Translate.vc / Portuguese → Turkish / Mélanie
Mélanie translate Turkish
1,362 parallel translation
A polícia de Miami Dade acabou de encontrar o BMW da Melanie Hines, num terreno baldio perto de Dayton.
Miami-Dade'in en usta polisleri Melanie Hines'ın BMW'sini Dayton'daki boş arsada bulmuşlar.
Melanie, disparou sobre o Matt Bolton?
Matt Bolton'ı sen mi vurdun?
Corrobora a história da Melanie.
Melanie'nin hikâyesini destekliyor.
- O procurador acha que é o caso é fraco e não quer apresentar queixa contra a Melanie Hines.
Savcı, hakimin olaya hafif suç hükmü vermesinden korktuğu için Melanie Hines aleyhinde dava açmayacakmış.
Melanie, tenho de ir.
- Gitmeliyim, Melanie.
- Mas não podem dizer à Sra. Melanie.
Ama sakın Bayan Melanie'ye söylemeyin. - Ne yaptınız?
Melanie.
Melanie.
Eu sabia.
Melanie? biliyordum
- A Melanie dormiu com a Heather.
Melanie Heather ile yattı. Tamam.
Monica, Melissa, Melanie!
Monica, Melissa, Melanie!
Francamente, Melanie.
Tanrı aşkına Melanie.
Melany, anda aqui ver isto!
Melanie, gel ve şuna bak!
Eles mataram a Melanie e toda a gente no escritório.
Anne, Melanie'yi öldürdüler. Ofisteki herkesi öldürdüler.
Estava lá um tipo a torturar a Melanie.
Melanie'ye işgence eden bir adam vardı.
Melanie Dobson.
Melanie Dobson.
Encontrámos o teu iPod no local de um crime, Melanie.
O söyledi bana. Senin iPod'unu cinayet mahallinde bulduk, Melanie.
Isso pertence-te, Melanie.
O sana ait, Melanie.
Melanie?
Melanie?
Conheces a Melanie Dobson?
Melanie Dobson'ı tanıyor musun?
Olha para a Melanie e o pai.
Biliyorsun, Melanie ve babası.
E depois há a Melanie Dobson.
Ve sonra Melanie Dobson var.
O que achas, Melanie?
Sen ne dersin, Melanie?
O teu disparo era destinado à Melanie... mas o Kinsey entrou na tua linha de fogo.
Sen aslında Melanie'yi vuracaktın... Fakat Kinsey senin atış hattına girdi.
" Eu sei quem realmente matou Melanie Foster.
" Melanie Foster'ı gerçekte kimin öldürdüğünü biliyorum.
Sobre a Melanie.
Melanie hakkında.
Várias pessoas estiveram no liceu de Attenborough... Não, tudo bem.
İnsanlar, Melanie'nin son üç yıldır okumakta olduğu...
Foi preso o suspeito do ataque a uma estudante, Melanie Foster.
Chicago'daki aileler, lise öğrencisi Melanie Foster saldırısıyla ilgili bir tutuklama yapılmasıyla birlikte rahat bir nefes aldılar.
Estão a falar da Melanie Foster nas notícias.
TV'de Melanie Foster'dan söz etmeye devam ediyorlar.
PARA O DEP. DE POLÍCIA DE CHICAGO SEI QUEM MATOU MELANIE FOSTER
" Melanie Foster'ı gerçekte kimin öldürdüğünü biliyorum.
" Sei quem matou Melanie Foster.
" Melanie Foster'ı gerçekte kimin öldürdüğünü biliyorum.
Recebi uma carta de alguém que atacou a Melanie.
Melanie Foster'a saldırdığını iddia eden birinden bir mektup aldım.
Porra! É a Melanie Capland!
Ah, kahretsin, Melanie Caplan.
Chamo-me Melanie Fratello de Danbury, Connecticut... acho que a legislação para cortar os fundos das infraestrutura em 4 %... no próximo ano fiscal, demais!
Ben Danbury, Connecticut'dan Melanie Fratello... Bence gelecek mali dönemde... altyapı ödeneği % 4 kısılmalı!
Então se uma Melanie Charney telefonar, é ela.
Yani Melanie Charney diye biri ararsa, haberin olsun.
A Melanie não brinca desta forma.
Melanie böyle şakalar yapmaz.
Daqui é a Melanie Charney.
Ben Melanie Charney.
Fala a Melanie...
Ben Melanie..
- Fala a Melanie.
- Ben Melanie.
Novamente, o meu nome é Melanie.
Ben Melanie.
Só contratam mulheres chamadas Melanie?
Sadece adı Melanie olan kadınları mı çalıştırıyorsunuz?
Esta aqui é a secção das Melanies e Johns e ali é a das Jennifers e Stephens.
Burası Melanie ve John'ların bölümü. Burada da Jennifer'lar ve Stephen'lar var.
O nome dela era Melanie.
Adı, Melanie'ydi.
Melanie Foster surgiu.
Melanie Foster adı geçti.
Isso é por causa da Melanie Foster.
Melanie Foster yüzünden.
Melanie era uma miúda que namorou com o Mattew.
Melanie, Matthew'un çıktığı bir kızdı.
Uma noite, depois de uma dessas brigas, Caleb conseguiu convencer Melanie a se encontrar com ele no depósito de madeira.
Bir akşam yaşadıkları büyük bir tartışmadan sonra, Caleb Melanie'yi onunla kereste deposunda buluşmaya ikna etmiş.
Caleb contou a Melanie que estava apaixonado por ela, e se ele fosse o seu namorado, nunca acabava com ela...
Caleb, Melanie'ye onu sevdiğini ve eğer kendisiyle çıkarsa onu asla terk etmeyeceğini söylemiş.
Ele tentou mostrar-lhe que estava a falar a sério beijando-a, e ela bateu-lhe.
Caleb de niyetinin ciddi olduğunu göstermek için onu öpmeye çalışmış. Melanie ona vurmuş.
Sim, o meu Caleb matou a Melanie, mas eu não podia deixá-lo ir para a cadeia...
Evet, benim Caleb'im Melanie'yi öldürdü.
Melanie, a filha adoptada dos Merchant. Foi dada à adopção, porque a família foi morta durante o sono. - Matou-os?
Merchantların evlatlık kızları Millany nasıI evlatlık alınmış bilmek ister misin, çünkü gerçek ailesi yataklarında öldürülmüşler.
Não é, Melanie?
Değil mi, Melanie?