Translate.vc / Portuguese → Turkish / Matron
Matron translate Turkish
36 parallel translation
Matrona!
Matron!
Matrona, meu ouviu?
Matron, beni duydun mu?
- Bar matron.
- Bar kadını.
- A load-bearing bar matron.
- Koca kalçalı bar kadını.
Lá vem a Matron com a sua poção mágica.
İşte, büyülü iksiriyle Matron geliyor.
O meu nome é Matron Casp.
Ben Başrahibe Casp.
Matron Casp, precisam de si nos Cuidados Intensivos.
Başrahibe Casp, yoğun bakımda size ihtiyaç var.
Vou ter que ir buscar a Matron.
Başrahibeyi çağırmak zorunda kalacağım.
Matron, é o homem e a rapariga.
Başrahibe, o adam ve kız orada.
Vá para ali, enfermeira. - Pode crer.
Sıra sende, Matron.
Obrigado, Enfermeira.
Teşekkürler, Matron.
Guarda-o antes que a Matrona te apanhe.
Matron seni yakalamadan onu sakla.
- Boa noite, Matrona.
- İyi geceler Matron.
Mas a Matrona levou todos os telemóveis.
Ama Matron tüm telefonları almıştı.
Pensei que ficasse preocupada com esses trajes, Matrona.
O kıyafetin seni epey endişelendirmiş olacağını düşündüm Matron.
Inspectora.
Matron.
Não faço a mínima ideia, Matron.
Hiçbir fikrim yok, müdüre hanım.
Matron, eu trato disto.
Matron, ben ilgilenirim.
Já tratei disso Matron.
Halloldu, Matron.
Cuidado! A Directora mandou-me explicar-vos como fazemos as coisas por aqui.
Matron size burada işlerin nasıl yürüdüğünü anlatmamı istedi.
- Força, Matron.
Hadi, Matron.
Adeus, Matriarca.
Hoşçakal Matron.
Mas não hoje. Nem amanhã, que vou terminar meu projeto para o Conselho.
Ama bu gece ya da yarın gece olmaz çünkü Memory Matron projesini bitirmem gerekiyor.
Ela vai escolher a representante do Conselho Feminino.
Mobile Koyu Memory Matron'larının başkanını o seçecek, tamam mı?
O Conselho Feminino e nossa líder, Delia Ann Lee, apoiam a restauração da ponte no riacho Jumping Frog.
Memory Matron'ları ve saygıdeğer Delia Ann Lee zıplayan kurbağaların üzerindeki köprünün yenilenmeye ihtiyacı var.
Acho que está me preparando para assumir o Conselho, assim como minha mãe fez.
Sanırım, Memory Matron'larının başına geçmemi istiyor aynı annemin yaptığı gibi.
E quando o Conselho a nomear representante, todo esse trabalho vai valer a pena.
Memory Matron'ları seni tanıdığında bütün bu çabalarının karşılığını alacaksın.
Sinceramente, Lemon, abençoada seja, mas se não consegue controlar seu noivo, como vai comandar o Conselho Feminino?
Dürüstçe söylüyorum, Lemon, temiz bir kalbin var. Ama nişanlını kontrol edemiyorsan nasıl olurda Memory Matron'ları gibi önemli bir organizasyonu kontrol edebilmeyi umarsın?
O Conselho Feminino tinha uma reunião com você sobre a restauração da ponte no riacho Jumping Frog.
Memory Matron'larının haftaya seninle toplantısı vardı ve Fall's Creek'teki köprüyü onarmanı isteyeceklerdi.
Se Lemon for expulsa, a culpa será sua.
Sana söylüyorum, Lemon Memory Matron'larından atılırsa bu senin suçun olacak.
- Enfermeira-chefe Cassidy?
Matron Cassidy?
Não precisa, enfermeira-chefe.
Gerek yok, Matron.
- Bom dia, enfermeira-chefe.
- Günaydın, Matron.
- Bem, o Matron arranha umas coisas.
- Hemşire az buçuk biliyor.
- Sim, senhora.
Evet, Matron.
Não sei, Matron.
Bilmiyoruz, müdüre hanım.