English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Lockhart

Lockhart translate Turkish

507 parallel translation
Venha, Sr. Lockhart, são horas de morfar.
Haydi bakalım Bay Lockhart, yemek zamanı.
- Will Lockhart.
- Will Lockhart efendim.
- De nada.
- Bir şey değil Bay Lockhart.
- Boa noite.
- İyi akşamlar Bay Lockhart.
Boa noite.
- İyi geceler Bay Lockhart. - İyi geceler Bayan Waggoman.
- Will Lockhart.
- Will Lockhart.
- Obrigado.
- Sağolun Bay Lockhart.
E o senhor?
Ya siz Bay Lockhart?
Gostei de trabalhar para si.
Sizin için çalışmaktan memnundum Bay Lockhart.
Sou um homem solitário.
Ben yalnız bir insanım Bay Lockhart.
Porque lutaste com o Lockhart?
Neden Lockhart'la kavga ettin?
O que é que faz aqui?
Burada ne işin var Lockhart?
Preocupa-me, e eu não me preocupo facilmente.
Beni endişelendiriyorsun Lockhart. Oysa kolay endişelenmem.
Quero ser seu amigo.
Seninle dost olmak istiyorum Lockhart.
Há sempre espaço.
Yer her zaman vardır Lockhart.
Padre, este é o Sr. Lockhart.
Peder, bu Bay Lockhart.
Ainda por cá?
Hala burada mısın Lockhart?
- O Sr. Lockhart estava a substituir-te.
- Bay Lockhart yerini dolduruyordu.
Vou ter de lhe pedir que entregue a sua arma.
Silahını alayım Lockhart.
Não é tudo.
Hepsi bu değil Lockhart.
- Sonha muito?
- Çok rüya görür müsün Lockhart?
- Porque é que o fez?
- Bunu neden yaptın Lockhart?
- O Half Moon contratou o Lockhart.
- Yarım Ay, Lockhart'ı işe aldı.
Olha!
Şuna bak Lockhart.
Espere.
Dur Lockhart.
Quem é esse Lockhart?
Kimmiş o Lockhart?
Leva o Sr. Lockhart para a sala, ficará mais confortável.
Sen Bay Lockhart'ı salona götür, orada daha rahat eder.
Foi o Lockhart.
Lockhart.
- Não pode fazer frente ao Lockhart.
- Sen Lockhart'la baş edemezsin.
- É você, Lockhart?
- Sen misin Lockhart?
Ele pediu para falar consigo.
Lockhart, seni istiyor.
Venha cá.
Güzel. Buraya gel Lockhart.
Adeus.
- Hoşçakalın Bayan Waggoman. - Güle güle Bay Lockhart.
Se perguntar por um Capitão Lockhart, saberão dizer-lhe onde me encontrar.
Yüzbaşı Lockhart'ı soracak olursanız beni nerede bulacağınızı söylerler.
- E Ralph Lockhart, o director da equipa.
- Ve Ralph Lockhart, birim müdürümüz.
- Lockhart.
- Lockhart.
Ralph Lockhart.
Ralph Lockhart.
- Chamam-no ao telefone.
- Telefon, Bay Lockhart.
Conhece Ralph Lockhart?
Ralph Lockhart'ı tanıyor musun?
Lockhart diz que John planeia usá-la no grande incêndio.
Lockhart, John'un onu büyük yangında kullanacağını söyledi.
- O do pão, o Lockhart, estava bem.
- O ekmekçi, Lockhart, iyiydi.
- Lockhart é apelido teu, ou dele?
- Lockhart. Kızlık soyadın mı? - Eski eşimden.
Lockhart é melhor.
Lockhart daha iyi.
- Como está, Mrs. Lockhart?
- Merhaba Bayan Lockhart.
Lockhart, na verdade.
Lockhart.
Abby Lockhart.
Abby Lockhart.
Abby Lockhart!
Abby Lockhart!
O estado chama Abby Lockhart.
Abby Lockhart'ı çağırıyoruz.
- Miss Lockhart?
- Bayan Lockhart.
Miss Lockhart, acha que a sua mãe deve ser internada involuntariamente?
- Kabul edildi. Bayan Lockhart, annenizin kendi isteği dışında hastaneye yatırılması gerektiğini mi düşünüyorsunuz?
É a filha de Mrs. Wyczenski?
Bayan Lockhart.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]