Translate.vc / Portuguese → Turkish / Millennium
Millennium translate Turkish
123 parallel translation
Falcão Milenar...
Millennium Falcon...
Ele foi abordado pelo Grupo Millennium.
Şu Milenyum Grubu'yla yakınlaşmış.
Ele disse-lhes que pertencia ao Grupo Millennium.
Onlara, Milenyum denilen bir gruptan olduğunu söylemiş.
Este tal Grupo Millennium? E acreditam mesmo nessas coisas?
Şu Milenyum Grubu, tüm bu şeylere gerçekten inanıyorlar mı,
Vocês na Millennium podem verificar isto com os registos da DEA?
Ve sizin Milenyum grubu, Narkotik Bürosu'nun kayıtlarını mı inceliyorlar? - Evet.
Andrei, este é Frank Black. Do Millennium.
Andrei, Milenyum Grubu'ndan Frank Black'le tanış.
Frank, posso fazer-te uma pergunta sobre o Grupo Millennium?
Frank, sana Milenyum Grubu hakkında bir şey sorabilir miyim?
A vítima foi morta ritualisticamente para envolver o Grupo Millennium.
Bence kurban ayinsel bir şekilde katledildi ki Millennium Grubu da işin içine karışsın, böylece ben de içinde olayım.
O tipo que anda a mandar fotografias da Catherine. Sei que queres que o Grupo Millennium faça parte disto.
Sana Catherine'in resimlerini yollayan adamdan ve Milenyum Grubunu buna dahil etmek isteyeceğini de biliyorum.
Eu trabalho com um grupo de agentes da lei, chamado Grupo Millennium.
Eski kolluk kuvvetlerinin Milenyum Grubu dediği bir grupla çalışıyorum.
Peter, quando o Han Solo levou o Millennium Falcon para a Cidade das Nuvens ele descobriu que Lando Calrissian tomou controlo da estação sobre o Darth Vader.
Peter, Han Solo, the Millennium Falcon'u, Cloud City'e aldığında gördü ki Lando Calrissian istasyonun kontrolünü Darth Vader'a verdi.
- Segurança Millennium. Lamento...
- Milenyum Güvenlik.
O novo carro funerário Millennium Crown Royal.
Yeni Crown Royal cenaze arabası Milenyum modeli.
Ele meteu-se no "Millennium Falcon"... e fez uma visitinha à "Death Star".
Hayır. Atılgan'a atladı ve Ölüm Yıldızı'na küçük bir ziyaret gerçekleştirdi.
Pensei em ganhar uns pontos extra ao construir o Millennium Falcon.
Millennium Falcon'u inşa ederek ekstradan puan alırım sanmıştım.
O Millennium quê?
Millennium ne?
Tinhas que trazer o Falcão Milenar?
Millennium Falcon'u götürmen mi gerekiyor?
Estou a experimentar uma nova linha de químicos : "Novo Milénio".
Yeni kimyasal maddeleri deniyorum. "Millennium New Era."
Walter, descobre o que é essa coisa do "Millennium". Rápido e com todos os pormenores.
Walter, şu Milenyum olayını hızlı bir şekilde detaylı olarak bir araştır.
Então e essa Millennium?
Milenyum araştırman nasıl gidiyor?
Millennium Falcon, a nave do Han Solo.
"Millennium Falcon." Han Solo'nun gemisinin adı.
Império Millennium.
Milenyum İmparatorluğu.
Capitão, o Lorde Vader quer saber o estado da perseguição do Millennium Falcon.
Kaptan, Lord Vader Millennium Falcon'un takibi konusundaki gelişmeleri istiyor.
Preparem-se para ligar o feixe de tracção ao Millennium Falcon.
Çekici ışını Millennium Falcon'a kilitlemeye hazırlanın.
3 da manhã. Noite de Natal, à frente do Centro Millennium.
Sabah 3, noel akşamı, Milenyum merkezinin önünde.
Eles percorrerão à volta do rio Thames,... atravessando cinco pontes, inclusive a ponte Osney,... a ponte Albert, e a ponte Millennium.
Thames Nehri'nin etrafında rüzgar gibi esecekler. Osney, Albert ve Millenium Köprüleri dahil olmak üzere tam 5 köprüden geçecekler.
Sinto-me o Han Solo, no "Millennium Falcon".
Kendimi * Millennium Falcon'daki Han Solo gibi hissediyorum.
Sou o Han Solo, capitão do Falcão do Milénio, o único actor cuja carreira não foi destruída por este filme.
Ben Han Solo, Millennium Falcon'ın kaptanıyım ve bu film yüzünden bütün kariyeri mahvolmayan tek oyuncu benim.
O sinal transmissor de posição está a bordo do Falcão do Milénio.
İzleme aygıtı Millennium Falcon'da.
Quando Han Solo volta da Estrela da Morte em Millennium Falcon, e destrói os guerreiros TIE e salva a causa rebelde, achas que ele faz isso por uma cerveja de graça?
* Han Solo, Millennium Falcon'da "Ölüm yıldızına" gidip.. kalkan jenaratörünü yok etti ve isyancıları kurtardı. Sence O da mı beleş birayı hakediyor?
Jinguu sempre vai para a Torre Milenar.
Jinguu her zaman Millennium Kulesi'ndedir.
- Tudo bem, é o teu Millenium Falcon.
Bu senin Millennium Falcon'un.
300 $ e dou-te o meu Millenium Falcon original de 1979 Com efeitos sonoros à velocidade da luz verdadeiros.
300 dolar ve gerçek ışık ve ses efektleri içeren, orijinal 1979 model Millennium Falcon maketimi vereceğim.
Parece-se com o Millennium Falcon.
Vay, Millennium Falcon gibi görünüyor.
Disses-te Millennium Falcon de maneira elogiosa?
Millennium Falcon'u iyi anlamda dedin değil mi?
Jill, eu estou no lado de fora do Millennium Center, que é de onde será transmitido o debate dos presidenciáveis.
Jill, başkanın yayınlanacak olan görüşmesinden dolayı Milenyum Merkezi'nin orada bekliyorum.
Finalmente chegou o dia do debate em Winston-Salem, no belo Millennium Center.
Winston Salem'de güzel Milenyum Merkezi'ne, görüşme günü sonunda geldi çattı.
Temos um tiroteio no interior do Millennium Center.
Milenyum Merkezi'nde ateş sesleri alıyoruz.
Hoje será proferida a sentença contra o jornalista, e o editor-responsável da Millennium, Mikael Blomkvist, em processo de calúnia movido pelo bem sucedido empresário Hans-Erik Wennerström.
Başarılı yatırımcı Hans-Erik Wennerström'e büyük bir iftira atmakla suçlanan gazeteci ve Millennium dergisinin yayım sorumlusu Mikael Blomkvist'e karşı açılan davanın kararı bugün verilecek.
No caso Wennerström contra Millennium, o réu Mikael Blomkvist foi declarado... culpado em seis das oito acusações.
Wennerström'üm Millennium'a karşı açtığı bu davada, sanık Mikael Blomkvist 8 suçlamanın 6'sından suçlu bulunmuştur.
- Trata-se do futuro da Millennium.
- Burada Millenium'um geleceği söz konusu.
Quanto mais cedo isso acabar, melhor será para a Millennium.
Ne karar erken neticelenirse Millenium için o kadar iyi olur.
Não quero bancar o advogado do diabo, mas não seria uma ideia se Mikael deixasse a Millennium?
Şeytanın avukatlığını yapmak istemem ama Mikael'in Millennium'dan ayrılması bir çözüm olamaz mı?
Quanto ele foi afetado pela crise da Millennium?
Millennium'daki krizden ne kadar etkilendi?
Ligue para a Millennium depois no Ano Novo.
- Yılbaşından sonra Millennium'dan arayın.
"Blomkvist sai de cena e não mais trabalha para a Millennium."
"Blomkvist yönetim kurulundan istifa etti ve artık Millennium için çalışmayacak."
Em artigo da revista Millennium, ele acusa Wennerström de lavagem de dinheiro, e de outros graves crimes financeiros.
Millenium'um kapak sayfasında Wennerström'ü ciddi ekonomik krizlere neden olmakla suçluyor.
Mas isto é o que fazemos no Millennium.
Zaten bu da Millenium'un kuruluş amacı değil mi?
- Sim, bem-vindo ao Millennium.
- Evet, Millenium'a hoş geldin.
Mikael Blomkvist da revista Millennium.
Millenium'dan Blomkvist.
Grupo Millennium.
Milenyum Grubu.