Translate.vc / Portuguese → Turkish / Moll
Moll translate Turkish
62 parallel translation
Aí, a tia Moll que era do género de ficar sempre confusa... nunca conseguiu entender como é que ele chegou a casa sem ceroulas... e com o rabo todo arranhado.
Moll Hala'nın aklı arap saçı gibi karmakarışıktı. O amcanın donsuz eve nasıl geldiğini hiç anlayamadı ve düğmesi çıkarılmıştı.
Vamos, Molly. Vem ver o jogo.
Hadisene Moll, maçı izleyelim.
- Molly. - Vá-se embora.
Moll, sadece biraz...
Também Jack Palance e Giorgia Moll.
Aynı zamanda Jack Palance ve Giorgia Moll'u da.
Sete. Bem, dez polegadas.
Moll, on.
Estão em casa?
- Sam, Moll! Evde misiniz?
Que vão fazer esta noite, tu e a Molly?
Bu gece sen ve Moll ne yapıyorsunuz?
Estou aqui, Molly.
Ben buradayım, Moll.
Molly, por que não vens comigo?
Hey, Moll. Neden sen de gelmiyorsun?
Meu Deus, Molly.
Tanrım, Moll...!
Moll matou o Lowenthal, um dos nossos homens mais fortes.
Moll Lowenthal'i vurdu, en sağlam adamlarımızdan birini.
Até o Moll admite... Moll?
Moll bile söylüyor bunu.
Moll não te vai contar.
Moll böyle birşeyi söylemez.
- Boa noite, Moll.
- İyi geceler Moll.
A triste realidade, Moll, é que a mim não me importa muito.
Acı gerçek şu ki Moll, bu benim için hiç önemli değil.
Queria lhe perguntar, como foi trabalhar com Richard Moll?
Merak ediyorum, Richard Moll ile çalışmak nasıl bir duygu?
Vais ficar bem, Moll.
Gayet iyi olacaksın Molly.
Desculpa-me, Moll.
Üzgünüm Molly. - Boşver.
- Olha, Moll, fiquei retido no trabalho.
- Dinle Moll, işlerim vardı.
Olha, Moll, prometo.
Dinle Moll, sana söz verdim.
- Jesus, Moll!
- Oh! - Aman Tanrım, Moll!
Moll?
Moll?
- O comissário Jean-Jacques Moll... chefe deste distrito.
- Siz kimsiniz? Polis Şefi Jean-Jacques Moll bu bölümün başıyım.
Se tens algo para vender, procura o Moll.
Bir şey biliyorsan, bunu Moll ile konuş.
O comandante, o contramestre, O grumete e eu O artilheiro e seu ajudante Amámos a Mall, A Meg, a Marian
Kaptan, güverteci, lostromo ve ben bir de topçuyla yamağı Moll, Meg, Marion ve Margery'ye vurulduk gönülden oysa Kate'e yüz veren çıkmadı.
O Presidente falou ontem com o Sr. Moll. Não, não, esqueça o Sr. Moll.
Başkanımız dün bay Moll ile görüştü... hayır, hayır, hayır, bırak bay Moll'u.
Moll, que tal isto para o encontro de logo?
Moll, bu geceki randevun için, buna ne dersin?
- Um cão chamado Moll?
Molly adındaki köpeği mi? Evet.
Estás com má cara, Moll.
Pek mutlu görünmüyorsun, Moll-surat.
Não podemos viver a vida aterrorizados, Moll.
Korku içinde yaşayamayız, Moll.
És muito rápida para mim, Molly.
Benim için çok hızlısın Moll.
- Ei. Ei, MoII.
- Merhaba Moll.
Tem os resultados do Dorian Moll.
Dorian Moll'un arama sonuçları gelmiş.
Partilha a escada de incêndio com a casa do Dorian.
Dorian Moll'un dairesi ile aynı yangın merdivenini kullanıyorlar.
O Moll pode lá estar.
Moll orada olabilir.
Dorian Moll?
Dorian Moll.
Foi à Countenance Technologies que o Dorian roubou o software.
Bu Dorian Moll'un yazılımını çaldığı şirket.
Sabemos que a sua empresa não estava satisfeita com ele.
Moll'un yaptıklarının şirketinizin hoşuna gitmediğini biliyoruz.
Muito bem. Presumindo que é verdade, falemos de Dorian Moll.
Tamam, bunu doğru kabul edelim ve Dorian Moll'dan bahsedelim.
Por isso quis apanhar o Dorian Moll, por achar que estava envolvido.
Dorian Moll'a bu yüzden zarar vermek istedin. - Onun da dahil olduğunu düşündün.
Dorian Moll?
Dorian Moll mu?
Não foi ele que atentou contra a vida do Dorian Moll.
Dorian Moll'un hayatına kasteden kişi o değildi.
Isso e o facto de o Agente Cudlow não saber quem é o Dorian Moll deixou-me de pé atrás.
Bu ve Memur Cudlow'un Dorian Moll'dan habersiz olduğunda ısrar etmesi ağzımda kötü bir tat bıraktı.
Mrs. Moll?
Bayan Moll?
Não conseguimos ligá-lo ao ataque ao Dorian Moll.
Ne yazık ki sizi Dorian Moll'a yapılan saldırıya bağlayacak bir şeyimiz yok.
Nessa altura, o Dorian Moll era um empecilho para a sua empresa.
Dorian Moll şirketiniz için büyük bir sorundu.
Tu e eu, Moll.
Sen ve ben, Moll.
- Obrigada, Mol.
- Teşekkürler, Moll.
- Moll?
Moll?
Moll.
Moll?
Dorian Moll.
Dorian Moll.