English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portuguese → Turkish / Léon

Léon translate Turkish

2,152 parallel translation
- Leon.
- Leon.
Certo, Leon.
Pekâlâ, Leon.
Obrigada, Leon.
Teşekkür ederim, Leon.
Leon, olha para mim.
Leon, bana bak.
Olha, Leon.
Bana bak, Leon.
O Leon Drake veio ter comigo.
Leon Drake bana geldi.
Leon Drake.
Leon Drake.
- Elliot Gillum.
Leon Drake ile bağlantısı var.
Tem ligações ao Leon Drake.
O neler yapabilir, hiç bir fikrin yok.
Este é o Leon Drake, trabalha para o Elliot.
Uh, Bu Leon Drake. Elliot için çalışır.
O Leon quer fazer-te umas perguntas. Não, não.
Leon sana bazı sorular sormak istiyor.
Leon Wu, 20 anos.
Leon Wu, 20 yaşında.
O Leon apanhou 18 meses.
Ve Leon 18 aya çarptırılmış.
Mas em vez de estar agradecido, o Leon não conseguiu esquecer a morte do irmão, encontra-se com o Kowalski no parque e mata-o.
Ama minnettar olacağı yerde, Leon abisinin kanını yerde bırakmadı, Kowalski'yle parkta buluşup onu öldürdü.
O nosso suspeito, Leon Wu.
Peki, şüphelimiz Leon Wu.
Leon Drake, os seus homens, ou os sacanas para quem você trabalha.
Leon Drake, onun adamları, ya da senin çalıştığın piçler.
- Quem?
Kim? Leon Drake.
Leon Drake. - Sim.
Evet.
Leon Drake?
Leon Drake?
Não tens de morrer pelo Leon Drake.
Hey. Leon Drake için ölmek zorunda değilsin.
- Alguma ligação ao Leon Drake?
Leon Drake ile bağlantısı?
Está a trabalhar para um homem, Leon Drake.
Bir adam için çalışıyor- - Leon Drake.
Deu porrada na sua melhor amiga.
En iyi arkadaşına Leon Spinks'lik tasladı.
Só estou a perguntar porque o meu primo Leon e a mulher engravidaram e depois descobriram que ele era um portador de Tay-Sachs.
Sormamın tek sebebi, kuzenim Leon ve eşi bebek beklerken Leon'un "tay-sachs" taşıdığını öğrendiler.
Não, o filho do Leon estava bem.
Hayır, Leon'ın bebeğinin bir şeyi yok.
Ela queria trabalhar com Leon, então troquei com ela.
Leon ile çalışmak için can attığını söyledi, ben de onunla yer değiştim.
Se soubesse que vinhas cá, Leon, tinha-te comprado chá Xiao Hong Pao.
Eğer geleceğini bilseydim Leon biraz Xiao Hong Pao çayı alırdım.
Há 10 anos que ameaças comprar-me esse cachecol, Leon.
O eşarbı bana 10 yıldır alacağını söylüyorsun Leon.
É ela a tua rival, Leon?
Senin kabusun o mu, Leon?
Olá Leon.
Merhaba Leon.
Era uma piada, Leon.
Şaka yaptım Leon.
O Leon está de mau humor?
Leon'un canı mı sıkkın?
- É para já, Leon.
- Tamamdır Leon.
Tu nunca desistes, pois não, Leon?
Hiç vazgeçmiyorsun değil mi Leon?
Não mudaste muito desde Nova Iorque, Leon.
New York'tan bu yana pek değişmedin Leon.
- Ei, Leon.
- Hey Leon.
Precisa falar com Leon Vance.
Leon Vance'le konuşmalısın.
Já lhe disse, Leon.
Zaten sana söyledim, Leon.
Leon Vance.
Leon Vance.
Um par de impressões digitais, Leon.
Göz boyamak için, Leon.
Como você, Leon?
Senin gibi mi, Leon?
O Leon é o mais baixo, Vince, o mais alto.
Ufaklığın adı Leon. Vince ise iri kıyım olanı.
Como estás, Leon?
Nasılsın, Leon?
Procura qualquer ligação a alguém chamado Leon.
Leon adında biriyle alakası olup olmadığına bak.
O nosso amigo Vince nega ter destruído o Gatto Nero ou de conhecer alguém chamado Leon.
Arkadaşımız Vince Denies, "Gatto Nero" ya da bilinen adıyla Leon'un Yeri'ne saldırmış.
Da última vez que foi preso, foi com o amigo atleta Leon Weeks.
Şuna bak, en son yakalandığında bütün suçu, arkadaşı Leon Weeks'in üzerine yıkmış.
És o Leon Weeks, certo?
Adın Leon Weeks, değil mi?
Leon, só queremos saber quem disparou contra ti.
Leon, sana kim ateş etti? Asıl bunu merak ediyoruz. Hepsi bu.
Obrigado, Leon.
Sağ ol, Leon.
O Robert Cooper está a levar isto pessoalmente, Leon.
Anlaşılan, Robert Cooper sana karşı oldukça öfkeliymiş, Leon.
Leon, precisamos de falar sobre o teu pessoal.
Leon, seninle şu çeten hakkında konuşmamız lazım, dostum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]