Translate.vc / Portuguese → Turkish / Moré
Moré translate Turkish
888 parallel translation
Would you respect me more if I knocked him down?
Onu yere serdiğimde bana daha çok mu saygı duyacaksın?
- Conhece alguém que more lá?
- Orada yaşayan birini mi tanıyorsun?
É do nosso agrado que more no palácio.
Sarayda yaşayacak olman bir lütuftur.
Ides ajudar-me, More?
More, bana yardım edecek misin?
Então, boa noite, Mestre More.
O halde sana iyi geceler Bay More.
Devíeis ter ido para clérigo.
More! Sen papaz olmalıymışsın!
"Este mesmo Sir Thomas More... " aqui designado perante vós para ser...
İşte bu kişi, Sir Thomas More... hepinizin huzurunda...
Julgas-te um homem sensato.
Olacak iş değil More, güya bilge bir adam olarak biliniyorsun.
- é que Sir More não desiste.
- Sir More'un boyun eğmemesi.
Esta é a 7ª Comissão de inquérito ao caso... de Sir Thomas More, criada pelo Concelho de Sua Majestade.
Majestelerinin Divani tarafından görevlendirilen... Yedinci Komisyon, Sir Thomas More'u sorguya çekecektir.
Sir Thomas More, embora tenhais insultado infamemente Sua Majestade, esperamos que se agora mesmo, repenseis e vos arrependais da opinião obstinada... possais ainda saborear o seu perdão.
Sir Thomas More, Kral Hazretlerine ağır hakarette bulunmuş olsanız da... şimdi bile hala tekrar düşünüp inatçı fikirlerinizden döneceğinizi umuyoruz. Böylece Majesteleri sizi bağışlayabilir.
Há alguém neste país... que desconheça a opinião de Sir Thomas More sobre este título?
Sir Thomas More'un bu unvan hakkındaki fikrini bilmesin?
"Não me tomaríeis para rei?"
O zaman beni kral olarak kabul etmez miydiniz Bay More? "
Fostes considerado culpado de alta traição.
Sir Thomas More, vatana ihanetten suçlu bulundunuz.
A cabeça de Thomas More foi exposta no Portão do Traidor por um mês.
Thomas More'un başı, Hainler Kapısı'nda bir ay asılı kaldı.
Cromwell foi decapitado por alta traição cinco anos após More.
More'un infazından beş yıl sonra, vatana ihanetten Cromwell'in boynu vuruldu.
# # Mas eu não podia fazer mais do que vocês fazem pelo seu pobre pai
# # But I couldn't do more than you do for your poor father
# É mais do que espetacular
# # It's more than spectacular
# # Crescem as rosas # # Do sucesso!
# # Generates the steam for two more tries
More em minha casa Use minhas chaves E minhas roupas, joias
Evimde oturup, anahtarımı, elbiselerimi, incilerimi kullanmasına, nasıl?
I saw nothing, nothing more Eu não vi nada demais
# Hiçbir şey görmedim, hiçbir şey #
I don't want no more of you Eu não quero nada mais de você
# Senden daha fazlanı istemiyorum #
Eu não sou mais um garotinho any more.
Artık küçük bir çocuk değilim.
Escreveu mesmo "More Than You Know"?
"More Than You Know" u sen mi yazdın?
"More Than You Know" não me agrada comprar. Prefiro roubá-la.
"More Than You Know" u satın alacak kadar değil, çalacak kadar sevdim.
Foi isso que eu disse logo. "More Than You Know" é quase roubada.
Ben de başta bunu söyledim. "More Than You Know" kelepir.
Fanny Brice. "More Than You Know".
Fanny Brice, "More Than You Know".
I always want more and more
* Hep isterim, çok, ama daha çok fazla *
Esther está acordada. more por vê-lo.
Seni görmeye can atıyor.
One more dollar One more day
* Her günün kazancı, gider her biten günle *
- I always want more and more -... quando necessita rapidamente de energia.
* Hep zaman daha çok isterim * -... enerjiye ihtiyacınız varsa.
Slidin'down some more
* Kaymayayım daha aşağılara *
Some more
* Daha aşağılara... *
When the baby makes you get up One more time Thank you!
* Bebek seni tekrar uyandırdığında *
He's got more horse sense
* Anlardı atlardan *
I can't take no more, baby
* Bebeğim, artık dayanamayacağım *
I won't leave you no more
* Seni asla terk etmeyeceğim *
Six I won't leave you no more
* Altı ; seni asla terk etmeyeceğim *
Six, I won't leave you no more
* Altı ; seni asla terk etmeyeceğim *
Six I won't leave you No more
* Altı ; seni asla terk etmeyeceğim *
My daddy grew up on his own more or less
* Baban kendi başına neredeyse büyümüş *
- Thomas More?
- Thomas More?
Então e se eles It's always one second more
Peki ya yaparlarsa?
"We'll be back with more" Dance Party Logo depois destas mensagens.
"We'll be back with more" Dans Partisi, reklamlardan hemen sonra.
Quanto mais perto estamos de Mithra... mais pessoal pensa em redefinir-se.
The closer we get to Mithra... the more everyone gets to thinking about being redesigned.
Mais do que isso.
More than that.
Mãe, não que eu não queira que voce more aqui conosco
" Burdan gitmeni istemiyorum,
Sir Thomas More, por exemplo, queimado vivo por recusar renunciar ao seu catolicismo, deve-se ter pontapeado, conforme as chamas subiam, por não lhe ter ocorrido dizer,
Katoliklikten dönmeyi reddettiği için canlı canlı yakılan Sör Thomas More, mesela, alevler yükseldikçe,
Sir Thomas More, por exemplo : Um grande e generoso homem até o final.
Sör Thomas More, mesela, sonuna kadar, çok alicenap bir adamdı.
Eles estão a seguir a cobaia, e são cada vez mais.
Well, they're more like some crazy cult than onlookers.
"More than you know".
"More Than You Know"