Translate.vc / Portuguese → Turkish / Landing
Landing translate Turkish
87 parallel translation
A minha terra era Burden's Landing, a 210 Kms de Kanoma City.
Evim, Burden Adası'ydı. Kanoma'dan sadece 200 km. uzakta.
A todos os bons momentos que tivemos em Burden's Landing.
Burden Adası'nda yaşadığımız iyi zamanlara.
Burden's Landing é um lugar na Lua.
Burden Arazisi ayda bir yer.
mas afastava-me cada vez mais da Anne e da vida em Burden's Landing.
Ama giderek Anne'den ve Burden Arazisi'ndeki hayattan daha uzaklaştım.
Se alguma coisa restava em Burden's Landing era honra.
Burden Adası'nda kalan bir şey varsa, o da onurdu.
E o trilho ia dar sempre ao mesmo lugar a Burden's Landing e ao Juiz.
Yol hep bir yere çıkıyordu : Burden Arazisi'ne ve yargıca.
Já não pára em Cresap's Landing, mas ainda apita quando passa.
Artık Cresap's Landing'e uğramıyor ama her geçişinde düdüğünü öttürüyor.
Rua Lanin, 840.
Oh, oh, evet. 840 Landing Street.
Nós chamamos de Pittsburg Landing.
- Biz ona Pittsburgh Çıkarması deriz.
John Henry, lembra-se quando perdi o meu cavalo em Pittsburgh Landing?
- John Henry, atımı kaybettiğim zamanı hatırlıyor musun? - Şu Pittsburgh Harekatında?
Para celebrar este centenário, no sábado celebra-se um desfile que terminará em Penn's Landing, com um espectáculo de fogo de artifício.
Ve bu özel gün şerefine cumartesi günü bir geçit töreni düzenlenecek. Tören büyük bir havai fişek gösterisinin düzenleneceği Penn's Landing'de sona erecek.
Vão tocá-lo depois do fogo de artifício de Penn's Landing.
Galiba havai fişek gösterisinin ardından çan bir kez daha çalacak.
Corporal Punishment, Tina Ballerina... e de Knots Landing, Miss Donna Mills.
... Tina Ballerina`ya... ve Knots Landing`den, Miss Donna Mills`e teşekkür ederim.
- Sneden's Landing e Throg's Neck.
- Sneden Bölgesi, Throg Boynu.
Peço desculpa por este... momento à Knots Landing.
Şu tokatların konuştuğu anlardan nefret ediyorum ama...
Os sinais convergem numa localização perto de Fishers Landing.
Telefonları Fisher's Landing dışındaki baz istasyonunda birleşiyor.
É um sítio chamado Happy Landing.
Başka bir oyun. Bu yere Mutlu Liman deniyor.
- Vamos pousar esta merda, QB1.
- Fucking landing.
- Como vamos pousar em breve, verifiquem se a mesa está travada e a poltrona está na posição vertical.
As we should be landing shortly make sure that your tray table is locked and your chair is in the upright position.
Está em condicional no Rio Rink, Penn's Landing.
River Rink'teki Penn's Landing'de gözetim altındaymış.
Mas o que poderia estar enterrado lá, num lugar como Burden's Landing?
Ama böyle gömülü ne olabilirdi? Burden Kıyısı gibi bir yerde.
Walker Landing?
Walker Arazisi.
Na festa do lançamento da Walker Landing, a minha mãe e a Holly lutaram literalmente com os restos.
Walker Arsası açılışında, annem ve Holly kelimenin tam anlamıyla artıklarla dövüştüler.
Eu... estou no "Landing Strip"...!
Striptiz İskelesi'ndeyim.
Ela disse "Landing Strip"?
Striptiz İskelesi mi dedi?
A Walker Landing é muito jovem, seria suicídio financeiro.
Walker Landing genç bir şirket. Bu mali intihar olur.
Mas a verdade é que não haveria Walker Landing sem a Ojai Foods.
Ama gerçek şu ki, Ojai Gıda olmadan Walker Arazisi olmaz.
Como foi na Walker Landing? Horrível.
Walker Landing'de işler nasıl gitti?
Se salvarmos a Ojai, e algo acontecer à Walker Landing, nem sequer podemos ir a um Banco.
Girersek, Ojai'yi kurtarırsak ve Walker Landing'e bir şey olursa bankaya bile gidemeyiz.
Muito bem. Tendo em conta que temos todos os riscos, achámos que o melhor seria uma fusão entre a Ojai Foods e a Walker Landing.
Üzerimizdeki tüm riski hesaba katınca,... Ojai Gıda ile Walker Landing'in birleşmesinin en iyisi olduğunu düşündük.
Vemos esta fusão como a oportunidade para aumentar a Walker Landing.
Bu birleşmeyi Walker Landing'in büyümesi için bir fırsat olarak görüyoruz.
Mãe, vamos dar a Walker Landing como garantia para satisfazer o Banco.
Anne... Walker Landing'i bankayı tatmin etmek için teminat olarak göstermek üzereyiz.
IVAN DEIXOU A BANDA E VIVE COM TIZIANA EM HOLLAND LANDING.
Ivan Hurd, grubu bıraktı. Tiziana ile Landing, Ontario, Hollanda'ya yerleşti.
Tenho que te explicar a diferença entre a mãe da Jenny e quatro dançarinas do "Landing Strip"?
Jenny'nin annesiyle Landin striptiz kulüpten gelen 4 dansçı arasındaki farkı size gerçekten açıklamam mı gerekiyor?
Para a Walker Landing, sim, mas não para a Ojai Foods.
Walker Bağcılık için. Ojai Gıda için değil. Siz ikiniz neden bukadar muhalifsiniz?
Já estão a chamar-lhe Walker Landing.
Tamam, tamam. Bukadarı yeterli.
Têm uma empresa chamada Happy Landing Entertainment
Oakland'da "Happy Landings Entertainment" adında bir şirketleri var mıydı?
A Walker Landing tem um sistema mais eficaz, logo...
Saul, iki farklı şirket varken duruma bu şekilde bakmayı kesmelisin.
Que aterrem.
Landing.
Construiu a Walker Landing contigo. Interveio para ajudar a Ojai. E que fizeste?
Walker Bağcılığı seninle kurdu.Ojai'ye yardım elini uzattı, peki ne oldu?
Isso foi uma indireta para a Walker Landing?
Oh, pardon. Bu Walker bağcılığa bir atıf mıydı?
Porque não vai buscar vinho, e encontramo-nos junto à tenda da Walker Landing, seja lá onde for.
Buyüzden, neden biraz şarap almiyorsun? Seninle Walker bağciliğin reyonunda buluşalim, Nerede-nerede-herneredeyse.
Mas, sem mais delongas, o primeiro prémio na classe de vinhos de mesa vai para o Coastal Reserve, da Walker Landing.
Fazla uzatmadan, En iyi şarap ödülünü sunmak isterim- - Walker Bağcilik'in kiyi rezervi.
Você encara riscos, Ojai Foods, Walker Landing... e com esses riscos você cai.
Sen risk alıyorsun.. Ojai Gıda, Walker Bağcılık... Evet, bu risklerden sende payını alıyorsun.
BEM-VINDOS A CREEK LANDING
CREEK LANDING'E HOŞ GELDİNİZ
IMOBILIÁRIA DE CREEK LANDING
CREEK LANDING EMLAK
Fala o Departamento do Xerife de Creek Landing.
Creek Landing Şerifliği adına konuşuyorum.
Vai haver uma fusão com a Walker Landing.
Walker Landing ile birleşiyorlar.
Chama-se Walker Landing.
Aile ismi içinde yeralıyor.
Vou trabalhar na Walker Landing.
- Öyle mi?
- Landing at Point Rain
Sezon 2 Bölüm 5 :