Translate.vc / Portuguese → Turkish / Lindas
Lindas translate Turkish
2,402 parallel translation
São lindas.
Çok güzeller.
Logo que as tuas lindas mãozinhas passarem naquele cartão... as minhas lindas mãozinhas vão fazer um pouco de magia financeira.
Senin o güzel, küçük ellerin o kartı hallettiği zaman benim küçük ve güzel ellerim de finans sihiri yapmaya başlayacak.
Nunca estou interessado por aí além, mas digo-lhes que são lindas.
Çok fazla ilgimi çekmedi ama yine de onun ne kadar güzel olduğunu söyleyip duruyorum.
Ei, bochechas lindas, para o meu quarto, agora!
Hey, güzel yanaklı, benim odam, hemen!
Eu tenho aqui estas lindas antenas.
Bu kullanışlı antenlerim olduğu için.
Lindas gravatas.
Kravatlar güzelmiş.
Pois, bem, as flores são lindas.
Çiçekler çok güzel.
Lindas raparigas de biquínis a entrarem e a pedirem-me drogas.
Bikinili güzel kızlar gelip uyuşturucu istiyor.
Temos três lindas crianças e... um amor profundo e duradouro.
Üç tane çok sevdiğim çocuğum var.
Disse que fica tímido perto de miúdas lindas.
Güzel kızların yanında utangaçlığı tutuyormuş. Hadi canım.
Requerem muita atenção e cuidado, até que floresçam em lindas flores.
Böylesi güzel çiçekleri açabilmesi aşırı derecede dikkat ister.
Há um Irlandês que pinta com o pé esquerdo e um Japonês que pinta umas lindas paisagens com o pincel na ponta da pila.
Sol ayağı ile çizebilen İrlandalı bir adam vardı. Çükünün ucundaki fırçayla manzara resmi yapabilen Japon herif te vardı.
Deve ter ido a uma discoteca ontem à noite, afinal é a Semana da Moda, quando as mulheres mais lindas do mundo vão aos locais mais na moda, que nem gafanhotos.
Muhtemelen de geçen akşam kulüpteydi. Ne de olsa dünyanın en seksi bayanlarının, en şaşaalı gece mekanlarına çekirgeler gibi üşüştüğü moda haftasındayız. - Sadece çekirgeysen yersin.
Esguias, lindas, provocadoras!
İnce, güzel, çekici.
São lindas.
Muhteşemler.
As mulheres com quem trabalha são lindas.
Birlikte çalıştığın kadınların hepsi güzel.
- Lindas, não são?
Güzel, değil mi?
Substitui as flores importadas, pelas lindas azaleias do nosso 30 Rock.
Bu nedenle büyük israf olan ihraç edilmiş çiçeklerimi, bizim 30 Rock terasından açelyalarla değiştirdim.
De facto, deves ser uma daquelas mulheres lindas que não sabem que o são.
Büyük ihtimalle ne kadar güzel olduğunu bilmeyen güzel kadınlardan birisin.
E, claro, são as duas lindas, ricas, dinâmicas, e casaram com jovens magnatas.
Bom! Ve Naomiye dinletiriz.
É assim que mantenho a escumalha afastada das ruas e das coisinhas lindas como você.
İşte bu şekilde serseri takımını sokaklardan ve senin gibi güzel şeylerden uzak tutuyorum.
São... são lindas!
Çok güzeller.
Não tão lindas como vós.
Senin kadar değil.
Todos os tipos de cores, lindas estalactites de cristais de gelo penduradas, todo o tipo de criaturas no fundo, estrelas-do-mar, ouriços, uma fantástica abundância de vida.
Bütün renkler buzdan sarkıtlar buzdan aşağı doğru sarkıyor. Dipte ne ararsan var, denizyıldızı, deniz kestaneleri. Tam bir yaşam bolluğu.
Lindas, realizadas, virtuosas.
Güzel, becerikli, erdemli.
A tua mãe era uma das mulheres mais lindas que conheci...
Annen zamanının en güzellerinden biriydi.
Grande dia para um casamento. As flores estão lindas e tal.
Çiçekler harika diğer şeyler de çok güzel.
Não, são lindas.
Çok güzeller.
Bastardo sortudo. A comer as lindas vacas todos os dias.
Şanslı hergele bütün gün bu güzelim inekleri beceriyor.
Consideram-se lindas e amáveis na superfície. Mas nos joelhos são as mesmas putas universais.
Kadınlar dışarıdan bakınca sevimli ve çekici görünebilirler ama hepsinin içinde aynı fahişelik yatar.
São duas raparigas lindas, Justin.
İki sevimli kız bulmuşsun Justin.
Minhas lindas senhoras, não deixem de partir os pratos, é muito grego.
Güzel bayanlar, tabakları kırmayı unutmayın. - Sahi mi? - Tam bir Yunanlı gibi.
- Venham... que coisas lindas. Vejam.
Ne kadar güzel, bak...
- Venham... que coisas lindas. Vejam.
Haydi, bakın ne kadar güzel şeyler.
Lindas botas.
Ne güzel çizmeler.
São lindas, obrigado.
Çok güzeller. Teşekkür ederim.
Sai com meninas lindas.
Güzel kızlarla çıkarsın.
São lindas, obrigada.
Teşekkür ederim.
São lindas, obrigada.
Çok güzeller, teşekkür ederim.
As tuas pinturas são lindas, a sério.
Resimlerin çok güzel. Gerçekten.
Lá existem lindas ilhas.
Çok güzel adalar vardır orada.
E tinha umas amigas, umas raparigas lindas, a Colleen e a Shirley...
Arkadaşları da çok güzeldi. Colleen ve Shirley.
Crianças lindas, não são?
Harika çocuklar, değil mi?
- São lindas.
- Çok güzeller.
- Miúdas lindas.
.. güzel kızlar. - Tamam.
As rosas são lindas, mas está sempre cheio de gente.
Güzel günleri var ama ahmağın teki.
- Lindas imagens.
- Hoş resimler.
As suas mãos são lindas.
Ellerin çok güzel.
São lindas, não são?
Ne tatlılar, değil mi?
- Sim, são lindas!
- Evet.
São flores lindas.
Evet.