Lawton translate Turkish

Let Lawton se encarrega disso.

Bunu Lawton düşünsün.

- Volte e diga ao Lawton o que aconteceu.

- Çiftliğe dönüp ona söyleseniz iyi olur.

- Onde está o Lawton? - Está em casa?

Lawton nerede, evde mi?

O pai mandou-me falar com o Lawton... e eu tinha um palpite que por uma razão ou outra... talvez pudesse estar aqui.

Babam Lawton'ı bulmamı istedi ve ben de hala burada olabileceğini düşündüm.

Não me interessa o que os jornais e a cidade digam... ou o facto da esposa de Lawton ficar doente cada vez que os convidamos... Mas... você!

Gazetelerin ne yazdığı, kasabalıların ne söylediği ya da onlara her soruşumuzda Lawton'ın karısının hasta olması umurumda değil.

Perde o seu tempo explicando, Sr. Lawton. Ele não confia em nenhum de nós por mais de $ 40 por mês. Vamos.

- Bunu açıklayarak zamanınızı harcıyorsunuz çünkü hiçbirimize ayda 40 dolardan fazla güvenmez.

Lawton disse que eles têm que apresentar provas da culpa dele.

Lawton sorumluluğun ondan kaynaklandığını kanıtlamaları gerektiğini söyledi.

- Vou ver o Lawton.

- Nereye gidiyorsun?

Duas Luas disse que o Lawton estava trazendo alguns documentos.

İki Ay Lawton'ın bazı evraklar getirdiğini söyledi.

Lawton trouxe-os.

Evraklar. Bunları Lawton yazdı.

Queria apresentar-te a Tina Lawon.

Tina Lawton'la tanışmanı istiyorum. - Charlie Evans.

Springfield, Kansas City, Lawton, Dallas, Jackson.

Springfield. Kansas City. Lawton.

E esta é a amável estrela Dolores Fuller, que vai representar Janet Lawton.

Ve bu sevgili yıldız adayımız Dolores Fuller Janet Lawton'u oynayacak.

Janet Lawton.

Janet Lawton.

- Janet Lawton?

- Janet Lawton.

Janet Lawton é claramente o melhor papel para mim.

Janet Lawton tam oynanması gereken.

E a amável Loretta King é a repórter Janet Lawton.

Ve nefis, nefis, nefis masum genç kız gazeteci Janet Lawton rolünde Loretta King.

A Janet Lawton descobriu que o Dr. Vornoff comprou a residência Willows e agora quer provar que todas as histórias sobre monstros são verdadeiras.

Tamam, Janet Lawton, Dr Vornoff'un eski malikaneyi satın aldığını öğrenir ve tüm canavar hikayelerinin gerçek olduğunu ispatlamaya çalışır.

O fabuloso Dan Lawton.

müthiş Dan Lawton.

- Lawton.

- Lawton.

Hei, Lawton.

Hey, Lawton.

É a única maneira que eu vejo para que o Lawton me deixe em paz.

Lawton'dan kurtulmanın tek yolu.

Muito Bem, Lawton,

OK, Lawton,

Mas não faz com que o Lawton deixe o teu irmão em paz.

Lawton kardeşini bırakırsa, değiller.

Porque és a única rapariga da escola que diz "não" ao Lawton.

Lawton'un okulda işi olamayan tek kızsın.

Que eras mais inteligente que o Lawton e o seu bando de machos, que te importavas com outras coisas.

Lawton ve tayfasından daha akıllıydın, farklı düşünürdün.

Alguém que te quer ver a derrotar o Lawton.

Lawton'u alt ettiğini görmek isteyen biri.

Sim, os cúmplices do Lawton furaram as minhas rodas.

Evet, Lawton'unkiler lastiklerimi kesmiş.

Lawton, onde é que conseguiste arranjar esse carro de merda?

Lawton, bu boktan arabayı nerden buldun?

O Lawton deu a Acção Nº10 ao Riplock.

Lawton 10'uncuyu Riplock'a verdi.

Reitor Lawton!

Dekan Martin!

Eis Mans a deixar para Lawton.

Ve Mans, Lawton'a pas verdi.

Lawton, bloqueado por trás...

Arkası kesilen Lawton...

O Lawton ligou-me dos arquivos da CIA.

CIA arşivlerden Lawton aradı.

Os valores desceram para 112.05, com a Lawton a vender títulos no valor de 3 mil milhões de dólares.

Lawton Kardeşlerin 3 milyar dolarlık satış emriyle fiyat 112,05'e düştü.

"Lawton Brothers Trade Sob Investigação."

"Lawton Kardeşler İncelemeye Alındı."

"A FSA abriu, hoje, um inquérito oficial sobre as actividades da Lawton Brothers."

"Sermaye Piyasası Kurulu Lawton Kardeşler'in ticari faaliyetleri hakkında soruşturma açtı."

O Lawton não vai deixar dois agentes da NTAC irem com ele.

Lawton iki NTAC ajanını yanlarında istemez.

Como fazia o Lawton Chiles, o ex-governador do Estado da Florida, embora tenha que admitir que eu tenho melhor pontaria.

Eski Florida Valisi Lawton Chiles gibi. Ama iddia ediyorum, ben daha iyiydim.

Agora, não há dissabores entre o Chiles e a família Bush, desde a campanha suja que ele levou a cabo contra o Jebbie, em 1994. Mas sempre gostei de Lawton e todos os anos antes dele falecer, passávamos um tempo muito agradável, a caçar perus na Primavera.

Chiles ve Bush ailesi arasında 94'te Jebbie'ye karşı yürüttüğü kirli kampanyadan beri bir husumet var ama Lawton'ı hep sevmişimdir ve o ölmeden önce her yıl baharda hindi avlayarak iyi vakit geçirirdik.

O Lawton Chiles, já não dirige este Estado, Ron.

Artık bu eyaleti Lawton Chiles yönetmiyor, Ron.

Oficiais da polícia relataram que o misterioso Batman possa ter ajudado na captura de Floyd Lawton mais conhecido pelo atirador Tiro Certeiro.

İsimlerinin açıklanmasını istemeyen bazı polis yetkililerinin verdiği bilgiye göre Deadshot olarak bilenen kiralık katil Floyd Lawton'ın dün gece yakalanmasında Batman'in de katkısı olabilir.

Lawton.

Lawton.

O Sr. Lawton, um dos meus pacientes preferidos, voltou.

En sevdiğim hastalarımdan Bay Lawton gelmişti.

O Sr. Lawton deve sentir-se mal pelo seu estado te ter aborrecido.

Eminim ki Bay Lawton durumu seni sinirlendirdiği için berbat hissediyordur.

Por causa do desconforto abdominal, estava a pensar pedir uma endoscopia para o Sr. Lawton. Pode ser?

Karın ağrısı yüzünden Bay Lawton'a endoskopi yaptırmayı düşünüyorum.

- Onde está o Sr. Lawton?

- Bay Lawton nerede?

O Sr. Lawton tem cancro no estômago.

Bay Lawton'da mide kanseri var.

Pensei que estivesses a ser insensível com o Sr. Lawton e estavas apenas a ser meticulosa.

Bay Lawton'a duyarsız davrandığını düşünüyordum, ama eksiksiz iş yapmaya çalışıyormuşsun.

Sei que sou terrível com os pacientes. Lá porque tive sorte na decisão com a endoscopia do Sr. Lawton, nunca mais me pressionará para ser melhor?

Hasta ilişkilerinde felaket olduğunu biliyorum, ama Bay Lawton'un endoskopisinde bir tane şanslı karar veriyorum, hemen daha iyi olmam için zorlamaktan vaz mı geçiyorsun?

- Do que se trata, Sr. Lawton?

O nedir Bay Lawton?