuna yatırım yapmıştı.
Bin Laden na trituradora
Bin Ladin Parçalayıcıda.
Bin Laden.
Bin Laden.
Conhece a família Bin Laden?
Bin Ladin Ailesi'ni tanıyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]