English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Látex

Látex translate Turkish

315 parallel translation
O látex é aquecido e enchido.
Kauçuk madde burada ısıtılıp dökülüyor.
- Estás na área do látex.
- Lateks işindesin.
- Do látex?
- Lateks mi.
- E que faço eu com o látex?
- Lateksi ne yapıyorum?
Estás a pensar contratar-me para teu vendedor de látex.
Beni lateks satış sorumlusu olarak işe almayı düşünüyorsun.
Vou contratar-te para meu vendedor de látex?
- Seni lateks sorumlusu mu yapacağım?
E queres tu ser o meu vendedor de látex?
Bir de lateks satış sorumlusu olmak istiyorsun.
São fabricantes de látex.
Lateks. Lateks üretimi, Bayan Sokol.
Vendedor de látex.
Lateks satışçısı.
Para a venda de látex e de produtos relacionados com o látex.
Lateks satışı ve lateks ile ilgili ürünler.
- Estão no ramo do látex.
- Lateks işindesin.
- E que faço eu com o látex?
- Lateks ile ne yapıyorum?
Estás a pensar contratar-me para teu vendedor de látex.
Beni lateks satış elemanı olarak almayı düşünüyorsun.
E querias tu ser o meu vendedor de látex.
Bir de benim lateks satış elemanım olmak istiyorsun.
- Consigo vender látex assim.
- Lateksi böyle satabilirim.
- Látex?
- Lateks mi?
Primeiro, remende as frestas do soalho, usando o remendo de composição de látex... aplicando com uma espátula.
- Hazırım! İlk olarak, çatlakları kapatmak için, latex bazlı karışımımızı ve malamızı alıyoruz.
- Estão no negócio do látex.
- Lateks işindesin.
E que faço eu com o látex?
Lateksle ne yapıyorum?
"Preservativo de látex".
"La-teks Kon-dom."
O que precisam quando fazem sexo, o látex.
Seks yaparken neye ihtiyacınız vardır? Latekse.
Se parece o látex empregado nas camisinhas, mas, na verdade, se trata de um organismo complexo com uma capa subcutânea de quitina.
Normal bir prezervatif gibi görünse de aslında kompleks bir organizma. Astar olarak ise bir kitin tabakası var.
O método novo de Smirnoff de unir Látex-silicone-Micellen con filamentos de laticina centripétala foi um sinal de deus que é necessário acabar com esta atividade perversa e pecador.
Smirnoff'un, silikon ve lateksi merkezcil laktoz iplikleriyle birleştirme metodu bu sapık günahkarları yok etmemiz için tanrıdan bir işaret.
Há alguma irritação, talvez seja reacção alérgica ao látex.
Bazı tahrişler var muhtemelen lateks alerjisi kaynaklı.
Sei como gostas de usar látex.
Plastiği ne kadar sevdiğini biliyorum.
Talco de luvas de látex da Polícia, em três dedos.
Plastik eldivenlerden gelen pudranın, polise ait olduğu tespit edilmiş. Üç parmakta varmış.
- As luvas eram de látex?
Doktor eldiveni demiş. Lateks mi demek istiyor?
A Carmel tinha talco das luvas de látex nos dedos.
Carmel'in parmaklarında, lateks eldivenlerindeki pudradan vardı.
Látex e Cornflakes. Podemos fazê-lo.
Kauçuk ve mısır gevreğiyle efektleri hallederiz.
"Látex e Cornflakes"?
"Kauçuk ve mısır gevreğiyle mi"?
O digital é uma merda. Viva o látex.
Dijital işe yaramaz, en iyisi kauçuk.
Látex e Cornflakes.
Kauçuk ve mısır gevreği.
Arranjem um pedaço de látex!
Dişlerinizi kapatın.
- Não, látex, pele de cordeiro?
Hayır, lastik, kuzu derisi diye sormuştum? - Evet, evet.
As luvas de látex?
Lastik eldivenler mi?
Trabalhamos com artigos especiais, com roupas de fantasia eróticas, vestidos de látex e tudo o mais.
Yeni işimiz hakkında araştırma yapmak için bu hafta sonu Las Vegas'tayız. Özel ürünlerin dağıtımını yapıyoruz. Erotik, fantazi kıyafetler,..
Mas era um tipo de amor especial, um tipo de amor que requer látex.
Cok ozel bir ask. Prezervatif gerektiren bir ask cesidi.
Com todo o possível respeito que posso ter por um homem de máscara de látex, que declama sobre teorias de conspiração pode crer. Já atravessou essa ponte.
Plastik bir maske takan ve komplo teorileri üreten sana, tüm saygımla söylüyorum ki David... inan bana o sınırı çoktan aştın.
Ele faz a análise de qualquer superfície digitaliza-a, e cria um duplicado em látex que podes usar para obter informação do Gerace.
Düz bir yüzey üzerindeki bütün parmak izlerini alır, dijitalleştirir ve Gerace'nin odasına girebilmen için sıvı bir kopyasını çıkartır.
Uma planta de látex!
Kauçuktan bir ağaç!
Latex.
Şunu tak!
3 PRESERVATIVOS DE LATEX
PREZERVATİF
O Keanu em latex e gelado com pedaços de chocolate!
Pakette Keanu, Çikolatala çubukları...
- Vou na quinta... na excursão do "Sexo Seguro".
Perşembe gidiyorum. Latex Güvenli Seks Turu'na.
Podiam ter arranjado a tua impressão de um copo que tenhas tocado num restaurante ou de uma luva de latex que tenhas posto fora e viraram-na do avesso.
Parmakizini almış olabilirler restaurantta ellediğin bir bardaktan veya çıkardığın latex eldivenden ve içini dışarı çevirmişlerdir...
Superfície de latex de borracha, pintada de fresco... um pouco de fita cola... não seria assim tão difícil de recolher e usá-la novamente.
Lateks lastik yüzey, taze boyanmış bir bantla sonlandırıp çıkarıp yerleştirmek zor olmayacaktır.
- Flocos de latex.
Bitki özlü ince bir tabaka.
Se a borracha de latex e o spray de cozinha fossem num encontro às cegas... Como é que acabariam a noite?
"Eğer lastik eldiven ve yemek yağı buluşurlarsa, gece nasıl biter?"
Bem, encontrámos algumas partículas de latex na impressão do seu polegar.
Şey, Parmak izlerinizde lastik parçacıklarına rastladık.
Isto explica o latex e a lecithin.
Bu lastik eldiven parçalarını ve lecithin'i açıklıyor.
Aparecem com as vossas luvas de latex e as vossas caixinhas de metal janotas e com os vossos pózinhos...
- Eldivenlerinizle,.. ... küçük metal kutularınızla, tozlarınızla gelirsiniz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]