Translate.vc / Portuguese → Turkish / Lucas
Lucas translate Turkish
4,826 parallel translation
Pensas que o Julian possa ter dado o teu telemóvel ao Lucas?
Yani Julian cep telefonunu Lucas'a mı vermiş?
O Lucas pode ter recuperado o código fonte do Arco pela memória do telemóvel.
Lucas Arc'ın kaynak kodlarından bazılarını cep telefonumda bulmuş olabilir.
O Lucas está a jogar jogos de vídeo com a infra-estrutura da cidade e queres que eu me preocupe com o Escher?
Lucas şu anda şehirin altyapısıyla oyun oynuyor sense Esher hakkında endişelenmemi söylüyorsun.
A Kiera tem a certeza de que o Lucas é o culpado e que podemos interceptá-lo.
Kiera bu işin arkasında Lucas'ın olduğuna emin.
- Onde está o Lucas?
Lucas nerede?
Falas sobre o Lucas ou pensas que o meu interesse pelo que fazes será renovado.
Lucas'ın nerede olduğunu söylemeye başlamazsan asıl amacının ne olduğunu sorgulamaya başlayacağım.
Nunca gostei do Lucas quando a cabeça dele era boa.
Lucas iyice delirdiğinden artık onu pek takip etmiyorum.
O Lucas está convencido de que vê o Kagame?
Lucas, Kagame'yi gördüğünü mü iddaa ediyor.
Conseguiste o número do Lucas com o Kellog?
Kellog'dan Lucas'ın numarasını aldın mı?
Se tenho o número do Lucas, porque não o localizamos?
Eğer numarası elimizdeyse neden telefonunu takibe almıyoruz?
Vamos descobrir onde o Lucas está a sério.
O zaman Lucas'ın gerçek yerini bulalım.
O Lucas tinha a carrinha dele cheia de câmaras.
Lucas karavanı küçük kameralarla donatmış.
Então, se o destruíres, ninguém poderá fazer de novo o que o Julian e o Lucas fizeram?
Yani onu yok edersen Julian ve Lucas'ın yaptığı şeyi bir daha kimse yapamaz mı?
O Lucas está fora da jogada, e penso que seja lá o que encontraste na traseira da carrinha, deixou-te um passo mais perto, de voltar para casa.
Lucas'da aradan çıktığına göre aracın arkasında bulduğun şey seni eve bir adım daha yaklaştırmıştır. Bugün iyiler kazandı değil mi?
- O Lucas não está morto.
Lucas ölmedi ki.
O Jason deriva pela realidade, O Lucas está no fundo do poço...
Jason gerçeklik içinde ve dışında sürükleniyor, Lucas daha derinlere gitti..
Juntei o dispositivo de viagem no tempo, com o software do Lucas, é muito mais avançado do que qualquer trabalho meu. - Até ao momento.
Lucas'ın birkaç zaman makinesi yazılımını inceledim, benim yapabileceğimin çok ötesinde bugün için.
E o Lucas?
Peki ya Lucas?
Escute, Lucas, se quer que eu coopere com você, preciso que coopere comigo.
Beni iyi dinle, Lucas, benim dediklerine uymamı istiyorsan sen de benim dediklerime uy.
O Lucas Vincent é um agente de alto nível no Exército da Sagrada Reclamação, uma rede descentralizada de terroristas com tendências antiocidentais e histórico de reféns.
Lucas Vincent... Kendisi Kutsal Islah Ordu'sunda yüksek rütbeli bir asker, bu Ordu batıya karşı nefret besleyen özeksiz bir terörist birimi ve daha önce de rehin aldıkları olmuştu ve hiçbiri de iyi sonlanmadı.
Tínhamos um acordo, Lucas.
Anlaşma yapmıştık, Lucas.
Pilotámos o jato dele até Cabo San Lucas, para ver o eclipse total do sol.
Onun Learjet'i ile güneş tutulmasını izlemek için Cabo San Lucas'a uçtuk.
Os seus filhos, Konrad e Lucas, são homens agora.
Oğulların Konrad ve Lucas artık büyüdüler.
Lucas tem um filho.
Lucas'ın bir oğlu oldu.
Você e Lucas eram prometidos?
Sen ve Luke nişanlı mıydınız?
"Salteadores da Arca Perdida" é o filho de Steven Spielberg e George Lucas, dois dos mais talentosos realizadores da nossa geração.
Kutsal Hazine Avcıları jenerasyonumuzun en yetenekli iki yapımcısı olan Steven Spielberg ve George Lucas'ın gayri meşru çocuğu gibidir.
Lucas diz - Acalme-se Ainda tem um ataque
Luke, "Sakin ol, celallenme hemen..."
Lucas diz que há um deus Ele está julgando-a
Luke, Tanrı'nın olduğunu ve sizi yargıladığını söylüyor.
E Lucas como está?
Lucas nasıl, o iyi mi?
Lucas, não te esqueças da mochila.
Lucas, sırt çantanı unutma.
Ela ligou para 112 ontem à noite, a dizer que estava a ser seguida por alguem que conhecia muito bem, um tal Lucas Bundsch.
Dün gece 911'i tuşlamış ve operatöre tanıdığı bir adam tarafından takip edildiğini söylemiş Lucas Bundsch tarafından...
- O seu nome é Lucas Bundsch?
Adınız Lucas Bundsch mı?
Lucas Bundsch não matou a Samantha Wabash ontem à noite.
Lucas Bundsch dün gece Samantha Wabash'ı vurmadı.
Tenho 90 % de certeza que Lucas Bundsch matou a Allie Wabash há 6 anos atrás.
Yüzde 90 eminim ki Lucas Bundsch altı yıl önce Allie Wabash'ı öldürdü.
Lucas Bundsch mediu a respiração durante o interrogatório.
Lucas Bundsch yalan makinesi testi boyunca nefesini tuttu.
Nenhum suspeito do caso de Allie Wabash recebeu mais atenção do que Bundsch, e sem razão nenhuma.
Allie Wabash davasındaki hiç kimse Lucas Bundsch'dan daha fazla dikkat çekmedi. ... ama sebepsiz yere.
Ele não reparou na mandíbula do Lucas Bundsch há 6 anos.
Lucas Bundsch'ı altı yıl önce sorgularken..
Disseste ao Lucas Bundsch onde eles moram ou não?
Lucas Bundsch'a onların nerde yaşadığını söyledin mi, söylemedin mi?
Bundsch trabalhava nas mudanças antes de ser engenheiro de som.
Lucas Bundsch ses mühendisi olmadan önce nakliyeci olarak çalışıyordu.
Os parentes da Denise Todd nunca ouviram falar de Lucas Bundsch.
Denise Todd'a yakın olanlar... Lucas Bundsch ismini hiç duymamış.
Nunca viram ninguém que se pareça com Bundsch.
Onlar Lucas Bundsch'a benzer birini de görmemişler.
Enfim, quando ouviu o nome Lucas Bundsch, não conseguiu acreditar.
Neyse, Lucas Bundsch ismini duyduğunda inanamadı.
A Bonnie namorou com o Lucas Bundsch no secundário. - Ele era suspeito?
Bonnie lisede Lucas Bundsch'la çıkıyordu.
O que fazemos com o Lucas?
Lucas hakkında ne yapacağız?
Lucas.
Lucas'ı.
Lucas.
Lucas.
Lucas!
Lucas.
Lucas A. | vivisilusion | Nano Adaptação PT-PT :
çeviri : nejo35 iyi seyirler dilerim
Acho que Lucas Bundsch pode ser um assassino em série.
Sen neden bahsediyorsun? Bence Lucas Bundsch seri katil olabilir.
Residência dos Tilden. Lucas Bundsch a falar.
Tilden malikanesi.
- Quer falar com a Cynthia?
Lucas Bundsch konuşuyor.